Translate.vc / Espagnol → Turc / Sophia
Sophia traduction Turc
1,949 traduction parallèle
Sophia se ha ido, y el Agente Lee es nuestra única pista de donde pueden estar.
Sophia gitti ve Ajan Lee onun yerini bulabileceğimiz tek bağlantımız.
A lo mejor localizamos el tercer autobús y Sophia.
Yani üçüncü otobüs ve Sophia'nın bulunduğu yere.
Espero que haga una llamada a Sophia en cualquier momento.
- Her an Sophia'yı aramasını umuyorum.
Nos llevará directo a Sophia.
Doğruca Sophia'ya ulaşacağız.
Están esperando que llames a Sophia.
Sophia'yı aramanı bekliyorlar.
La gente de Sophia se había infiltrado a los más altos niveles.
Sophia'nın halkı en yüksek seviyelere yerleşmiş.
Sophia. Simon.
Sophia.
Porque son órdenes de Sofia.
Çünkü bunlar Sophia'nın emirleri.
- Sophia, me has dejado...
- Sophia, bana başka seçenek...
No puedes hacer esto. Sophia.
- Bunu yapamazsın, Sophia!
Sophia Russo.
Sophia Russo.
Sofía quiere un registro de esto.
Sophia bunun kaydedilmesini istiyor.
Sophia, necesitamos traer a nuestra gente aquí.
Sophia, halkımızı buraya getirmeliyiz.
Hay algo más, Sofía.
Bir şey daha var Sophia.
Sofía, necesito tu palabra de que si continuamos trabajando juntos, harás lo que dijiste y protegerás al pueblo estadounidense.
Sophia, söz vermeni istiyorum birlikte çalışmaya devam edeceksek sözünü tutacaksın ve Amerikan halkının canını bağışlayacaksın.
¿ Has podido encontrar algo de lo que está haciendo Sofía?
Sophia ile ilgili dava konusu edilebilecek bir şey bulabildin mi?
algunas semanas atras, descubrimos que Sofia tenia a una de sus personas trabajando en muestras de hielo del este de Rusia.
Birkaç hafta önce, Sophia'nın bir adamının Doğu Rusya'dan gelen buz çekirdeği örnekleri üzerinde çalıştığını öğrenmiştik.
¿ Que estaría buscando? ¿ En el hielo?
Sophia buzun içinde ne arıyor olabilir?
Sí, y ahora Sofía lo hará mucho peor.
Evet, şimdi Sophia çok daha kötüsünü yapacak.
Tú eres uno de los de Sofia.
Sophia'nın adamlarından birisin.
Sofia va a soltar el virus.
Sophia bir virüs yayacak.
Jarvis está trabajando con Sophia.
Jarvis, Sophia ile birlikte çalışıyor.
Él te envenenó con algo que ella le dió.
Sophia'nın verdiği bir şeyle seni zehirledi.
¿ Qué pasa con el plan de Sophia de traer más de su gente aquí?
Sophia'nın halkından daha çok kişiyi buraya getirme planı ne oldu?
Estamos buscando notas, recibos, Cualquier cosa que nos pueda llevar al nuevo paradero de Sophia.
Faturalar, notlar arıyoruz bizi Sophia'nın yeni yerine götürebilecek her şeyi.
Y debio deshacerse de cualquier cosa personal cuando Sofia le ordenó ser operativo, que, por lo que parece, fue recientemente.
Sophia ona harekât emri verdiğinde kişisel tüm eşyalarından kurtulmuş olmalı ki bu yakın zamanda olmuş gibi görünüyor.
¿ Que esta pasando con Sofia?
Sophia neler yapıyor?
Sí, y paró todos los esfuerzos para perseguir la gente de Sofia.
Evet ve Sophia'nın adamlarını yakalama girişimlerimizi durdurdu.
Blake, mira que puedes hacer sobre Sofia.
Blake, Sophia ile ilgili ne yapabileceğine bir bak.
sofia, es Carlos.
Sophia, ben Carlos.
El arma de Sophia...
- Sophia'nın silahı- -
Y se lo de tí y Sophia.
- Sophia ile işbirliği yaptığını biliyorum.
No se lo que te han dicho, pero si estás hablando del acuerdo de paz que actualmente estoy negociando con Sophia
- Sana ne söylendi bilmiyorum ama barış anlaşmasından bahsediyorsan az sonra Sophia ile görüşmelere başlıyorum.
Tienes que encontrar a Sophia...
Sophia'yı bulmalısın.
No importa lo que le hagamos. No sabremos si ella nos da la desinformación, Perdiendo el tiempo hasta que sea demasiado tarde para detener a Sofía.
Ona ne yaparsak yapalım..... bize doğru bilgiyi verdiğini bilemeyiz vaktimiz harcayıp Sophia'yı durdurmak için geç kalırız.
Sophia hizo esto, ¿ no?
Sophia yaptı, değil mi?
Sophia no siente ningún placer en hacer esto.
Sophia bundan zevk almıyor.
Ahora Sophia está tomando las decisiones en la Casa Blanca.
Sophia Beyaz Saray'la şansını deniyor.
El hecho es que Sophia y su gente tienen un poder desenfrenado, armas que están dispuestos a usar en nuestra contra que ni siquiera entendemos y de las que no nos podremos defender.
Gerçek : Sophia ve halkı dizginlenemez bir güce sahipler bize karşı kullanmak istedikleri silahın ne olduğunu bilmiyor ve kendimizi savunamıyoruz bile.
Significa que vamos a abrir canales diplomáticos con Sophia y comenzaremos una negociación de paz.
Sophia ile diplomatik kanallardan barış görüşmeleri yapmaya başlayacağız.
Con efecto inmediato, todos los militares y el personal de inteligencia que han perseguido a Sophia y a su gente van a dejar de hacerlo.
Derhal Sophia ve halkının peşindeki tüm askeri ve istihbarat personelinin durdurulup geri çekilmesini istiyorum.
No es más que el asesino del Presidente y ahora está destruyendo cualquier oportunidad que tengamos de volver a capturar a Sophia.
Neredeyse Başkan'ı öldürüyordu şimdi de Sophia'yı tekrardan ele geçirme fırsatımızı yok ediyor.
Tenemos que retirarnos ante Sophia.
Sophia'ya karşı özveride bulunmalıyız.
Si dejamos que el mensajero le entregue el virus a Sophia, - lo va a usar en nuestra contra.
Kuryenin virüsü Sophia'ya ulaştırmasına izin verirsek bize karşı kullanır.
Bueno, has tomado un gran peso sobre tus hombros, Sophia.
Omuzlarına büyük bir yük aldın Sophia.
- O Sophia recibe el virus, y no hay esperanza para nadie.
- Yoksa ne olur? - Yoksa Sophia virüsü alır ve tüm umutlar tükenir.
¿ Cuántas personas inocentes planea matar Sophia?
Sophia kaç tane masum insanı öldürmeyi planlıyor?
Tengo razón para creer el compuesto vino de la gente de Sophia.
O bileşkenin Sopiha'nın adamları tarafından kullanıldığına inanmak için sebeplerim var.
Y una vez que me di cuenta de que Sophia estaba involucrada... finalmente todo tuvo sentido para mí.
- Sophia'nın karıştığını fark ettiğimde sonunda her şey anlam kazandı.
Sé que estás trabajando con Sophia.
Sophia ile çalıştığını da biliyorum.
Sophia.
Sophia.