Translate.vc / Espagnol → Turc / Senator
Senator traduction Turc
6,547 traduction parallèle
El senador Darnell.
Senator Darnell.
Soy Blake Kormer, a cargo de todo el equipo del senador Darnell.
Ben Blake Kormer, Senator Darnell'in personel şefi.
¡ Senador!
Senator!
El senador Darnell era el director ejecutivo de Industrias GBR.
Senator Darnell GBR Endüstrinin CEO'suydu.
El Senado Hawkins ha mordido el anzuelo como un pez luna a un grillo.
Senator Hawkins yemi yuttu.
El senador Thomas Darnell, su antiguo jefe...
Senator Thomas Darnell, eski patronun...
Senador Darnell.
Senator Darnell.
La senadora está en el ascensor.
Senatör asansörde.
Senadora, este es Kevin Garvey.
Senatör, bu Kevin Garvey.
¿ Quiere un poco de agua, senadora?
Su alır mısınız, Senatör?
- No lo sabía senadora.
- Bilmiyordum, Senatör.
- ¿ Me reconoce, Senador?
- Beni hatırladınız mı, Senatör?
Esta vez, Senador, voy a ganar.
Bu kez, Senatör, ben kazanacağım.
Por la gracia de Alá, el senador pagará,
Allah'ın inayetiyle, senatör ödeyecek,
Así que si mata al senador Darnell...
Eğer öyleyse Senatör Darnell'i öldürürse...
Necesito el número del despacho del senador Darnell.
Senatör Darnell'in ofis numarası lazım.
El senador en estos momentos se encuentra viajando...
Senatör şu anda, çok seyahat ediyor...
Pero el hombre que me incrimino es ahora senador de los Estados Unidos.
Beni dolandıran adam şimdi bir senatör.
¡ Senador!
- Senatör!
Yusuf Ibrahim Qasim, será acusado más tarde en el día de hoy por el asesinato del senador Thomas Darnell.
Yusuf Ibrahim Qasim, Senatör Thomas Darnell cinayeti nedeniyle bugün mahkeme önüne çıkarılacak.
El Senador Hawkins... él es el objetivo.
Senatör Hawkins, hedef o.
Será el tercero en la tribuna, Senador.
Kürsüye üçüncü çıkacaksınız, Senatör.
Senador Hawkins, ¿ cómo está?
Senatör Hawkins, nasılsınız?
Senado Hawkins.
Senatör Hawkins.
El senador Hawkins continúa en condición crítica...
Senatör Hawkins'in durumu hala kritik...
También dará positivo para el virus que mató al senador Hawkins.
Senatör Hawkins'i öldüren virüs için de sonucu pozitif gelecek.
Senador, entiendo que esté alterado, pero necesitamos la total cooperación de todos.
Senatör, gergin olduğunuzu biliyorum ama herkesin işbirliğine ihtiyacımız var.
El senador Hawkins ha muerto.
Senatör Hawkins ölmüş.
Dio positivo para el virus que mató al senador Hawkins.
Senatör Hawkins'i öldüren virüsle uyuşuyor.
En este momento, la policía continúa la búsqueda de la agente del FBI, Elizabeth Keen, a la que las autoridades consideran posible sospechosa en la muerte del senador Clifford Hawk.
Polis, yetkililerin Senatör Clifford Hawk ölümünde şüpheli gösterdikleri FBI ajanı Elizabeth Keen'i aramaya devam ediyor.
Sus registros médicos, resultados de pruebas, medicación... el senador,
Medikal kayıtları, test sonuçları, ilaçları. Senatör...
Va a exonerarme acusando a Karakurt, el verdadero asesino de esos 14 agentes y del senador Hawkins.
Senatör Hawkins'in ve diğer 14 FBI ajanını katili olan Karakurt'u suçlayarak, beni temize çıkaracaksın.
- La oficina del senador Pelosi.
- Senatör Pelosi'nin ofisi.
Las fotos han hecho que la gente sienta lástima por la primera dama Grant, pero hacen que la senadora Grant parezca débil y frígida, y sin sexo, y como si no fuera capaz de retener a un hombre.
O fotoğraflar yüzünden insanlar First Lady Grant'a acımaya başladı. Ama Senatör Grant olarak ortaya çıktığımda soğuk, isteksiz ve bir adamı bile elinde tutamayan biri olarak görmeye başladı.
Senadora Grant.
Senatör Grant.
¿ Puede hacer comentarios sobre el matrimonio de la senadora Grant?
Senatör Grant, evliliği ile ilgili bir açıklama yapacak mı?
¿ Podría al menos confirmar que la senadora Grant estuvo hoy en la Casa Blanca?
En azından bize Senatör Grant'in bugün Beyaz Saray'da olduğunu doğrular mısınız?
Díganos cuándo podemos esperar una declaración del presidente y de la senadora Grant.
Ne halt ediyor orada? Bize başkan ve Senatör Grant'in beklenen açıklamayı ne zaman yapacaklarını söyler misiniz?
El comunicado de que la primera dama, la senadora Mellie Grant, de que aún vive en la Casa Blanca vino de la secretaria de prensa Abigail Whelan hace solo un momento.
Bildiride ülkenin First Lady'si Senatör Mellie Grant'in,... hali hazırda Beyaz Sarayda yaşadığı basın sekreteri Abigail Whelan tarafından bir kaç dakika önce açıklandı.
¿ Y que pasa con el senador Darnell?
Senatör Darnell hakkında ne diyeceksin?
a menos que me tope a un senador republicano en el baño de hombres.
Yani tuvalette Cumhuriyet Senatör'ü ile karşılaşmazsam tabii.
Usó su placa para perseguir una venganza personal contra el senador Bracken, cruzando la línea y poniendo en peligro las vidas de otros en numerosas ocasiones.
Senatör Bracken'a karşı olan kişisel intikam hırsın yüzünden rozetini kullandın, sınırları geçtin ve birçok hayatı defalarca tehlikeye attın.
Bueno, si no hubieras rechazado la oferta para presentarte como senadora, podrías haber aprobado alguna.
Senatör olma teklifini geri çevirmeseydin onlara karşı bir kaç yasa çıkarta bilirdin.
Entre nosotros, casi cierran con Colin Salmon y Kerry Washington, y parece que 50 Cent encarnará al senador malvado que hace la vista gorda.
- Aramızda kalsın Colin Salmon ve Kerry Washington isimlerine daha yakınlar. Bir de olayları görmezden gelen kötü senatör için 50 Cent'i seçeceğiz gibi görünüyor.
Me pregunto si el presidente va a atender a la ceremonia de investidura de su esposa la senadora Grant hoy.
Başkan'ın bugün, eşi Senatör Grant'in yemin törenine katılıp katılamayacağını merak ediyorum.
Siguiendo los pasos de la trágica muerte de la princesa Emily anoche, el presidente Grant lamenta que sus deberes le impidiran asistir hoy a la ceremonia de investidura de la senadora Grant.
Prenses Emily'nin trajik ölümünün ardından dün gece... Başkan Grant dün gece üzüntüsünü ifade eden bir açıklama yaptı. Eşi Senatör Grant'in yemin töreni ise bugün.
Felicidades, senadora Grant.
Tebrikler Senatör Grant.
Mellie Grant, recientemente nombrada senadora, es una farsa.
Yeni seçilmiş Senatör Mellie Grant rezil oldu.
¿ El hijo de... un rico senador cabalga hasta aquí por mil dólares?
Vay... Zengin senatör onca yolu bin dolar için mi geliyor?
Amigo, es el senador.
Dostum, senatör olacak.
- Es el senador.
- Senatör olacak.