Translate.vc / Espagnol → Turc / Próxima
Próxima traduction Turc
26,887 traduction parallèle
Te veré en la próxima vida.
- Sonraki yaşamda görüşürüz.
Solo... tratemos de pasar la próxima hora, ¿ vale?
- Önümüzdeki saatlere odaklanmaya çalışalım artık tamam mı?
Pero la próxima vez...
Ama bir dahaki sefere...
La próxima vez que no se desmaye borracho, se lo preguntaré.
İçkiden sızmamış bir halde görürsem ona sorarım.
No sé cómo me seguís encontrando, pero la próxima vez que lo hagáis, debéis conducir una furgoneta diferente, par de idiotas.
Beni nasıl sürekli buluyorsunuz, bilmiyorum ama bir dahakine başka bir kamyonetle gelin geri zekâlılar.
En honor a Lacey y sus pacíficos métodos, durante la próxima hora invita la casa.
Lacey ve onun barışçıl yaşamı onuruna sonraki bir saat şirketten.
Nos veremos la próxima, ¿ de acuerdo? - Gracias.
Bir dahakine görüşürüz olur mu?
Estoy aquí para ser la próxima Cat Grant.
Buraya, sıradaki Cat Grant olmak için geldim.
A pesar de lo efectivo que es pelear, la próxima vez que te enfades por algo tomemos un café.
Tekme ve yumruk kadar etkili olan bir şey bir dahaki sefere bir şeye kızgın olduğun zaman, kahve içelim.
Y eres la próxima, humana.
Ve sırada sen varsın, insan.
Nosotros avanzaremos hacia la próxima nave.
Biz diğer gemiye geçeceğiz.
Mejor suerte la próxima vez.
Şansınız başka akşama döner.
Está bien, vas a obtener una cheque de pago la próxima semana, verdad
Tamam, haftaya maaşını alıyorsun, değil mi?
Podrías disculparte también con mi marido la próxima vez que lo veas.
Kocamı gördüğünüzde aynı özrü ondan da dileyebilirsiniz.
¿ La tomarías y te convertirías en la próxima Comandante?
Bunu alıp sonraki Önder olur musun?
Lo necesitaré la próxima vez que tenga que ser jurado.
Sonraki sefere ihtiyacım olacak jüri görevinden kurtulurken
Le pedí que nos viéramos en este lugar porque mi próxima cita también es aquí.
Bir sonraki randevum da burada olduğu için buluşma yeri burası olsun istedim.
Quiero seguir sus pasos y convertirme en la próxima sombra.
İzinizden gidip bir sonraki Gölge olmak istiyorum.
La fecha límite es la próxima semana.
Son gönderim tarihi önümüzdeki hafta.
Toma la próxima salida.
Bir sonraki çıkıştan çık.
Si vienes a por ella, la próxima vez no los voy a parar.
Makine için gelirsen bu sefer adamlarıma dur demeyeceğim.
Bueno, entonces, estoy seguro que la junta consideraría seriamente que la próxima vez que se encuentran... mañana.
O zaman kurulun bunu ciddi bir şekilde bir dahaki toplantılarında düşüneceklerinden eminim. Yarın yani.
Próxima parada, tierra firme.
Bir kara da bulduk mu tamamdır.
Aquí, al palacio de Buckingham, a un banquete la próxima semana.
Buckingham Sarayı'na. Gelecek hafta yapılacak bir resmî ziyafete.
La próxima semana van a venir a verte.
Gelecek hafta seni görmeye gelecekler.
Y la próxima vez que vaya alguna parte sin decirme... ¡ Voy a ponerte seis balas aquí y aquí!
Bir daha bana haber vermeden bir yere gidersen altı kurşunu birden buraya ve buraya kullanırım!
Si tu producto es tan bueno como dices, volveremos por mucho más la próxima vez.
Malın dediğin kadar iyiyse eğer bir sonraki gelişimizde daha fazla alırız.
De acuerdo, la próxima vuelta nos dejamos caer.
- Bir sonraki turda düşüyoruz.
- La próxima vez que aparezcas...
- Tekrar sahneye çıktığında...
No va a haber una próxima vez.
Sahneye bir daha çıkamayacağım.
También hay que asumir que nuestro delincuente tiene una relación muy próxima con uno de ellos, tal vez incluso con el propio Hiroda.
Hatta o kadar ki, saldırganımızın birinin yakını olmalı, Hiroda'nın da olabilir.
La próxima, yo invito.
Sonraki benden olsun.
Al fin de la semana próxima.
- Önümüzdeki hafta sonu.
- A principios de la semana próxima.
- En erken önümüzdeki hafta. - Önümüzdeki hafta mi?
- ¿ La próxima semana? Tendremos una copia de la denuncia penal hoy, eso nos dará una idea de que esperar.
Bugün suç duyurusunun bir kopyasini alacagiz bu da bize ne beklememiz gerektigini dair fikir verecektir.
Quiero decir, sé que nuestro beso no era tan increíble, Pero vamos a llegar mejor la próxima vez.
Öpüşmemiz çok iyi değildi biliyorum ama bir dahaki daha iyi olur.
Vayamos a ver una película la próxima vez.
Filmi başka sefer izleyelim.
¿ Pero quién será la próxima vez?
O zaman bir dahaki sefere kim olacak?
Y lo haré pedazos la próxima vez que lo vea.
Ve onu bir daha gördüğümde parçalara ayıracağım.
Vamos a recoger con que la próxima semana.
Haftaya kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Debido a que no se esperaba hasta la próxima semana.
Çünkü sizi önümüzdeki haftadan önce beklemiyordum.
Tal vez la próxima vez, harás caso de mi consejo.
Belki bir dahaki sefere benim tavsiyeme uyarsınız.
Entregaremos los documentos la próxima semana.
Bulgularımızı gelecek hafta kendilerine ileteceğiz.
Si hay una próxima vida, volveremos a ser una familia.
Eğer öteki dünya varsa, orada tekrar aile olacağız.
Miao, nos veremos en la próxima vida!
Miao, öteki dünyada tekrar görüşeceğiz!
¡ Mátame, y te cazaré en mi próxima vida!
Öldür ki öteki dünyâda seni avlayabileyim.
Seremos amigos en la próxima vida.
Öteki hayatta arkadaş olacağız.
La próxima vez que estéis viendo la tele intenta abrazarla.
Bir dahaki TV izleyişinizde sarılmayı dene.
O quizá la próxima historia que publique en el diario no te gustará tanto como la última. Resuélvelo, Blaine.
Bir çaresine bak Blaine.
Así que si usted está en fase de reversión, la próxima fase más probable es que no se queda atrás.
Geri dönüşüm evresinde olduğuna göre sonraki evre büyük olasılıkla yakındır.
Te veo la próxima.
Teşekkürler.