Translate.vc / Espagnol → Turc / Ridiculo
Ridiculo traduction Turc
452 traduction parallèle
Estas haciendo el ridiculo... alguien como tu, ofertando por un esclavo frente a todos.
Kendin için bir sergi yapıyorsun senin gibi bir kız, bir köle için bu insanlardan önce fiyat vermeli.
¡ Ahh, eso es ridiculo!
Ahh, bu saçmalık.
Lo ridiculo es que me encuentre huyendo ahora a causa de ese hombre.
Bence, aptal bir adam yüzünden, üç günlüğüne, eşyaları alıp bir yerelere kaçmak saçmalık olur.
Pero esto es ridiculo.
- Ama bu çok saçma.
- Claro que no, es ridiculo.
bu saçmalık! Neden?
- ¡ Qué diminutivo más ridiculo!
Ne gülünç bir takma ad!
Me has puesto en ridiculo, pero sé que aqui hay gato encerrado.
Benimle alay ettiğini biliyorum. Yine de ortada garip bir şeyler döndüğünü bilecek kadar delil var elimde.
En mi vida he oido algo tan ridiculo.
Hayatım boyunca bu kadar saçma bir şey duymadım.
Esto es ridiculo.
Çok saçma.
Me hizo ponerme un vestido ridiculo me encerro en una jaula y me corto el brazo con un hacha.
Bana tüyden bir elbise giydirdi... ve bir kafesin içine tıktı... ve elimi de bir baltayla kesti.
Es un sitio ridiculo.
Orası gülünç bir yer.
Es ridiculo!
Saçmalık!
Que ridiculo es el ser humano
İnsan denen yaratık daha ne kadar aptal olabilir?
Quedaré en ridiculo.
Benimle alay edecekler.
Se acabo, me has puesto en ridiculo.
Yaptın yapacağını.
Me estas dejando en ridiculo. Vamos, sube.
Beni utandırıyorsun!
No me dejes en ridiculo!
İşini bitir, Vic!
Me estas poniendo en ridiculo delante de la gente.
- Beni kötü gösteriyorsun.
Es ridiculo cuando hay gente en nuestra familia a quienes ni siquiera conocemos... Nos divorciamos de nuevo.
Ailemizde bizim yeniden boşandığımızı bilmeyen insanlar olması... çok komik.
Que ridiculo estas cuando bebes de ese barril.
O fıçıdan içtiğin zaman çok komik oluyorsun.
- ¡ Es un poco ridiculo!
- Biraz saçma oldu, değil mi?
Su Señoría este es el tipo de testimonio que parece básicamente ridiculo.
Sayın Yargıç bu tarz ifade vermek dışarıdan gülünç görünüyor.
Que plan mas ridiculo!
Ne sacma bir plan!
- Es ridiculo.
- Saçmalıyorsun.
¡ Es ridiculo que espere conseguirlo!
Elbette. Bunu başarmayı düşünemez bile!
Esto es ridiculo.
Bu saçmalık
Maestro Lei, esto es ridiculo.
Üstad Lei, bu çok saçma!
Esto es ridiculo.
Bu saçmalık.
Madre, sé que hice el ridiculo esta tarde pero la verdad es que no me sentia seguro de mi mismo.
Anne, bu öğleden sonra saçmaladığımın farkındayım. Fakat gerçek şu ki, pek emin değildim, özür dilerim.
En mi juventud, con el padre de Ronny hice el ridiculo en la cémara del horror.
Ronny'nin babasıyla ilk yıllarımızda, Korku Odası'nda kendimi aptal konumuna düşürmüştüm.
Estoy seguro de que se trata de un ridiculo error.
Bir yanlış anlaşılma söz konusu.
- Y salir de ese traje ridiculo.
- Bu saçma kostümü de çıkaracaksın.
No seas ridiculo.
- Saçmalama.
Por lo pronto, quitate ese ridiculo tupé.
Yapabileceğin ilk şey şu saçma peruktan kurtulmak.
no sea ridiculo, guarde eso.
Saçmalama.Koy onu başka yere.
- Joe, no seas ridiculo
- Joe, saçmalama lütfen.
¡ Qué ridiculo estás!
Aptal gibi görünüyorsun!
Me di cuenta de que es ridiculo...
Gülünç olduğunu farkettim...
¡ Ridiculo!
Çok saçma!
Mitchel se está poniendo en ridiculo.
Mitchel yalnızca kendini komik duruma düşürüyor.
- No nos prometas nada - No hagas que esto suene ridiculo.
- Hiçbirşey için bize söz verme.
esto es ridiculo.
Gülünç bir şey.
se que es ridiculo.
Aslında komik olduğunu biliyorum.
es ridiculo
Çok saçma.
Y quedo ridiculo. ¿ Estamos al sur o al este del atlantico aqui?
- Atlantik'in güneyinde miyiz yoksa doğusunda mıyız?
No lo voy a poner en ridiculo.
Pişman olmayacaksın.
Eres ridiculo.
Senin aptal kulübünden sıkıldım.
- ¡ ¡ Es ridiculo!
- Çok saçma.
Esto es ridiculo.
Bu çok garip.
Mamá, eso es ridiculo.
Anne, bu çok saçma!
Esto se está volviendo ridiculo.
Bu, komik oluyor.