English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Wine

Wine traduction Turc

105 traduction parallèle
Geraldine Page por Sweet Bird of Youth... y Lee Remick por Days of Wine and Roses.
Yaralı Kadın filmiyle Geraldine Page. Şarap ve Gül Günleri filmiyle Lee Remick.
El vino es malo, y ellos quieren mi firma.
The wine is bad, and they want my signature.
"I'm going, I'm going, where the water tastes like wine."
"I'm going, I'm going, where the water tastes like wine."
"I'm going where the water tastes like wine."
"I'm going where the water tastes like wine."
Ese Night Train es un vino de mierda.
That Night Train's a mean wine.
- ¿ El vinatero?
- "Wine lodge"?
Espera que lleve el vino a mi padre.
Yaparım, babamın şarabını vereyim. I will do it, just to bring wine to my father.
La Srta. Wine se contactó con un ex novio de México.
Nerelerdeydin? Dışarda. Pekala, sence geçirdiğin değişim bitti mi?
Ahora tráeme un vino con soda y no seas mezquino con el vino.
Neyse şimdi sen bana bir tane Wine Spritzer getir... ve Vino koyarken cimri davranma.
Había una revista Wine Spectator en mi escritorio.
Masamın üzerinde Wine Spectator vardı.
Escupe el vino y toma la perla!
! SPiLL THE WiNE AND TAKE THAT PEARL!
¡ El "Auld Lang Wine"!
"Auld Lang Şarapları"
Wine Gourmet Magazine mostraba una foto de usted en San Francisco con Harlan Richter, el abogado de patentes.
Geçen ayın "Wine and Gourmet" dergisinde patent avukatı Harlan Richter'la yemek yerken fotoğrafınız vardı.
Me deprimiré cuando Venga Food and Wine.
Sanırım yiyecek ve şarap eleştirmenleri övgü yağdırmayı bırakana kadar bekleyeceğim.
Estoy llamando de la revista Vino sin envasar, una nueva publicación.
Yeni bir yayın olan Non-bottled Wine Beverage Monthly'dan arıyorum.
"Dulce como el vino, salada como el mar".
You're sweet as wine, salty as the sea.
– Cuando Ud. vio su carta, empezó a tararear la canción "Dos Salvajes"
- Kartınıza baktığınızda, "Yesterday's Wine" albümünden "Deuce's Wild" şarkısını mırıldanmaya başlıyorsunuz...
You want wine?
Şarap ister misin?
l got wine.
Şarabım var.
Leche, más dulce que el "vino miel"
Milk, she sweeter than honey wine
"Días de Vino y Rosas", "Desayuno con Diamantes".
Days Of Wine And Roses Breakfast At Tiffany's.
¿ Vino frío?
Wine coolers mı?
- Ya sé. ¿ "Wine-Red Heart"?
- Anladım. "Şarap Kırmızısı Yürek" mi?
Parecen el elenco de "The Last of the Summer Wine", ¿ no?
Küçük evin oyuncularına benziyorlar.
- No dije "raro". Yo debería tener amigos de mi propia edad, como ella dijo. Uds. sí parecen el elenco de "The Last of the Summer Wine".
- Kendi yaşımda arkadaşlarım olmalı. "Küçük Ev" in oyuncularına benziyorsunuz.
La revista "Food and Wine" dijo que...
Yemek ve Şarap Dergisi benim için...
El olfateo. Usted huele el vino.
Koklama.şarabı kokluyorsun You smell the wine.
Kenny me contó más tarde que él y su nuevo amigo pasaron un adorable fin de semana juntos en Wine Country.
Kenny'ni daha sonra söulediğine göre, o ve yeni arkadaşı şarap bağında harika bir hafta sonu geçirmiş.
He conseguido Cosmos, Appletinis y un par de refrescos de vino.
Sadece cosmo, elmalı martini biraz da wine coolers buldum. En iyileri bunlardı.
# Christmas time, mistletoe and wine... #
# Noel zamanı, ökse otu ve şarap... #
Devon recorre con un dedo perezoso el borde de su copa de vino tratando de no mirar la abultada entrepierna de Trent.
Devon runs a lazy finger around the rim of her wine glass trying not to glance at Trent's bulging crotch.
Ahora, pudo haber leído el boletín de vino de Robert Parker,
Robert Parker'ın Wine Newsletter'daki yazısı nasıl?
Asegúrate que me den la mesa en el Wine Room.
Şarap odasında bir masa olmasına dikkat et.
# Smoked my stuff and drank all my wine
# Smoked my stuff and drank all my wine
# Dinner and wine Saturday girls
# Yemek ve şarap! Cumartesinin kızları.
Cuando tocan Red Red Wine, debes ser la llamada número 103,7.
Red Red Wine şarkısını çaldıklarında 103,7'nci arayan olmak gerek.
En la degustación de vinos de 1976 en París Stag's Leap Wine Cellars de Napa ganó la competición de vinos tintos.
1976 Paris tadımı'nda, kırmızılar kategorisinde kazanan Napa Valley'den Stag Leap Kavları oldu.
No creo que tengan clubs de striptease en la zona vinícola.
Wine Country'de striptiz kulübü oldugunu hiç sanmiyorum.
Le dije que estábamos a dos horas del país de los vinos y se lo creyó.
iki saat içinde Wine Country'de olacagimizi söyledim ve o da bunu yuttu.
Soy Ruth Spungen, editora de la revista Comida y Vino.
Ben Ruth Spungen, Food Wine dergisinde editörüm.
- April Wine.
- April Wine.
- ¿ April Wine?
- April Wine mı?
Oye, April Wine no está mal.
April Wine bayağı iyiymiş.
# A glass of wine in her hand # ¶ Una copa de vino en su mano ¶
* Bir bardak şarap elinde *
Si esto tiene éxito, estaremos en "Wine Spectator"
Eğer bu başarılı olursa, şarap sektöründe yükseleceğiz,
Jennifer Knox del "Wine Spectator" Quiere hacer un artículo sobre nuestro "Reserva Costera"....
"Şarap Gözlemcisi" dergisinden Jennifer Knox şarabımızla ilgili inceleme yazısı hazırlamak istiyor...
De "Food Wine"... Sí.
"YemekŞarap" dan
- - Un refresco, muchachos? -
- Wine cooler içer misiniz?
¿ Por qué no puedo irme a casa? Todos los demás se van. Srta. Wine, lamento que esto tarde tanto,
Bunu bir daha yaparsan, Derini yüzerim!
Srta. Wine.
13145 julio caddesi.
Sí. WINE
Herif inanılmaz. Telefon tarifemi değiştirmem gerekecek. Kendi derdinden söz edip sızlananlar için limitsiz tarife var mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]