Translate.vc / Espagnol → Turc / Quero
Quero traduction Turc
141 traduction parallèle
Quero saber si Vuestra Majestad ya estudio el ceremonial.
Majesteleri acaba Saray Merasimlerini okumaya başladılar mı? Onu öğrenmek istemiştim.
No quero que me vea.
Beni görmesini istemiyorum.
Quero comer yo solo.
Tek başıma yemek istiyorum.
- "Eu Quero Uma Mulher Bem Nua".
- "Çırılçıplak bir kadın isterdim,".
Quero llevarla de vuelta al hotel. - Si, por favor.
Ve sizi otelinize geri götüreceğim.
Quero ver un poco de sangue.
Biraz kan görelim.
Quero ver ese cuarto ordenado para esta noche, jovencito.
Bu akşama dek paketlerin açılmasını istiyorum delikanlı.
Quero decir, si puede.
Hayır. Yani, evet tabii.
Quero decir, tenemos dinero.
- Harika olacak.
Jódete. Quero volver con mis amigos. Gente que me importa.
Arkadaşlarıma, Bana önem veren insanlara dönmek istiyorum
Quero que hables con Meyer.
Meyer'la konuşmanı istiyorum.
Yo tampoco quero perderlo.
Acı veriyor.
Quero mostrarle una cosa.
Sana bir şey göstermek istiyorum.
Quero que sepa que daría la vida por una mujer como usted.
Ben sizin gibi bir kadın için hayatımı veririm.
Yo-quero-darte-mucho-mucho.
Seni-dürtmek-isterim.
Batou, Ordene que otras redes de alto nivel sean aseguradas, y quero que tu las revises
Batou, bazı yüksek seviyeli ağların kilitlenmesini emrettim.Senden de gidip onları kontrol etmeni istiyorum.
Quero que hoy vayas a París.
Bugün Paris'e gitmeni istiyorum.
No quero que sepan que te levanté fuera del baño.
Sakın onlara seni bir tuvalet kuyruğunda ayarttığımı söyleme.
Sólo quero decírselo al mundo.
Sadece Dünya'ya söylemek istiyorum.
- No quero estar muriendome.
Ölüyor olmak istemiyorum.
Quero de bio-escanees para el compuesto H2O-471.
H2O-471 bileşiği için tarama istiyorum.
¡ Quero ver televisión!
Gidip TV izlemek istiyorum!
Muy bien, vac-quero.
Bu kadar yeter, kovboy.
- No, quero decir, No tan buenos como salchichas con queso.
Hayır, demek istediğim sosis ve peynir kadar iyi değiksiniz.
Red, quero mi casa de regreso.
Evimi geri istiyorum, Red.
Tú sabes que no creía en historias de adivinos. Pero ha acertado en.. quero decir..
Bak, genelde medyumlara inanmadığımı bilirsin.
Quero que pares ahora.
Artık durmanı istiyorum.
Quero tener un tiempo a solas con esos dos. ¿ Cierto?
Bu ikisiyle biraz yalnız kalmak istiyorum, tamam mı?
Quero decir, toda esta mierda de John Riley, por amor de Dios, Crees que te vas a coger a alguno, ahora?
Bütün bu John Riley saçmalığı Tanrı aşkına. Sence bu kadar zaman sonra hala umurunda mısındır?
Lo que quero decir es... que podemos hacer el amor.
Söylemek istediğim, biz aşk yapabiliriz.
Con eso quero decir "no".
Ve bununla "hayır" demek istedim.
Carmen, quero disculparme por no haber confiado en ti.
Carmen, sana güvenmediğim için özür dilemek istiyorum.
No sé si un "ti quero" es un "te quiero" oficial, pero...
Yomla mı bitiyor yoksa resmî bir seni seviyorum mu bilmiyorum ama...
Disculpe la interrupción, pero cuando Henry dice "ti quero" quiere que sea "ti quero", no "te quiero", ¿ verdad?
Tekrar böldüğüm için üzgünüm ama Dave, Henry'nin ne zaman "Seni seviyorum." diyeceğini merak ediyor.
Quero decírselo yo.
Ben söyleyeceğim.
Quero decir el futuro, claro.
Yani gelecek, elbette.
Quero hacer un brindis por nuestro amigo Charles.
Charles arkadaşımızın şerefine kadeh kaldırmak istiyorum.
Quero que o Toby se quede conmigo.
Toby'nin burada benimle kalmasını istiyorum.
"Quero dejar mi seno conmigo", me dice.
"Göğsümü kaybetmek istemiyorum" dedi.
- Quero pedir que me dejen solo.
Yalvarıyorum, beni yalnız bırakın.
No quero vivir en lo negativo.
Olumsuz şeyler üzerinde durmak istemiyorum.
Quero decir, seguro, luce como un OVNI real.
Gerçekten de UFO'ya benziyor.
Quero volver a casa.
Ben eve dönmek istiyorum
Quero ir a casa.
Beni eve götürür müsün, eve gitmek istiyorum.
Quero un abogado, dude.
Ben bir avukat istiyorum, dostum.
Quero a un...
Şeyi istiyorum...
Quero saber de Jimmy Fredericks.
Sizi daha önce gördüm, öyle değil mi? Jimmy Fredericks adında bir kedi buralarda dolaşırdı.
Quero saber por qué.
Bunu bana söylemek zorundasın.
- "Ti quero".
Seni seviyorum.
Y cuando me muera, quero verte llorar, que te arranques los cabellos y tus lamentos llenen el aire, quero que te golpees el pecho y te desgarres la ropa, y, llorando, caigas en mi cama... quiero saber que he muerto.
Ölürsem eğer, öldüğümde, yaşla dolsun gözler. Görmek istiyorum saçlarını yolduğunu. Havanın acılı çığlıklarınla dolduğunu.
- Sólo quero el dinero.
Sadece paramı istiyorum.