Translate.vc / Espagnol → Turc / Ollie
Ollie traduction Turc
1,248 traduction parallèle
Los que diseñaron la tiende de Ollie seguro que creen que Sayn es un rio de París.
Ollie'nin çadırını kuran çocuk... Sayn'nın, Paris'te bir nehir olduğuna da inanıyordur.
Ollie, este verano Igby dormirá contigo en Columbia entre semana.
Bu yaz lgby, Columbia'da hafta içinde yanına sığınacak.
Conociste a su hermano el otro día en la oficina.
Kardeşi Ollie ile ofiste tanıştın.
Ollie estudia Neofascismo en Columbia.
- Ollie Columbia'da neofaşizm okuyor. - Ekonomi.
Todos son inferiores a Ollie en alguna forma.
Ollie kimseyi beğenmez.
- Lo necesito. Se lo diste antes a Ollie.
- Ollie'ye hakkını daha önce verdin.
Ollie terminó la secundaria.
Ollie sınıf birincisi oldu.
Supones que Jason te dejó a ti lo mismo que le dejó a Ollie.
Jason'ın Ollie'ye sağladıklarını, sana da sağladığını varsayıyorsun.
No tengo que volver. Claro que no confío en ti para el boleto de tren, así que localiza a Ollie y dile que le devolveré el dinero si te compra el boleto.
Tren parasını sana vermem, o yüzden Ollie ile buluş biletinin parasını ona ödeyeceğimi söyle.
Cómo no se me ocurrió decírselo a Ollie.
Keşke Ollie'ye söylemeyi akıl etseydim.
Ollie.
- Ollie. Biliyorum.
Pero... Ollie y yo...
Ama Ollie ve ben...
El hermano menor de Ollie Slocumb...
Ollie Slocumb'ın kardeşi lgby.
¿ Cómo está Ollie?
Ollie nasıl? Columbia, değil mi?
Estoy lista.
Hazırım, Ollie.
Ollie me llamó.
- Ollie beni aradı.
- ¿ Qué estás bebiendo, Ollie?
- Ollie, ne içiyorsun?
¿ Estamos listos?
Hazır mıyız, Ollie?
Tú la mataste. Entiérrala.
Onu sen öldürdün, Ollie.
¿ Cómo estás? Soy Ollie.
Nasılsın?
Acaban de contratarme.
Ollie. Ben yedeğim.
- No tenía más nada que decir, Ollie.
- Söyleyecek bir şeyim kalmamıştı da ondan.
En vivo desde Quahog, Rhode Island. El noticiero del Canal 5. Con Tom Tucker, Diane Simmons y el meteorólogo negro, Ollie Williams.
Quahog, Rhode Adası'ndan canlı yayında Kanal 5 Aksiyon Haberleri ile karşınızdayız sunucularınız Tom Tucker, Diane Simmons ve Kapkara-hava durumu meteorojisti, Ollie Williams.
Y ahora vamos con Ollie Williams con la adopción de mascota de la semana.
Şimdi Ollie Williams ile bu haftanın "Bir Evcil Hayvan Evlat Edinin" i.
- Gracias, Ollie.
- Teşekkürler, Ollie.
¿ Te fijaste que el TCP / IP esté enviando?
- TCP / IP ayarlarını kontrol ettin mi? - Evet, Ollie.
- Sí, lo hice, Ollie. - ¿ Activaste las cookies?
- Çerezlere izin verdin mi?
- Ollie...
- Ollie. - Evet?
- Ya no puedo más, Ollie.
- Artık dayanamıyorum, Ollie.
No lo se, Ollie, Creo que necesitamos un tiempo.
Bilmiyorum, Ollie. Düşünüyorum da biraz ara versek iyi olur.
Vamos, Ollie, Tienes que superarlo.
Haydi, Ollie! Koyver kendini biraz.
Te pones muy nervioso cuando vas rapido.
Ollie, işler hızlandığında sinirli oluyorsun.
Estuviste bien, Ollie.
İyi idi, Ollie. Mükemmeldin.
- Ollie!
Ollie!
Más bien en plan Ollie North.
Daha çok Ollie North tarzı gibi.
Este es Jeff y este Ollie.
O Jeff, o da Ollie.
El tuyo era Jeff, el mío Ollie.
Seninki Jeff'ti. Benimki Ollie.
Ahora vamos con Ollie Williams para la predicción del castigo.
Şimdi cezalandırma bülteni için Ollie Williams'a bağlanıyoruz.
- ¿ Ollie?
Ollie?
Vamos en directo con Ollie Williams, en el helicóptero de tráfico del Canal 5.
Canlı yayınla Kanal 5 trafik helikopterindeki Ollie Williams'a bağlanıyoruz.
- ¿ Cómo se ve el tráfico Ollie?
- Ne görüyorsun Ollie?
Ollie Williams nos da en vivo su informe oscuro del tiempo.
Şimdi siyahi hava durumu için OIIie WiIIiams'a gidiyoruz.
- Ollie.
OIIie.
¿ Ollie habló contigo?
Ollie seninle konuştu mu?
- Sí, Ollie.
- Evet, Ollie.
No, gracias Ollie.
- Hayır, Ollie.
¿ A ver cómo nos seduce Ollie?
Ollie nasıl seksi oluyormuş, görelim.
Ollie, ¿ Estas bien?
Ollie, iyi misin?
- Ollie?
- Ollie?
Ollie ganó.
Ollie kazandı.
Gracias, Ollie.
- Teşekkürler, Ollie.