English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Pericles

Pericles traduction Turc

55 traduction parallèle
Quiere fundar una compañía joven para representar el Pericles. de Shakespeare.
Shakespeare'in Perikles oyunu için bir ekip kurdu.
- ¿ Has leído "Pericles"?
- Perikles oyununu biliyor musun?
- ¿ Conoce el Pericles? - Sí. - ¿ Y qué opina?
Perikles hakkında ne düşünüyorsunuz?
Por más que Pericles recorra reinos y todos los héroes partan hacia las cuatro esquinas del globo, no dejan de estar prisioneros.
Perikles, krallıkları da aşsa, diğer kahramanlar dağılsa da, kimse kaçamıyor.
Yo quería encargarle la música de la obra, pero no me dio tiempo.
Pericles için müzik yapmasını istemiştim ama vakti olmadı.
Aquellos pocos compases eran exactamente lo que yo busco para mi Pericles.
Tam da Perikles için aradığım şeydi.
También trabajo en el Pericles.
- Ben de Pericles'te oynuyorum.
Tienen un hueco en su programación y me han pedido nuestro Pericles. Firmé esta tarde para 30 representaciones.
Programlarında bir boşluk vardı. 30 oyun için anlaştık.
Poseía todas las letras de cambio del Pericles para chantajearlo.
Pericles'in tüm finansal kontrolü ondaydı.
- Seguir adelante, claro. Volveremos a montar el Pericles.
Pericles'i sahneleyeceğiz.
Pericles de Atenas.
Pericleas, Atina 2. konsülü.
Al noble Capitán, el escudo de Pericles...
Kaptanımıza, Perikles'in kalkanı, yürekli liderliğin sembolü.
¡ Pericles!
Hey, Pericles!
¡ Pericles!
Pericles!
Córtala. Pericles.
Kes şunu.
Bravo, Pericles!
Bravo, Pugsley!
Pericles, siéntate en la silla. - Por qué?
Pugsley, sandalyeye otur.
Pericles.
Pugsley mi?
Merlina, Pericles.
Wednesday, Pugsley.
Pericles, ve al pantano.
Pugsley, pislik yığınına bakacaksın.
Pericles, viejo.
Pugsley, ihtiyar.
Pericles.
Pugsley.
Era Pericles de Atenas... ... y vivió hace 2.500 años... ... y dijo :
O Atina'lı Pericles idi ve 2500 yıl önce yaşadı ve dedi ki :
¿ Puedes creerlo? - ¿ Quién es Pericles?
- Pericles kimdir?
- Pericles es correcto.
- Pericles doğru.
En la política, Pericles se basó más en los consejos de su amante, que en los de su lugarteniente.
İmparator Pericles politika konusunda vekillerinden çok metreslerine güvenirdi.
Pericles, al dar la elogia por los soldados atenienses muertos en combate con los espartanos, escribió,
Persler ve Sparta'lılarla savaşan Athina'lılar katledilen askerleriyle şunu kanıtladılar ki :
Ya basta, Pericles.
Pericles, dur!
Bien, Pericles, inicia la secuencia uno.
Tamam Pericles, ilk dizine başla.
Pericles, aterrizaste mejor que yo.
Pericles. Benden daha iyi indin.
Usted puede llamar a Pericles.
Perikles diyebilirsin.
Bueno Pericles. Decime...
Pekala Perikles.
Bueno, te digo una cosa Pericles ¿ Por que no nos vemos en persona, cara a cara?
Pekala, neden olmasın Perikles? Seni bizzat görebilir miyim?
¿ Conoces a alguien de esta ciudad que se pueda llamar Pericles?
Bu kasabada ismi Perikles olabilecek birini tanıyor musun?
¿ Quién es Pericles?
Perikles kim?
Pericles... déjame pensar,... sí recuerdo correctamente, ya han pasado muchos años desde la universidad, pero... ¿ El no fue el fundador de la ciudad de Atenas?
Perikles... eğer doğru hatırlıyorsam affına sığınarak, üniversiteden sonra yıllar geçti, ama, Atina'nın kurucusu değil miydi?
Lo siento, No sé de Pericles, pero usted debe entender que... que la comunidad de Río Negro griego es muy chica.
Kusura bakma, Perikles'i bilmiyorum, ama anlamalısın ki, Hayır! Black River'daki Yunan asıllılar çok kalabalık değiller.
Mi hermano mayor Mike era un poco rechoncho y todas las mañanas, cuando iba a la escuela, se subía al autobús y los niños lo llamaban Pericles Adams.
Abim Mike biraz iriydi. Ve her sabah okula gitmek için otobüse bindiğinde, çocuklar onu "Domuzcuk" diye çağırırlardı.
Ahora, Pericles fue el que les dijo a los atenienses que todos debían reunirse en las puertas de la ciudad mientras su flota naval acababa con los espartanos.
Pekala sınıf, Perikles, Atina halkına şehrin kapılarına toplanmalarını söylemişti bu arada filosu Spartalılara denizden saldırdı.
Los espartanos nunca cruzarían los muros de la Acrópolis, según Pericles.
Perikles, Spartalıların asla Akropolis duvarlarını aşamayacağını söyledi.
Democracia y Tragedia eran un matrimonio en Atenas, bajo Pericles y Sófocles.
Perikles ve Sofokles sayesinde, demokrasi ve trajedi evlenmişlerdi Atina'da.
Cuando derroté a Pericles y tú no estabas en el palco... La gloria no tiene significado sin que tus ojos la vean.
Pericles'i alt ettiğimde seni Loca'da göremeyince zaferimin hiçbir manası kalmadı.
Espartaco, El Que Trajo la Lluvia, enfrentará a Pericles, Titán de Pompeya.
Spartacus, yağmur yağdıran, Pompeii'nin titanı Pericles ile karşılacak.
Recuperaré el Coliseo de nuevo y lo teñiré de rojo con la sangre de Pericles.
Sonunda yine kuma çıkacağım ve Pericles'in kanıyla sulayacağım.
- Si Pericles te- -
Pericles...
¡ Les presento a Pericles! ¡ Gladiador tracio!
Karşınızda Pericles!
¿ Pericles?
Pericles?
Desde Pericles, nada.
Perikles'ten bu yana bir şey yapmadılar.
Pericles, Beowulf y...
Pericles, beowulf ve...
Pericles de Atenas.
Atinalı Pericleas.
Felicidades, Pericles.
Tebrikler Pericles, baba olacaksın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]