Translate.vc / Espagnol → Turc / Thorpe
Thorpe traduction Turc
343 traduction parallèle
Muy decidida, Sr. Thorpe.
Hemde çok, bay Thorpe.
Adiós, Sr. Thorpe.
Hoşçakalın, Bay Thorpe.
Hola, Thorpe.
- Selam, Thorpe.
Thorpe, baje de mi barco.
Thorpe, gemimi hemen terk et.
- No es nada, Sr. Thorpe.
Bir şey yok, Bay Thorpe. Gerçekten...
Sr. Thorpe, lléveme con mi hermano, por favor.
Dinle o zaman. Bay Thorpe, lütfen beni kardeşimin yanına götürürmüsünüz?
Muchísimas gracias, Sr. Thorpe.
- Çok teşekkür ederim, Bay Thorpe.
Ya lo he decidido, Sr. Thorpe.
Ben kararımı verdi, Bay Thorpe.
Me cae mejor que el Sr. Thorpe.
Onu Bay Thorpe'dan daha çok sevdim.
Regresa al Peensie Bell y desaparece.
Thorpe, Reensie Bell'e bin ve gerisin geriye buradan uza.
Vaya, pero si es Bill Thorpe.
Bu Bill Thorpe değilse ne olayım?
¿ Qué te parece ese tal Thorpe?
Şu Thorpe denen herif hakkında ne düşünüyorsun?
Pero sigo sin comprender, Sr. Thorpe... por qué vino en lugar de regresar a su plantación.
Arazilerinizin yanına geri dönmek yerine bizimle birlikte yola devam ediyorsunuz hala büyük şaşkınlık içerisindeyim, Bay Thorpe.
- Será un placer, Sr. Thorpe.
- Büyük bir zevkle, Bay Thorpe.
Thorpe acaba de robarme a mi pareja y me dejó bailando solo. ¿ Sí?
- Thorpe partnerimi çaldı ve beni pistte kendi başıma bıraktı.
Oye, acabo de recordar dónde he visto a ese Thorpe antes.
- Öyle mi? Bir kaç dakika önce... - Thorpe'u nereden gördüğümü hatırladım?
Por favor, Sr. Thorpe, como ya le dije antes... no puede haber felicidad sin amor.
Aşk olmadan mutluluk olamayacağını size daha evvel de söylemiştim.
Estoy muy cansada, Sr. Thorpe.
- Gerçekten çok yorgunum, Bay Thorpe.
Escucha, Thorpe.
Dinle, Thorpe.
¡ Ven aquí!
Thorpe! Buraya gelin.
Thorpe, ¿ tienes un trago de whiskey?
Bir yudum içki yok mu?
¿ El Sr. Thorpe no tiene una plantación?
Ne yani? Bay Thorpe'un arazisi falan yok mu?
Thorpe y López regresaron de noche... y enviaron un carro por la mañana a buscar la carne.
Thorpe ve Lopez gece geri döndüler ve sabahın erken saatlerinde et için araba götürdüler.
No, pero será mejor que Thorpe y López se queden aquí.
Yok ama sen Thorpe ve Lopez'i burada tutsan çok iyi olur.
- ¿ Flack o Thorpe?
- Flack ve Thorpe mu?
¿ La vuelta, Sr. Thorpe? Pero yo...
Geriye dönmek mi, Bay Thorpe?
Cambié de opinión.
Bay Thorpe, fikrimi değiştirdim.
Ese Thorpe no es todo lo que dice ser.
Bu Thorpe denen adam iddia ettiği gibi biri değil.
Haz tu trabajo antes de irte del fuerte.
Thorpe, kaleden ayrılmadan önce yapman gereken işi bitir.
¿ Te acuerdas de cómo te dijo Coleman... que si López... o Thorpe le seguían al bosque, no regresarían más?
- Evet? Coleman sana eğer Lopez veya Thorpe çalılıkların arasında başı boş dolaşmaya giderlerse... -... muhtemelen geri dönemeyebilirler demişti, hatırladın mı?
Bueno, Thorpe le siguió... y no regresará nunca más.
Thorpe başı boş dolaşıyordu ve de artık geri gelmeyecek.
Ahora sí que no te irás a California con Thorpe.
Artık Thorpe ile beraber California'ya gidemeyeceksin.
Coleman mató al Sr. Thorpe en el bosque.
- Coleman, Bay Thorpe ile ormanda karşılaşmış ve onu vurmuş!
Ahí está el hombre que le disparó a Bill Thorpe.
Bill Thorpe'u köpek gibi vuran adam işte orada.
¿ Quién me acusa de matar a Thorpe?
- Evet, ipe çekelim! Kim beni Thorpe'u öldürmekle suçluyor?
- Coleman no pudo matar a Thorpe.
- Coleman Thorpe'u öldürmüş olamaz.
Los dos estaban enfrentados por esa muchacha.
Coleman ile Thorpe arasında Bayan Cameron yüzünden anlaşmazlık vardı.
Si no fue Coleman, ¿ quién le disparó a Thorpe?
Coleman yapmadıysa, o halde Thorpe'u kim vurdu?
¿ Qué tendría Zeke contra Thorpe?
- Zeke Thorpe gibi bir adama neden düşman olsun ki?
Estaba acampado muy cerca de ti... y oí tu conversación con Thorpe.
Size çok yakın bir yerde kamp kurmuştum ve Thorpe ile fısıldaştığınızı duydum.
Thorpe no significa nada para mí.
- Thorpe benim bir şeyim olmuyor.
Después de irte tú... el viejo Zeke me dijo la verdad sobre algunas cosas... Thorpe y Flack.
Sen gittikten sonra ihtiyar Zeke, Thorpe ve Flack hakkındaki....... tüm gerçeği bana anlattıl.
- Thorpe, Buford Thorpe.
- Thorpe, Buford Thorpe.
La culpa es de Doc Thorpe.
Bütün suç Doktor Thorpe'ta.
Quiero que conozcas al señor Thorpe, el nuevo gerente.
Yeni müdürümüz, Bay Thorpe ile görüşsene.
- Medianamente.
- Orta karar, Bay Thorpe.
Bueno, creo que seguiré buscando, señor Thorpe.
Sanırım, başka yerlere bakacağım, Bay Thorpe.
¿ Qué piensa usted, Thorpe?
Akdeniz'de başka yer mi yoksa?
Pasaría a gusto una quincena allí.
Ne diyorsun Thorpe? Burada konaklamak fena olmazdı.
- ¡ Repite eso!
Bir daha söyle, Bay Thorpe!
- Y dice que serás de Flack o Thorpe.
Ayrıca Flack ve Thorpe'unda seni istediğini söylüyor.