Translate.vc / Espagnol → Turc / Pound
Pound traduction Turc
2,689 traduction parallèle
Vamos a hacer que piense que hay millones de libras en oro y joyas enterrados en ese lugar.
Orada milyonlarca pound'luk altın ve... mücevherin gömülü olduğuna inandıracağız.
500 mil libras del dinero de tu padre.
Babanın parasından 500,000 pound.
No tenemos medio millón de libras.
Yarım milyon pound'umuz yok.
Parte de la colección es un tigre con joyas incrustadas que había debido vender a un museo por 10 millones de libras.
Koleksiyonun bir parçası pırlanta kaplı kaplan. ki bu kaplanı 10 milyon pound'a müzeye satacak.
Pero, con su ex-mujer apretándole, parece como que pudiera realmente usar los diez millones.
Ama eski karısı ile üzerinde baskı oluşuyor, gerçekten 10 milyon pound'u kullanmak istiyor gibi görünüyor.
¿ No leí en alguna parte que lo vendía a un museo por 20 millones de libras?
Bunu 10 milyon pound'a müzeye sattığını okumadım mı bir yerde acaba?
Lo que te estoy proponiendo es una manera de que consigas 10 millones sin el olorcillo de sospecha de que estás involucrado.
Bizim teklifimiz sizin şüphe çekecek hiçbir şeyle ilginiz bulunmadan 10 milyon pound'unuzu nakite çevirecek bir yol.
Pagaron hace unos años una reclamación de un millón de libras.
Birkaç yıl önce sigortaya bir iddiadan dolayı tazminat talebi için bir milyon pound ödedim.
Diez millones de libras.
On milyon pound.
¿ Pesa 360 Kilos?
800 pound ağırlığında mı?
Necesito que me des 20 libras.
- Bana 20 pound ver.
Le debo a Pilger 20 Libras. No las tengo. ¿ Qué?
Pilger'a 20 pound borçluyum ve param yok.
- ¿ Era sobre dinero? - Él le dio unas 20 libras. Era otra vez para el corredor de apuestas.
- Ona 20 pound kadar bir para verdi,
20 libras, pero aún no quiero pagar.
20 pound. Ama daha borç ödemesi yapmak istemiyorum.
Este hombre que no era cercano le prestó a Ud. medio millón de libras hace tres años para que su aerolínea desarrollara rutas a Italia y Grecia, una empresa que no tuvo éxito.
O yakın olmadığınız adam, üç yıl önce İtalya ve Yunanistan'a hava yollarıyla kargo taşımacılığı yapmanız için size yarım milyon pound borç vermişti ve bu girişim başarılı olmamıştı.
El miércoles, gané 80 libras en la lotería, y tuve un yanqui que venía de Doncaster.
Carsamba, cekiliste 80 pound kazandim, sonra Doncaster'da bir yanki cika geldi.
De manera tal que no desperdiciaré tiempo, Estoy dentro por todo el medio millón de libras.
Daha fazla vakit kaybetmeyecegim, yarim milyon pound'la ise giriyorum.
Y... si yo te doy £ 1,000? - ¿ Eso cambiará las cosas?
- Sana 1000 pound versem bir şeyler değişir mi peki?
Una libra!
Bir pound!
cinco libras!
Beş pound!
diez libras!
On pound!
En la primera página de The Telegraph. Cien mil libras.
Gazetenin ilk sayfasındaydı, 100.000 pound.
Para que lo sepa, le pago a alguien 1500 libras para que me haga un corte nuevo.
Bilesin diye söylüyorum ki, birileri saç şeklimi değiştirmek için 1.500 pound kazanıyor.
Cuando le haya dado 20 libras, abandonará Dowton de inmediato. Y jamás volveremos a verlo.
Sana 20 pound verdiğimde, Downton'ı derhal terk edeceksin ve bir daha seni asla görmeyeceğiz.
Se encontró luchando contra un ladrón de identidad que acumuló una deuda de miles de libras a su nombre, y que, encima, le envió a su marido pruebas de que estaba embarazada.
Kendini bir anda, onu yüz binlerce pound borca sokan ve hamileliğinin kanıtını kocasına göndererek en can alıcı yerinden vuran bir kimlik hırsızıyla savaşta buldu.
- 140 libras.
- 14 pound yani.
¿ Cúal es el número exacto de libras que el Sr. Fogg apostó... a que podría dar la vuelta al mundo en 80 días?
Bay Fogg'un dünyanın etrafını 80 günde dolaşmak konusunda ortaya koyduğu bahis miktarı tam olarak kaç pound idi?
Son 2 con 60, solcito.
2.6 pound, günışığı.
Tomó un taxi el día que murió. $ 18,50.
Öldüğü gün bir taksi çağırmış, 18.50 pound.
Con $ 18 llegaría...
Öğleden önce. 18 pound onu en çok...
¡ $ 10 libras!
Sadece 10 pound!
¡ $ 10 libras!
10 pound!
A los 16... llevaba miles de libras en droga... a Hong Kong.
16 yaşıma geldiğimde,... sınırdan Hong Kong'a binlerce pound değerinde uyuşturucu geçiriyordum.
Nueve... millones... de libras.
9 milyon pound.
Ahora se ha presentado, con un valor de 30 millones de libras
Şimdi ortaya çıktı, 30 milyon pound değerinde.
Tengo adeudadas a miles de personas.
Herkese binlerce pound borcum vardı.
Dios, 5, por favor.
- Ne? Tanrım, 5 pound lütfen.
Bueno, con la embajada de su lado, estaremos felices de extenderle 5.000 libras.
Amerika Büyükelçiliği de yanınızda olduğuna göre size memnuniyetle 5,000 pound kredi açabiliriz.
Un cupón por diez libras.
On pound.
1.10 la hora, más 10 peniques por cada alquiler que hagas.
- Saatlik 1.10 pound, yaptığın her kiralama için artı 10 peni.
Y 1.50 la hora y 20 peniques por alquiler?
Saatlik 1.50 pound artı 20 peni de kiralama için olsa? - 1.10 pound artı 10 peni.
1.10 y 10.
- 1.10 pound artı 10 peni.
Si manejas por Londres, tienes que pagar £ 8.
Londra merkezine araçla girmek için 8 Pound ödemek zorundasın.
- Cuatro libras y media.
4,5 pound.
Sólo un poco más caro. Apenas. Cerca de seis o siete libras.
Birazcık daha, sadece biraz daha... 6, 7 pound civarında?
Demasiado caro.
Peki, bu ah... Dört pound bence çok fazla.
Cuatro libras por una lata de Coca-Cola.
Susuzluktan ölmüş adamlar, bir kolaya 4 pound desen verir.
Le dí cien libras egipcias, unas doce libras esterlinas.
Ben de ona 100 Mısır Sterlini verdim. Yani benden 12 Pound kaptı.
Como veinte pavos.
20 pound kadar.
No. Voy contigo. Solo estoy esperando el cambio.
Hayır, ben de seninle gelirim, para üstü bekliyorum. 8 pound.
- Mira, aquí tienes 30 pavos.
- Dinle işte 30 pound.