Translate.vc / Espagnol → Turc / Raphaël
Raphaël traduction Turc
665 traduction parallèle
Dejé Sainte-Maxime en abril del año siguiente... para entrar como empleado en el hotel St-Raphaël, un establecimiento muy popular en aquella época.
İzninizle. Bir sonraki nisan St. Maxime'yi terk edip bellboy olarak çalışmak için o zamanlar gittikçe popülerleşen St. Raphael Grand Hotel'e geçmiştim.
Raphael Romero
Raphaël Romero.
Raphael Romero a la guitarra.
- Raphaël Romero'nun gitar kaydı.
Lleve a la señora a París, al hotel Raphaël, Avda.
Hanımefendiyi Paris'e götür. Kleber Caddesi, Raphael Oteli.
- ¿ Dónde está mi Raphael?
- Raphael'im nerede?
Mi Raphael, mi precioso niño.
Raphael'im, güzel bebeğim.
Mi maravilloso, mi precioso Raphael.
Benim güzeller güzeli Raphael'im.
Pintaba una mano perfecta, mientras que Rafael dibujaba una garra deforme.
Raphael pençe gibi biçimsiz el çizerken, o kusursuz el çizerdi.
Pero a Rafael le encantaba su trabajo.
Ama Raphael işine aşıktı.
Tampoco lo hicieron Rafael, Watteau o Correggio, estaré bien acompañado.
Raphael, Watteau ve Correggio da göremedi. Ben de onlara katılırım.
Scotto, Raphael... 20, matrícula de la armada...
Scotto, Raphael... 20, donanmada kayıtlı...
¿ Ha visto a Raphael?
Raphael'i gördün mü?
- ¡ Vamos, Raphael!
- Haydi, Raphael!
¡ Scotto Raphael del "Lancero Deportivo"!
"Sporting Lance" den Scotto Raphael!
¡ Llegó Raphael!
İşte Raphael!
Rubens, Raphael, Rembrandt...
Rubens, Raphael, Rembrandt...
El ciprés contra el cielo, la plenitud del campo, las flores la chica..... y está firmado por Rafael.
Masmavi bulutlar, kırsal bir hoşluk, ördekler, çok tatlı değil mi? Ayrıca Raphael tarafından yapılmıştır.
Si, pero Rafael de Santis... Por mil liras, ¿ qué quieres? ¿ Un Rafael de verdad?
Evet ama Raphael de Santis tarafından... 1000 lira'ya ne alacağını sanıyordun gerçek bir Raphael mi?
Si vas a Contagio, por favor llévale esto a la Hermana Raphael.
Bulaşıcı hastalıklar kliniğine gidiyorsan bunları Sister Raphael'e ver lütfen.
Le sugeriría otro pintor... como Rafael de Santi, de Urbino, que...
Başka bir ressam tutmanızı öneririm. Mesela Urbinolu Raphael de Santi...
Veo que visitó la Capilla Sixtina, maestro Rafael.
Bakıyorum, Sistina Şapeli'ni ziyaret etmişsiniz Usta Raphael.
Y dicen que Rafael puede dibujar con tu fuerza... pero que tú no puedes dibujar con su gracia.
Diyorlar ki Raphael, senin azminle resim yapabiliyormuş ama senin resimlerin onunkiler kadar görkemli değilmiş.
He estado considerando a tu joven colega Rafael.
İşi genç meslektaşın Raphael'e vermeyi düşündüm.
¡ Rafael!
Raphael mi?
¿ Pintará mi techo?
Tavanıma Raphael mi resim yapacak?
Si se lo doy a Rafael, es suyo.
Raphael'e verirsem onun olur.
Entonces, ¿ en realidad no está considerando a Rafael?
Yani işi gerçekten Raphael'e vermeyi düşünmüyorsunuz?
- ¿ Rafael?
- Raphael.
- Rafael, ven aquí. - Ayúdame.
- Raphael buraya gel, yardım et çabuk.
Del divino Rafael, el talento imitó
# Muhteşem Raphael gibi yeteneği ilahi #
Delante de mí, Rafael.
Karşımda Raphael.
Acaba de estar en la sala Florentina tirando ketchup por todo el " Niño...
Floransa Salonundaydı, Raphael'in Bebek İsa'sını ketçaba buladı.
- Rafael, ¿ os gusta?
Raphael. Beğendiniz mi?
- ¿ Rafael?
- Raphael mi?
- Don Rafael, ¿ Cómo esta usted?
- Don Raphael! Nasılsınız?
- ¡ Esto no es serio Rafael!
Yapmayın Raphael, anlamıyor musunuz?
Buenos días, Francois.
- Günaydın Raphael.
¿ Pero que estás haciendo?
- Sen ne yapıyorsun? - Raphael!
Ya sabes Rafael que el Martini se bebe como el champagne, a sorbitos.
Raphael iyi bilir, sek martini şampanya gibi içilir.
- ¡ Rápido, vámonos de aquí!
- Burada durmayalım Raphael.
También vine a darle la invitación a Rafael.
Ben de Raphael'e Senechal'in davetini haber verecektim.
Rafael, ¿ puedes venir un minuto?
Raphael, bir saniye gelebilir misiniz?
Te presento a Don Rafael Acosta, embajador de la Republica de Miranda.
Sizi tanıştırayım, Don Raphael Acosta, Miranda Cumhuriyeti Büyükelçisi...
- ¿ Harás tu los honores Rafael?
- O zaman siz alın Raphael.
¿ Que aspecto tengo, Rafael?
- Nasıl buldunuz Raphael?
Cuando aquí es verano allí es invierno. ¿ No es así?
Miranda güney yarımkürede. Burada yazken orada kış oluyor. - Değil mi Raphael?
¿ Rafael Acosta?
- Raphael Acosta?
¿ Es usted el Embajador de Miranda?
Siz Miranda Cumhuriyeti Büyükelçisi Raphael Acosta'sınız, öyle değil mi?
Es un auténtico placer.
- Merhaba Raphael.
Rafael aquí.
Raphael buraya...
¿ Cuando es tu cumpleaños, Rafael?
Söyler misiniz Raphael, ne zaman doğdunuz?