English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Ups

Ups traduction Turc

548 traduction parallèle
Ups. ¡ Oh, vaya!
Tüh. Vay canına!
Ups!
Hay allah.
Trae aquí. Ups.
Ver şunu.
Perdón, Mitch.
- Ups.... - Afedersin, Mitch.
Ups, perdón.
pardon.
Ups.
İşte bu acıtmıştır.
Ups.
Oops.
Ups.
Aman! .
"Quiso decir" "cielos" ", ¿ Verdad? " "Sólo diga" "cielos" ", ¡ Y lárguese! "
"Ups" diyecektin, değil mi? "Ups" deyip çık odadan.
No... " " "¡ Cielos!" " " Cielos.
"A-ah" değil. "Ups".
¿ Cielos?
Ups?
700 cafés... 500 Cocas... y mil Seven-Ups.
700 tane normal kahve. 500 tane kola, 1000 tane 7Up.
No habría formado parte de los Siete y Más si no.
Seven-Ups'da istese de olamazdı.
- ¿ Qué son los "Siete y Más"?
- Durun. Seven-Ups nedir?
Los Siete y Más es una unidad de investigación altamente secreta... dentro del Departamento de Policía.
Seven-Ups, polis teşkilatı içerisinde... çok gizli bir araştırma birimidir.
¿ Los Siete y Más son secretos?
Seven-Ups'ın gizliliğinden mi bahsettiniz?
- ¿ Cómo que los "Siete y Más"?
- "Seven-Ups" neyi ifade ediyor?
- ¿ Qué son los Siete y Más?
- Seven-Ups nedir?
- Háblenos de los Siete y Más.
Seven-Ups'ı anlatın.
¡ Ups! Fallé...
" Ηay aksi, kaybettim.
Los negros dirían : "¡ Ups, baby!"
Ζenciler böyle kοnuşurlar : " Ηadi bebeğim.
¡ Ups, siete, hijo de puta, Dios!
Ηay anasιnι!
# We may have had our ups and downs #
* Oldu hepimizin inişli, çıkışlı zamanları *
Ups, contemos otra vez.
Tekrar say.
Oye, ¿ no sabes decir nada más viril que "ups"?
Hey! "Hop" tan başka söyleyecek daha sert bir şey bulamıyor musun?
Cuando alguien muere... hup.
Birisi öldüğü zaman, ups.
Un grupo de sus soldados fueron atacados por dos hombres que dicen son rebeldes Ups!
Askeri birliklerden birini isyancılar tuzağa düşürmüş.
¡ Ups!
Hay aksi!
- ¿ Ups?
- Uh-oh?
Creo que ésa es mía. Tiene un hotel.
Ups, sanırım ona bir otel borcum var.
Ups. Me pregunto si habran rumores locos volando por ahí ahora
Kasabanın diline düşeceğim.
¡ Oops!
Ups!
No, es una película... ¡ Ups!
- Hayır, film.
"Cuidado, ahí viene uno de esos" Buicks Scud "... cuidado, cuidado... ups, justo al océano. "
- " Bak, işte bir tane daha geliyor. Seyret, Seyret! Ops!
- Mal momento.
- Ups, kötü zamanlama.
Por el hombre de UPS. Lance.
UPS'teki Lance.
Voy a casa alzo a mi bebé y dentro de 6 meses ¡ caray!
Minik kızımı elime alıyorum. Derken bundan altı ay sonra haberlerde filan öğreniyorum : Ups!
Trabajen más, ups, escasean los empleos. ¡ Jódete!
Daha çok çalış. Ama iş de yok? Cehenneme git!
Buscamos a un varón, de 25 a 35, quizá vestido de uniforme.
25-35 yaşlarında muhtemelen Gaz şirketi, UPS ya da başka bir şirketin...
He sido repartidor de UPS, cocinero, payaso de rodeo.
Postacı, aşçı oldum, rodeolarda palyaçoluk yaptım.
Hice que FedEx, UPS, el correo, y todo courier comercial miraran en sus registros.
Elimizde onların bilgisayar kayıtlarında geçen FedEx U.P.S. posta servisinin ticari kuryeleri var.
Connie, vamos.
- Hey, Connie, hadi. - Charlie. Ups, hey Charlie.
Ups..!
Hadi bakalım.
UPS.
UPS.
- Ups.
Hop.
Ups
Bağlar değil.
¡ Ups!
Affedersiniz.
Steve.
İkinci sezonun ortalarında, New York'ta sokakta yürürken UPS'te çalışan biri bana "Merhaba Steve" dedi.
- Ups.
- Uh-oh.
Ups!
Ezdin onu.
- Ups, tiempo terminado!
Ops, zaman gitti!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]