English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Saldrá

Saldrá traduction Turc

8,283 traduction parallèle
Uno de nuestros barcos, el Essex acaba de ser reacondicionado, a un alto costo, y saldrá al mar.
- Gemilerimizden biri Essex büyük bir külfetle onarilip yeniden hazirlandi ve denize açilacak.
No saldrá nada de este planeta.
Bu gezegene gelen giden olmayacak.
Hará un trato y saldrá libre.
Anlaşma yapıp kendini kurtaracak.
Saldrá en meses.
Birkaç ay içinde çıkar.
- Todo saldrá bien.
- Her şey yoluna girecek.
Escúchame, esto es un circo. Saldrá el tiro por la culata.
Beni dinle bu bir eylem olmaya başladı hiçbir işe yaramayacak.
Nadie más que nosotros saldrá victorioso.
Zaferi sadece biz elde edebiliriz.
Te saldrá un unicornio del culo antes de que alguien se aliste.
Augie, kıçından tek boynuzlu at çıkar da, izciliğe katılan olmaz.
Cuando veas a Kendall, camina directo a ella y plántale uno así y todo saldrá bien.
Kendall'ı görünce yanına gidip bunu yap, senden iyisi yok.
Emotacon ya saldrá.
Sırada Emotacon var.
¿ Cómo crees que saldrá?
- Sence alt katlara nasıl etki eder?
Saldrá otro en un minuto.
Birazdan başka bir bot gelecek.
"Al que cubre sus faltas, no le saldrá bien".
"Günahının üstünü örtenin işi rast gitmez."
La de 512 saldrá al mercado en menos de un año.
512 bu yıl bitmeden satışa sunulacak.
Anunciaremos cuándo saldrá a la venta en las próximas 8 a 10 semanas.
- 8-10 hafta içinde dağıtım tarihlerini açıklayacağız.
Hey. Todo saldrá bien.
Her sey düzelecek.
- Deja de decir que todo saldrá bien.
- Her sey düzelecek demeyi birak.
La llamaremos "El Arte Oculto de Camille Fang"... y la promovemos como una conmemoración... y entonces Caleb saldrá de su escondite.
Adına da "Camille Fang'in Saklı Sanatı" deyip.. ... anıt mezar gibi düzenleriz, onlar da dayanamayıp gelirler.
- Saldrá al aire y advertirá a la gente.
Beni canlı yayına bağla, insanları uyarmalıyım.
SAN FRANCISCO SALDRÁ ADELANTE UNIDO
SAN FRANCISCO, BUNU BİRLİKTE ATLATACAĞIZ
Todo bien. Todo saldrá bien.
Harika gidiyor.
Mírame. Todo saldrá bien.
Herşey yolunda gidecek.
Ahora saldrá de este negocio por mí.
Şimdi de bu işten çıkmanın sebebi benim.
Todo saldrá bien, hermano.
- Siktir. Dizim. - İyi olacağız, kardeşim.
Todo saldrá bien.
İyi olacağız.
Todo saldrá bien.
Her şey iyi olacak.
Cielos, el sol sí que saldrá mañana.
Aman Tanrım. Güneş gerçekten yarın ortaya çıkacak, Daddy Warbucks.
"Relájate y disfruta el momento, todo saldrá bien".
"Yavaşla ve anın tadını çıkar çünkü her şey yoluna girecek."
Significa : " Tienes que esforzarte mucho... pero no olvides relajarte de vez en cuando... y darte cuenta de que todo saldrá bien...
Anlamı, "Deli gibi savaşmak zorundasın... " ama ara sıra nefeslenmeyi de unutma... "ve her şeyin yoluna gireceğini bil."
- Saldrá todo mal.
- Bu işin sonu kötü bitecek.
- Saldrá Brian Laudrup.
- Brian Laudrup oyundan çıkıyor.
Y un día, el sol saldrá... quizás no lo notes de inmediato, será tenue...
Bir gün güneş doğacak ve o kadar belli belirsiz olacak ki fark etmeyeceksin.
"Al final todo saldrá bien".
"Sonunda her şey olacağına varır."
Sacúdela, sacúdela, no saldrá nada, y luego un montón.
Ketçap şişesini salla, salla, önce hiç akmaz, sonra hepsi akar.
"tal vez esto saldrá bien."
Belki bu sefer her şey yoluna girecek.
Casi toda mi familia saldrá en la película. Y Chloe, una chica que es muy bonita y que también puede ser sexi.
Ailemden çoğu kişi filmde yer alacak, bir de bu kız, Chloe, çok tatlıdır
El médico saldrá en cualquier momento.
Doktor her an ortaya çıkabilir.
Saldrá con cara larga.
Üzgün bir yüz ile dışarı çıkacaktır.
Un equipo saldrá al campo a jugar en defensa mientras el otro le dará a esta pelota por turnos con un palo.
Bir takım sahada savunma yapacak. Diğer takım ise sırayla bu topa bir sopacıkla vuracak.
Todo saldrá bien.
Kurtulacağız!
Saldrá en dos días.
2 güne çıkıyor.
Ese hombre que mató a tu padre no se saldrá con la suya.
Babanı öldüren adam kaçamayacak. Hayır evlat, kaçamayacak.
Todo saldrá bien.
Hiçbir sorun çıkmayacak.
- Que tienen prioridad. ¡ Si no marcas dentro de un minuto, ellos ganan! No te preocupes, todo saldrá bien.
1 dakika içinde sayı alamazsan,... kazanıyorlar.
Entonces la verdad saldrá a la luz, el abuelo.
Böylece gerçek ortaya çıkacaktır Büyükbaba.
No sé, pero todo saldrá bien.
Bilmiyorum. Ama zamanla atlatırız.
Todo saldrá bien.
Her şey düzelecek.
Recuerden, cuando vean algo de su agrado, selecciónenlo y saldrá en el tablero.
Unutmayın millet, hoşunuza giden bir şey görürseniz seçiminizi yapın, panoda görünsün.
Solo me quitaron el tiempo y eso saldra de su pago.
Kulüpte çalışmanız gereken zamandan harcıyorsunuz. Maaşınızdan keseceğim.
¿ Saldrá pronto?
Az sonra çıkıyor mu?
Todo saldrá bien.
Hiçbir şey olmayacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]