Translate.vc / Espagnol → Turc / Uptown
Uptown traduction Turc
55 traduction parallèle
Aunque es un poco molesto, la policía lo encontró en la habitación 14 B del Hotel Uptown, donde fue asesinado Manny Arnold.
Biraz dolambaçIı da olsa. Polis şehir dışındaki otelin 14 B numaralı odasında bulmuş. Manny Arnold'un öldürüldüğü yer.
¿ Que vas a hacer? ¿ Refregárnoslo?
What, are you going uptown on us?
La gente ve tu firma en Queens, Uptown, Downtown... en todas partes
İnsanlar sizin taglerinizi Queens'te, Uptown'da, Downtown'da--tümünde görürler.
Creo que vamos a Uptown
Bakalım, sanıyorum biz... şehrin yukarısına gideceğiz.
De Uptown. tenemos al desafiador, el flyman de los platos,
Şehir dışından gelen, bize meydan okuyan, pikapların uçan adamı,
Grande. Vas a estar muerto, y lo tendré para arrastrar el sofá uptown para ella.
Harika, sen öleceksin ve ben o koltuğu dış mahalleye taşıyacağım.
Tú sabes lo que haces? De tomar este tren una parada el uptown... obtener offand le pida el modo de tomar allí.
En iyisi, bu trenle, diğer durağa gidin ve oradaki jetoncya sorun.
Tome el tren número dos para el uptown Jackson Avenue y la transferencia a los seis.
İki numaralı trenle Jackson Avenue'ye gidin ve altı numaralı trene binin.
de otra forma, el partido no se parará los dos equipos con mejor marca de sus respectivos grupos jugarán en la gran final en el Uptown Championship
Takımlar bir yarıda bir mola alabilirler. Aksi halde oyun asla durmayacak. Grup sıralamasına göre dereceye giren en iyi 2 takım bütün parayla Uptown Championship'de oynayacak.
- Soy un hombre libre, Willy. ¿ Cómo te va, bro? ¿ Uptown?
Ne var ne yok kanka?
Se supone que este uptown, despreciando todo esto.
Şehrin tepesinde olup bütün bunlara yukardan bakmalıydım.
Sin embargo, esta noche seremos Barry Jive y los Uptown Five.
Ama bu gecelik adımız Geveze Barry ve Beş Varoş.
Uptown Girl me ayudó en el instituto.
"Uptown Girls" lisede beni vurmuştu, uzun hikaye başka zamana kalsın.
Billy Joel, cantaba cosas como "Uptown Girl"
Billy Joel, onu Uptown Girl gibi şeylerle tanıdık.
En las afueras, en el centro, en Harlem, en Brooklyn.
Uptown, Downtown, Harlem, Brooklyn.
- ¿ Uptown Girl? ¿ Always a Woman?
- "Uptown Girl", "Always A Woman"...
- "The Uptown" - "The Uptown", claro.
- Şehir dışındaki. - Şehir dışındaki evet.
Y me enviaron Uptown Girls, que también estuvo increíble.
Ama onlar da beni Uptown Girls'e yolladılar. Bu film de süperdi.
¿ El norte es hacia allá? ¿ O hacia allí?
Uptown'a buradan mı yoksa oradan mı gidiliyor?
Kuniumi Maitake ( 30, raised uptown ) Mi nombre es Maitake
Kuniumi Maitake ( 30, şehir dışında yetişti ) Kuniumi Maitake ( 30, şehir dışında yetişti ) Adım, Maitake. Kuniumi Maitake ( 30, şehir dışında yetişti )
Otra, en la zona residencial.
Uptown'da. Bu seferki yaşıyor.
Paul Chambers, Chris Braxton, Walter Upton...
Paul Chambers, Chris Braxton, Walter Uptown.
Somos Uptown Girl.
Biz Uptown Girl.
Otra, en la zona residencial.
Başka bir tane. Uptown'da.
Uptown Girl.
Uptown Girl.
