Translate.vc / Espagnol → Turc / Regresó
Regresó traduction Turc
5,520 traduction parallèle
¡ Venom regresó, Spidey!
Venom geri döndü, Örümcek!
Y se teletransportó, pero nunca regresó.
Ve o kendini ışınladı ama bir daha geri dönmedi.
Desde que Loxley regresó a la ciudad, las cosas han estado...
Loxley şehre döndüğünden beri, işler...
¿ Está segura de que estaba en la cocina cuando su padre regresó?
Babanız geldiğinde mutfakta olduğunuzdan emin misiniz? Eve geldiğinde, ben üst kattaydım.
Su madre lo abandonó cuando sólo tenía tres años y no regresó hasta que tuvo 11.
Annesi daha 3 yaşındayken onu terketmiş 11'ine gelinceye kadar da dönmemişti.
Y si están viendo esto en el año 2061, entonces sabrán que regresó.
Eğer siz bu belgeseli 2061 yılında izliyorsanız o zaman bilin ki geri geliyor.
¿ Y entonces lo regresó antes de que lo buscaras?
Sen onu aramaya gitmeden önce geri getirdi öyle mi?
F.B.I. Tiene un testigo que dijo que los vio pelear, que Ian se fue con Carmen y entonces sólo Carmen regresó.
F.B.I'ın onları kavga ettiğini, Ian'ın Carmen'i terkettiğini ve bir tek Carmen'in geri döndüğünü söyleyen bir görgü tanığı var.
Alguien quizá dejó alrededor 12 : 30 y no regresó?
12 : 30'da çıkıp bir daha geri gelmeyen biri olabilir mi?
Amos regresó, ya sabes.
Amos döndü biliyorsun.
Pero los chicos me dijeron que regresó a buscar la botella de whisky.
Ama çocuklar viski şişesini almak için geri döndüğünü söyledi.
- Ya regresó.
- Çoktan geri döndü.
Esa gente ya regresó.
- Çoktan döndüler.
La semana que regresó del internado, Kirsten volvió a su habitación.
Yatılı okuldan geri döndüğü hafta Kirsten babasının eski odasına taşınmıştı.
- ¿ Y nunca regresó?
- Yani bir daha geri dönmedi mi?
Él regresó después de haber hecho su fortuna en Mumbai... para el funeral de su padre.
Mumbai'deki servetini kazandıktan sonra babasının cenazesini yapmak için geri döndü.
Simplemente nunca regresó.
Sadece geri dönmedi.
La niñita regresó... y enloqueció.
Küçük kız geri gelir ama, herşeyini kaybetmiştir.
Están todos muertos. Uno regresó, Abaddon.
Biri geri geldi Abaddon.
Regresó.
Geri döndü.
Cuándo ella regresó... Él ya estaba muerto.
Geri döndüğünde... o zaten ölmüştü.
También cremamos a Bobby y él regresó.
Bobby'nin de cesedini biz yakmıştık ama geri geldi.
Regresó al velo.
Mezarından döndü yani.
No regresó al cine anoche, y no vino a clase esta mañana.
Dün gece sinemaya geri dönmedi. Sabah derste de yoktu.
Caleb Richards regresó.
Caleb Richards da döndü.
Porque ella regresó.
Çünkü geri döndü.
Como Jacob y Caleb, ella regresó.
Jacob ve Caleb gibi geri döndü.
Se escapó y jamás regresó.
Kaçıp gitti ve asla geri dönmedi.
Y Amber no regresó.
Amber'i de geri alamadım.
Pero cuando regresó a casa, estaba al limite todo el tiempo.
Ama eve döndüğünde çok agresifti.
tan desconcertado como yo, mi padre era aún más confusa cuando regresó de su hora de almuerzo.
Ben şaşıp kalmışken, öğle yemeğinden döndüklerinde babam daha fena haldeydi.
Amy nuca regresó a casa esa noche.
Amy o gece eve hiç dönmedi.
Por supuesto, cuando regresó, la casa Whitmore se había incendiado, y sacó por conclusión que yo había perecido en el incendio.
Elbette ki döndüğünde Whitmore evi yanmış ve benim yangında yok olduğum kanaatine varılmıştı.
Lo regresó a la edad donde él aún la conocía.
Onu hâlâ tanıdığı yıllara döndürdü.
Su poder regresó a la tierra.
Sahip olduğu güç de toprağa aktı.
Al día siguiente, la pareja felizmente soltera regresó a su casa con su pequeña y delicada flor.
Ertesi gün, mutlu evlenmemiş çiftimiz küçük ve narin kızlarıyla birlikte eve döndü.
Y luego regresó, estaba todavía más rara que antes.
Geri geldiğinde daha beter haldeydi.
Alex Kasatonov también regresó a Rusia para convertirse en Vice Presidente del Club de Hockey del Ejército Rojo.
Alex Katanov'da Rusya'ya dönüyor. Ve Kızıl Ordunun Başkan Vekili oldu.
Recuerdo cuando regresó de su primera clase de álgebra.
İlk matematik dersini gördüğü gün evdeki halini anımsıyorum.
Él no regresó con nosotros.
Robert bizimle birlikte geri dönmedi.
Bueno, quizá regresó en algún otro lugar.
Belki de başka bir yerde geri döndü.
Si tiene a un ser querido que regresó con usted... por favor tráigalo al gimnasio de la Escuela Secundaria Thornton... entre el mediodía y las cuatro de la tarde.
Önemli bir mesajımız var. Geri dönen bir yakınınız varsa lütfen onu öğlen ile saat 4 arasında Thornton Lisesi spor salonuna getiriniz.
Mi madre regresó.
Annem geri döndü.
Bárbara regresó.
Sen neyden bahsediyorsun? - Barbara geri döndü.
Pero cuando fui a la cabaña a instalar las cámaras esa mañana la chica regresó antes.
Ama o sabah kulübeye kamerayı koymak için gittiğimde kız erken geldi.
El gerente nocturno regresó.
Gece müdürü döndü.
Ella regresó a la escuela.
Okula geri döndü.
Alertamos dos F-15E tan pronto como la inteligencia regresó.
İstihbarat geri çekilir çekilmez iki tane hava aracı yolladık.
¿ Regresó el CENTCOM?
- Merkez Karargâh'tan haber var mı?
Oí que esa gente ya regresó.
Oraya gönderilenlerin çoktan döndüklerini duydum.
Carmen regresó conmigo cuando tenía 15, después de que murió Amy.
Amy ölüp, Carmen yanıma geldiğinde daha 15 yaşındaydı.