English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Tintín

Tintín traduction Turc

91 traduction parallèle
Aquí el profesor Tournesol, en el film de Tintín...
Tenten filminde profesör Tournesol...
- ¿ Has leído el último Tintín?
Sende, Tintin'in son sayısı var mı?
Toma, Proust para entretenerte y Tintín para instruirte.
Seni eğlendirmek için Proust ve yol göstermek için de Tintin.
Como el gordo y el flaco, Epi y Blas, Tintín y Milú, uña y carne, el yin y el yang, Popeye y Olivia, los garbanzos y el tocino.
Tıpkı Mutt ve Jeff gibi, Amos ve Andy gibi, Frick ve Frack gibi... gıcır ve gıcır gibi, Yin ve Yang gibi, Arm ve Hammer gibi, domuz ve fasulye...
Encantado, soy Tintín, reportero.
Merhaba, ben de Tenten, gazeteciyim.
Hemos hecho todo este viaje para detener a nuestro amigo, Tintín.
Ne yani! Bu kadar yolu uçarak arkadaşımız Tenten'i tutuklamak için mi geldik?
¿ Usted es Tintín?
Kımıldama!
Tintín se dirige al Cairo.
Tenten Kahire'ye doğru gidiyor.
Según tu informador, Tintín está vestido de beduino.
O adamın Tenten'in bir arap gibi giyindiğini söylediğinden emin misin?
Yo diría más, no era Tintín.
Doğruyu söylemek gerekirse, Koşuyorum!
Tintín, reportero, encantado.
Tenten. Tanıştığıma memnun oldum.
¡ Tenemos que eliminar a Tintín!
Gazeteci ölmeli!
¡ Hay que suprimir a Tintín!
Gazeteci ölmeli!
¡ Tintín!
Tenten, uyan!
Yo soy Tintín.
Tanıştığımıza memnun oldum.
Siéntese, por favor, Sr. Tintín.
Ben Tenten. Lütfen oturun Bay Tenten.
¡ Tintín, socorro!
Tenten!
Entonces también tiene que estar Tintín.
O zaman bahse girerim
- Pero, si soy yo, Tintín.
Dedektifler, - Benim, Tenten.
Por última vez, ¿ dónde está Tintín?
Son kez soruyorum, Tenten nerede?
¡ Tintín, amigo mío, estoy tan feliz por verte!
Tenten, adamım, seni gördüğüme çok sevindim!
¡ Tintín!
Tenten!
Asi es, señores, sin la ayuda del Sr. Tintín ni de sus amigos, no hubiera sido posible
Eğer Tenten olmasaydı bunların hiçbirini başaramazdık.
Gracias a usted, Sr. Tintín.
Teşekkürler, Tenten.
¿ Como es ser un héroe, Sr. Tintín?
Kahraman olmak nasıl bir duygu?
El único en angustiarse porque faltasen detalles... en el cuerpo de John y de Tintín.
John ve Tintin'in vücutlarında bulunmayan bazı detaylar için rahatsız olan tek kişiydim.
Cada vez más atraído por el placer, llegué a olvidar a Tintín... y que el Congo Belga se había convertido en Zaire... en 1960.
Zevke daha da çok daldıkça Tintin'i unuttum...,... 1960'da Zaire olan Belçika Kongo'sunu da unuttum.
¡ Ah, qué suerte tuviste, Milú! El niño Godin no era vecino de Tintín.
Ne kadar şanslısın, Milou, G * t Godin, Tintin'in komşusu değildi.
TINTÍN EN AMÉRICA
TINTIN AMERİKA'DA Çeviri : shield1963
¡ La llegada del joven reportero Tintín a Chicago! "
Dünyanın en ünlü gazetecisi, organize suçlar hakkında açıklama yapacak!
No me gusta que ese Tintín meta su nariz en nuestros asuntos.
Bu, hiç hoşuma gitmedi. Bu Tintin, sorun yaratabilir.
Tintín no se irá vivo de Chicago.
Tintin, hiçbir sorun yaratmayacak. Garanti ediyorum.
¡ Tenemos problemas con Tintín, dile al australiano que actúe!
Takside bir sorun var. Avustralyalı'yı ve özel bir araba gönderin!
¡ Es una pena Sr. Tintín, una pena!
Bunu duyduğuma üzüldüm, Bay Tintin.
"Un nuevo triunfo de Tintín".
TINTIN YİNE DARBE İNDİRDİ
Gracias, Tintín, hemos logrado una estupenda redada.
Teşekkürler, Tintin. Sayende çok büyük bir balık yakaladık.
¡ Tintín!
Tintin!
Espera un poco Tintín, nos vamos a reír.
Tamamdır. Sadece birkaç metre daha.
Esto no puede continuar, desde que llegó Tintín, los negocios andan mal.
Tintin, şehre geldiğinden beri, işler durma noktasına geldi.
El Sr. Tintín es un gran reportero, pero un poco extraño.
Bay Tintin, iyi bir gazeteci olabilir, ama çok garip istekleri var.
Son las 9, voy a telefonear para saber si Tintín acudió a la cita.
Saat 9. En iyisi, adamlara sorayım. Bakalım Tintin ortaya çıkmış mı.
Inspector, es Tintín, estoy en el número 121 de la 17 e Avenida.
Şef? Ben, Tintin. 2117 Lakeside Caddesi'ndeyim.
Tintín está muerto, se acabaron nuestros problemas.
Tintin, artk öldü ve sorunlarımız sona erdi.
Arriesgando su vida, El reportero Tintín, ha permitido la captura de los criminales.
Çete tamamen çökertildi.
Era un gran fan de Tintín.
Tam bir Tenten hayranıydım.
En un hospital, hablando con el Dr. Greene, que suena a tintín.
- Bir hastanede... ... kafası bezelye gibi olan Dr. Greene'le konuşuyorum.
¡ Vamos Tintín! ¡ Haga algo!
Uçağın burnunu kaldır!
Pero, ¿ dónde diablos estará Tintín?
Tenten hangi delikte acaba?
- ¡ Tintín!
Tenten!
- ¡ Tintín!
- Oh be, Tenten!
¿ Sr. Tintín?
Bay Tintin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]