Billy Joel, Uptown Girl.
Billy Joel, Uptown Girl.
¡ Uptown Girl!
Uptown Girl!
You got me, Uptown, Downtown, East Bank y la Ribera Occidental todo aquí.
Şehrin yukarısında, aşağısında East Bank ve West Bank'ta her yerde seninleydim.
Bienvenidos al Uptown.
Upton'a hoş geldiniz.
Yo soy de Uptown, Sr. McAlary y Allan creció en Mid-City.
- Ben banliyödenim, Bay McAlary. Allan ise şehrin içinden.
¿ Cómo les fue en el Uptown?
Sizin işler nasıl gitti?
Bueno, yo estoy al medio de un desastre de Tracy. Pienso que puedo usar la camara de Angie para hacer que se comportase, pero a encontrado un vacío legal, y ahora, para terminar necesito $ 80,000 para comprar los derechos de Uptown Girl.
Adam gibi davranmasını sağlamak için Angie'nin kameralarını kullanabileceğimi sanmıştım, ancak bir açığını buldu,... ve şimdi de kapatmak için $ 80,000'a Uptown Girl'in yayın haklarını almalıyım.
Uptown, la séptima, la octava.
Kuzeyinde, Yedinci-Sekizinci Mahalle'de.
¿ El funeral incluye una banda de folk ruso, cien palomas, y Susan Boyle cantando "uptown girl"?
Cenaze hazırlıkları zaten Rus Halk gurubu dahil yüz tane güvercin var, ve Susan Boyle "Uptown Girl" şarkısını söyleyecek.
Eso es por que tu eres Uptown.
Çünkü sen yukarıdansın.
Uptown, Leykfrant, Beauvoir, Greta, Vestbank...
Uptown, Leykfrant, Beauvoir, Greta, Vestbank...
- Bienvenidos a Gleason's Uptown.
Bay Muhteşem'in yerine hoş geldiniz.
¿ No deberías estar en el Uptown?
Senin gitmen gerekmiyor mu?
¿ Vas a Uptown Manhattan?
Uptown'a mı gidiyorsun?
Beben en el bar Hollywood o en el Uptown, pequeños lugares escondidos de la ciudad, y discuten cosas que no entienden :
Ya Hollywood Bar'da ya da Uptown Barında içerler. Arka sokaklardaki karanlık yerler. Anlamadıkları konular hakkında tartışırlar.
¡ Cam! Es entrega exprés, ¿ bien?
Uptown Express, tamam mı?
¿ Por qué Uptown Girl?
Neden "Uptown Girl"?
Uptown Girl.
"Uptown Girl."
"Uptown Girl".
"Uptown girl"
Tuve una audición hoy, uptown
Bugün şehrin yukarısında ses sınavım vardı.
Traficante de una pandilla conocida como "Los Asesinos del Norte".
Uptown Assassins adıyla bilinen bir ekibin satıcısı.
Jim, la división de narcóticos ha estado inmersa en el tráfico de drogas al norte durante meses.
Jim, narkotik aylardır Uptown'daki uyuşturucu satıcılığının ensesinde.
Parece que este almacén fue usado como base de operaciones de los "Asesinos del Norte".
Bu depo Uptown Assassins tarafından kullanılıyormuş gibi görünüyor.
buenas tardes, señoras y señores bienvenidos al quinto torneo anual Uptown Shoot-out es un torneo todos contra todos cada partido se divide en 2 partes de 20 minutos corridos el descanso dura 5 minutos, con reanudación inmediata los equipos tienen un tiempo muerto en cada parte
İyi akşamlar, bayanlar ve baylar. Beşinci geleneksel Uptown Shoot-out yarışmasına hoş geldiniz. Bu herkesin karşılaştığı bir turnuva.
Vivíamos en Uptown.
Şehir dışındaydık.
Tony ha vuelto. ¿ Quién anda ahí Cos we're takin'it uptown! ¡ Hey! Vamos a salir.
Dışarı gel.