Translate.vc / Espagnol → Turc / Stanley
Stanley traduction Turc
3,933 traduction parallèle
La película. Stanley Kubrick.
Bilirsin, film olan.
Stanley Miller y Harold Urey diseñaron un experimento para simular nuestro planeta poco después de su nacimiento.
Stanley Miller ve Harold Urey bir deney düzenledi gezegenin doğumundan sonraki bir benzerini yaptılar.
Esa miniatura, uh, de la Copa Stanley que teníamos, en..
Dinlenme odasındaki minyatür Stanley Kupası var ya?
Steve es un director general de Morgan Stanley.
Steve, Morgan Stanley'in genel müdürü.
¿ Morgan Stanley?
Morgan Stanley mi?
Eh, ¿ habéis oído algo sobre la fundación Biotech Morgan Stanley?
Morgan Stanley'in biyoteknoloji fonunu biliyor musunuz?
- ¿ Stanley Volker?
- Stanley Volker? - Evet.
Stanley O'Farrell, homicidios.
Stanley O'Farrell, cinayet masası.
Bueno, por ejemplo, ¿ por qué harías rico y exitoso a Stanley?
Tamam, mesela niye Stanley'i zengin ve başarılı yaptın?
¿ Detective Stanley O'Farrell?
Dedektif Stanley O'Farrell?
Y Kevin y Stanley,
Kevin, Stanley.
- Stanley, ¿ cómo lo combatimos?
Stanley, nasıl savaşırız?
Stanley acaba de beber de mi taza y parece que ni siquiera se ha dado cuenta de que no era su café caliente.
Stanley, kupamdan portakal suyu içti ve içtiği şeyin sıcak kahvesi olmadığını fark etmedi.
Adiós Stanley.
Görüşürüz, Stanley.
Cuanto tiempo, Stanley.
Hoşça kal, Stanley.
Stanley, Phyllis, Angela, Darryl, quizás Creed.
Stanley, Phyllis, Angela Darryl, belki Creed.
Soy la Dra. Stanley, jefa de patología.
Ben de patoloji şefi Dr. Stanley.
La reserva está a nombre de Jennifer Stanley.
Evet. Rezervasyon Stanley adınaydı. Jennifer Stanley.
Dra. Stanley, los coágulos podrían indicar embolia pulmonar.
Dr. Stanley, bu pıhtılar, pulmoner embolinin belirtisi olabilir.
- Llama al gerente. - ¿ Dra. Stanley?
- Müdürle konuşmak istiyorum.
- ¿ Qué sucede?
- Dr. Stanley.
La Dra. Stanley se niega a meterse en el cerebro de Mary sin dejarlo en un estabilizante durante dos semanas.
Dr. Stanley, Mary'nin beynini iki hafta sabitleştirici ilaç içinde bekletmeden kesmeyi reddediyor.
Quizás puedas desenrollar un poco más cada vez que- -
Stanley belki şey yaparken biraz daha az kullanırsan...
Como un compañero empleado de Dunder Mifflin me importas pero como tú estoy impotente ante los caprichos del nuevo dueño del edificio.
Stanley dost bir Dunder Mifflin çalışanı olarak duygularını paylaşıyorum fakat bina sahibinin istekleri karşısında benim de senin gibi elim kolum bağlı.
Stanley, ¿ A qué hora es esa cosa que tengo que hacer? - Yo...
Stanley, yapmam gereken şey ne zamandı?
No hables así, Stanley.
- Öyle konuşma, Stanley.
Darryl, Phyllis, Stanley, - Angela y Oscar.
Darryl, Phyllis, Stanley, Angela ve Oscar.
Entonces, Stanley, ¿ Cuán grande es el insecto en tu trasero hoy?
Stanley, bugün keyifler nasıl bakalım?
Bien, entonces solo hablaré con Stanley.
Tamam, ben de Stanley ile konuşurum.
- ¡ Stanley!
- Stanley!
La extraordinaria pregunta planteada en el libro de Von Daniken pronto inspiró al explorador Stanley Hall a intentar resolver el misterio el mismo.
Von Daniken'in kitabındaki Ürkünç sualler, bir süre sonra, İskoç kaşif Stanley Hall'i gizemi bulup çözmeye yönlendirdi.
En 1976, Stanley Hall montó una expedición de más de 100 personas para explorar Tayos.
1976 yılında, Stanley Hall bir keşif gezisi düzenledi. 100 kişiden fazla olan grup,
El mismo Stanley Hall murió en el 2008, antes de poder reiniciar su búsqueda de la llamada biblioteca metálica.
Stanley Hall'in kendiside 2008 yılında, metal kütüphane dediği araştırmasını tamamlayamadan öldü.
Por suerte, Eileen la hija de Stanley Hall, decidió continuar el trabajo de su padre.
Şansımıza, Stanley Hall'in kızı Eileen, babasının çalışmalarına devam etmeye karar verdi.
¿ Los artefactos de Stanley Hall muestran evidencia de que la cultura egipcia pudo cruzar el océano para influir en la cultura de Sur América?
Stanley Hall'in buluntuları Mısır kültürlerinin, okyanusu geçerek Güney Amerika kültürlerini etkilediklerinin bir göstergesi olabilir mi?
Stanley Love estaba viendo desde el Control de la Misión cuándo Pettit tropezó con el proceso de cómo se forman los planetas desde el polvo cósmico.
Stanley Love da Görev Kontrol Odası'ndan Pettit'i gezegenlerin kozmik toz bulutlarından nasıl oluştuğu konusunda cevaba yönlendiren deneysel hatayı yaparken izliyordu.
Muy bien, Stanley. Tu y tu familia están a salvo de nuevo...
Pekala Stanley sen ve ailen güvende tekrar.
En serio, Stanley. Para ser una sandía te metes en muchos más problemas de los que deberías.
Cidden, Stanley bir karpuz için olması gerekenden çok sorun çıkardın.
Stanley la sandía.
Karpuz Stanley.
Parece que podemos encontrar a su madre cerca de la casa de Stanley... Donde encontramos al pequeño.
Annesi Oynak'ı bulduğumuz Stanley'nin evinin oralarda galiba.
¡ Stanley!
Stanley!
Oh, veo que sabes alguna cosa de alfileres, Stanley.
Oh, görüyorum ki toplu iğneler hakkında bir şeyler biliyorsun, Stanley.
Tranquilo, Stanley, no estará aquí durante mucho tiempo.
Merak etme, Stanley, burada fazla kalmayacak.
Pero con Stanley...
'Ama Stanley ile...'
¡ Stanley, Stanley, espera!
Stanley, Stanley, bekle!
Pero ahora es tuyo, Stanley.
Ama şimdi senin, Stanley.
Le juro que Stanley y yo no hemos visto nada de ningún fantasma.
Ben ve Stanley'nin hayalete benzer hiçbirşey görmediğine yemin ederim.
Stanley Kubrick.
Tabii.
Oh.
Stanley Kubrick.
Esa es Vanessa Stanley.
Bu Vanessa Stanley.
Desafortunadamente, antes de poder guiar a Stanley Hall a la entrada a la cueva submarina, Petronio Jaramillo, murió.
Maalesef, Stanley Hall'e sualtı tüneli girişini göstermeden önce