Rex traduction Turc

- No, yo no soy Rex, lo sé.

- Hayır, ben Rex değilim, biliyorum. Selam.

Rex, por favor, te lo ruego.

Rex, lütfen, sana yalvarıyorum.

Rex, por favor, escucha.

Rex, lütfen, dinle.

Rex está volviendo.

Rex geri dönüyor.

Estaba negociando con Rex Matheson sobre la rendición.

Rex Matheson ile birlikte infaz bölümünde çalışıyordum.

Eso suena como Rex.

Bu kulağa Rex gibi geliyor.

No tenía manera de saber que Rex iba a tirar de eso truco.

Rex'in bunu yapacağını bilmeme imkan yoktuıt.

Ve y pregunta a Rex si quiere beber algo.

Git ve Rex'e bir şey içip içmek istemediğini sor.

¿ Has oído que pase algo con con Rex?

Rex'le olanları duydun mu?

Sólo búscala, Rex.

Sadece üstünü ara, Rex.

- ¿ Y si estás equivocado, Rex?

- Ya yanılıyorsan, Rex?

Rex, por favor, búscala.

Rex, lütfen, üstün ara.

- Rex, ahora no. - ¿ Cómo se cura el envenenamiento por arsénico?

- Rex, şimdi değil. - Arsenik zehirlenmesini nasıl tedavi edersin?

Mirando un poco preocupado, Rex.

Biraz endişelenmiş görünüyorsun, Rex.

- Un, dos tres.

- Bir, iki, üç. - Rex :

Necesito ayuda con esta chaqueta.

- Ceketine yardım etmen lazım - Rex : Tamam.

- Eso es, tan rápido como puedas.

- İşte bu, yapabildiğin kadar hızlı - Rex :

¡ Date prisa!

- Rex : Acele et. - Aah aah!

Rex, ¿ me oyes?

Rex, beni duyuyor musun?

- Rex, ¿ me oyes?

- Rex, beni duyuyor musun?

Rex, sal de ahí.

Rex, sadece oradan çık.

Rex, tienes que trabajar en esos planes de fuga.

Rex kaçış planı üzerinde çalışmalısın.

Rex.

Rex.

Entonces, ¿ Rex está vivo?

Ee, Rex hayatta mı?

La segunda mujer de Rex murió en 2005.

Rex'in ikinci karısı 2005'te hayatını kaybetmiş.

Trabaja en la tienda de música dónde Rex solía tocar.

Evet, Rex'in eskiden müzik çaldığı bir dükkânda çalışıyor.

Es la hija de Judith y Rex.

O Judith ve Rex'in kızı.

¿ Rex es tu padre?

Ayı gibisin! Rex senin baban mı?

Averiguaré alguna otra forma de encontrar algo sobre Rex

Rex hakkında bir şeyler öğrenmenin başka bir yolunu bulurum.

¿ Rex?

Rex mi?

¿ A quién le importa Rex?

Rex kimin umurunda?

Rex no era su tema favorito.

Rex onun pek sevdiği bir konu değildir.

so, umm... yo le traje algunas partituras de Rex.

Ben de Rex'in yazdığı şarkılardan bazılarını getirdim.

Entonces, tu madre, me he enterado que conoció a Rex en rehabilitación.

Annen... Rex ile rehabilitasyonda tanışmış diye duydum.

rex golpea la pua fuerte

Rex kendini uyuşturucuya verdi.

Yo tambien tengo una guitarra de Rex.

Bende de Rex'in bir gitarı var.

Eres igual que Rex, más que en la foto.

Vay be. Rex'e çok benziyorsun.

Rex era muy guapo cuando no tenía una botella delante.

Rex yüzünde şişe olmadığı zaman oldukça yakışıklıydı.

No tenemos que hablar sobre Rex.

Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum.

Podemos hablar de otras cosas.

Rex hakkında konuşmamıza gerek yok.

Rex solía cantarla cuando estaba de bajón.

Ben bu şarkıyı biliyorum. Rex benim moralim bozukken çalardı. Bek, anne sen hiç onun bana bu şarkıyı çaldığını hatırlıyor musun?

Es hija de Rex.

O Rex'in kızı.

Rex lo hizo todo bien para mi durante mucho tiempo.

Rex uzun bir süre benimle iyi idare etti.

¿ Te hace pensar en Rex?

Sana Rex'i mi anımsattı mı?

Rex es el gran premio.

Rex senin büyük ödülün. Kim olduğunu, nasıl öldüğünü öğrenmek.

como tal vez murio. Como sea. Mira, tarde o temprano la novedad sobre Rex va a terminar, ok.

Bak, er ya da geç Rex'in sana karşı büyüsü kaybolacak tamam mı?

¿ Eres tú Rex Perkins?

Sen Rex Perkins misin?

Rex es un concepto, una abstracción para mí, ¿ vale?

Rex benim için bir mefhum, soyut bir kavram.

- Escondida. - ¡ Va! esto me trajo recuerdos como un dejavu un rex componiendo en su portatil Espera, mamá, ¿ te acuerdas de él tocándome eso? Cariño, tenía millones de canciones.

Canım, onun bir milyon şarkısı vardı.

- ¿ Dónde esta la guitarra de Rex?

Ama Rex'in gitarı nerede?

Porque, él tocaba esta cancion cuando tu eras...

Bu Rex'in seni kucağında zıplattığı çok harika bir anı hatırlattı.