Translate.vc / Espagnol → Turc / Pretty
Pretty traduction Turc
505 traduction parallèle
Anteriormente en Pretty Little Liars...
Pretty Little Liars'da önceki bölümlerde...
Tendréis vuestra Pretty Lady.
Pretty Lady senin olacak.
Por eso sigo adelante con Pretty Lady.
Onun için Pretty Lady'yi yapıyorum.
Vosotros contáis conmigo.
Siz bana, ben de Pretty Lady'ye güveniyorum...
Yo con Pretty Lady... porque tendrá que mantenerme durante mucho tiempo.
... çünkü beni uzun süre ayakta tutacak.
Os recuerdo que no falta mucho para el estreno en las afueras de Pretty Lady.
Pretty Lady'nin turne açılışının yakında olduğunu hatırlatabilir miyim?
Ésta es la compañía de Pretty Lady, ¿ no es así?
Bu Pretty Lady kumpanyası, değil mi?
TEATRO COMPAÑÍA PRETTY LADY
PRETTY LADY KUMPANYASI.
PRETTY LADY ESTRENO DE GALA
PRETTY LADY GALASI
Bonita primavera
Pretty little primrose
Los siguen Headstrong, Pretty Polly y Sabrina.
Arkasından Headstrong, Pretty Polly ve Sabrina geliyor.
Ahora, ¿ qué voy a decir de un montón de chicas estúpidas con cintas blancas que van cantando "Una chica bonita"?
Ama etrafta dolanıp'A Pretty Girl'ü söyleyen bir grup beyaz kurdeleli... aptal kadın hakkında ne diyebilirim?
La luna brilla esta noche en Ala Roja
# Oh, the moon shines tonight on pretty Red Wing
Bueno, eso parece muy complicado.
Well, that looks pretty complicated.
Oh, tú, bonito Chitty Bang Bang
# # Oh, you pretty Chitty Bang Bang
Esau Pretty.
Esau Pretty.
Esto está flojo.
Saygılarımla, Yzb. R. H. Pretty.
Atentamente, capitán R.H. Pretty.
Saygılarımla, Yzb. R. H. Pretty.
Vean al Teniente, a Punchy, Limey, Baby-Face, Doc Poet, Pretty Boy y Slattery en algunas de las películas de guerra más interesantes.
Teğmen'i, Punchy'i, Limey'i, Bebek Surat'ı, Doktor'u, Şair'i, Tatlı'yı ve Pasaklı'yı, şimdiye kadar yapılmış en güzel savaş filmlerinde izleyin.
Voy a darle al señor Pretty su cerveza o la dará un ataque.
Bay Pretty'e alkolsüz birasını götürmem lazım, yoksa öfkelenir!
¿ Qué tal señor Pretty?
Buyrun, bay Pretty!
Ten. Gracias señor Pretty.
- Teşekkür ederim, bay Pretty!
¶ Haz que 6 lindas doncellas ¶ ¶ me canten una canción ¶
Get siX pretty maidens to sing me a song.
Vigilé a Pretty Polly durante ocho años.
Güzel Polly'yi sekiz yıl izledim.
" ahora ¿ pondrás a Pretty Polly a mi alcance?
"Şimdi şu Güzel Polly'yi benim için tersyüz eder misin?"
~ Oh, come on home, pretty baby
Oh, Gel hadi eve, güzel bebek.
Dillinger. Capone. El bello Floyd.
Dillinger, Capone, Pretty Boy Floyd.
Pretty little thing, let me light your candle
# Küçük güzel şey, bırak da mumunu yakayım
Pretty little thing, let me light your candle
# Küçük güzel şey, bırak mumunu yakayım
Una mezcla entre Memorias de África y Pretty Woman.
Out of Africa ve Pretty Woman karışımı.
HERMOSA ALDEA HERMOSA LLAMA
PRETTY VILLAGE PRETTY FLAME
Yeah, she's pretty wild.
Oldukça iyi.
Sabes, aunque hemos visto Pretty Woman...
Biliyor musun, "Özel Bir Kadın" ı, 36 kere filan izlememize rağmen...
Es muy pesado.
The sucker got pretty heavy.
No era tan malo. Te quedabas medio morada. Pero...
Aslında çok da kötü değildi - Well, you did get pretty pruney, but -
Ahora, ¿ quieres Pretty Polly o Eskimo Boy?
Şimdi, Şirin Polly'mi istersin yoksa Eskimo Çocuğunu mu?
- Pretty Polly.
- Şirin Polly.
Pretty polly es una polly
Şirin Polly bir Polly.
En "Pretty in Pink" es abandonada antes del baile... En "Sixteen Candles" todos olvidan su cumpleaños...
Pembe içineki güzelde balodan önce terk ediliyor... 16 Mum'da herkes doğumgününü unutuyor..
Y luego Pretty in Pink, que ya no puedo mirar con esta perra gorda... porque cuando la pelirroja se junta con el tipo de sus sueños... él se pone a llorar como un marica con la rodilla raspada y esas mierdas.
Ve bundan sonra, bodur orospu Prettyin Pink'i izlemiyeceğim. Çünkü ne zaman o kızıl kafalı, rüya erkekle biraraya gelse dizlerinin üzerine çöküp küçük or.spular gibi ağlamaya başlıyor.
Me siento como Julia Roberts en Mujer Bonita.
Kendimi "Pretty Woman" daki Julia Roberts gibi hissediyorum.
Things keep getting prettier So pretty
Burak ŞAHİN
Otra tarde de tortura con Penny.
Bayan Penny Pretty'nin ellerinden başka bir öğleden sonra işkencesi daha.
Vi eso en Mujer Bonita.
Pretty Woman'da görmüştüm.
Apuesto veinte dólares a que es Mujer bonita.
- 20. 20'ye Pretty Woman.
Éstas son las mejores de cabello natural. Sassy y Pretty Me.
Bunlar elimizdeki en iyi dogal saçlar.
Por eso yo, Billy Pretty, ocupo su oficina.
Ben de bu yüzden onun ofisindeyim.
Ah, el Sr. Billy Pretty, anciano y todo un monumento local.
Ah, Bay Billy Pretty, eski bir balık avcısı ve yerel bir simge gibi.
Billy Pretty me lo contó todo.
Billy Pretty bana her şeyi anlattı.
It actually sounds pretty cool.
Aslında kulağa hoş geliyor.
- Esa es de La Rosa Bonita
- "Pretty in Pink"'ten alıntı.