Translate.vc / Espagnol → Turc / Winn
Winn traduction Turc
351 traduction parallèle
No digo que Grady sea París, Francia, pero tenemos dos gasolineras un Winn-Dixie, tele por cable. ? Le gusta el tenis?
Gardy'nin Paris olduğunu iddia etmiyorum ama iki benzinlik bir Winn-Dixie ve kablolu yayın var.
La última vez que vi a Winn él tocó esa canción.
Winn'i en son gördüğümde... o şarkıyı söylemişti.
Winn era como un hermano para mí. ¿ Te acuerdas?
Winn benim kardeşim gibiydi. Hatırlıyor musun?
Lo tomé por el hombro. Dije : "Winn..."
Onu omzundan tuttum.Ve şöyle dedim :
Vedek Winn ha hablado de ello con civiles bajoranos.
Vedek Winn bu konuyla ilgili bazı Bajorlu sivillerle toplantı yapıyordu.
De haber sabido de su visita, Vedek Winn, habría ido a recibirla.
Geldiğinizi bildirseydiniz, Vedek Winn, sizi daha erken karşılardım.
Si empiezas a pensar así, estarás actuando como Vedek Winn.
Eğer bu şekilde düşünmeye başlarsan tıpkı Vedek Winn gibi davranmış olursun.
Me dicen que mi amiga Vedek Winn llevó su bendición a la estación.
Anlıyorum ki, arkadaşım Vedek Winn, istasyonunuza rahmet getirdi.
Su ideología difiere de la de Vedek Winn.
İdeolojiniz Vedek Winn'inkinden farklı.
Otros le temen sencillamente porque Vedek Winn se lo ha ordenado.
Bazıları da Vedek Winn öyle söylediği için sizden korkuyor.
El análisis demuestra que murió la noche antes de llegar Vedek Winn.
Analizler, Vedek Winn'in geldiği günün önceki gecesinde öldürüldüğünü kanıtlıyor.
Son de una orden religiosa ortodoxa. Vienen a apoyar a Vedek Winn.
Bajorlu çocukların okula gönderilmemesi konusunda Vedek Winn'i desteklemeye gelen geleneksel dini mezhebe bağlı kişiler.
Afirma que todo lo hace en nombre de los profetas, Vedek Winn.
Kahinlerin destekçin olduğunu iddia ettin, Vedek Winn.
Nunca podremos demostrar que Winn estaba implicada.
Winn'in bu işe karıştığını asla kanıtlayamayacağız.
Envidiaba a Vedek Winn por ser una verdadera creyente.
Vedek Winn'i kıskanmıştım. Çünkü o gerçek bir inanandı.
Oí lo que le dijo a Vedek Winn en la escuela.
Okulda Vedek Winn'e söylediklerini duydum.
- Vedek Winn.
- Vedek Winn.
- Yo, vedek Winn.
- Ben getirdim, Vedek Winn.
¿ Qué va a suceder, Winn?
Ne olacak, Winn?
Nadie más que tú merece ser el próximo Kai.
Hiç kimse sonraki Kai olmayı senden daha fazla haketmiyor, Winn.
No esperaba que la kai Winn me eligiera como asesor.
Kai Winn'in beni baş danışmanlarından biri yapmasını hiç beklemiyordum.
Sé que Winn no es de tu agrado pero ese cargo la ha cambiado.
Winn'i sevmediğini biliyorum, fakat sorumlulukları onu değiştirdi.
¿ Qué la trajo a la estación, vedek Winn?
Sizi istasyona ne getirdi, Vedek Winn?
Vedek Winn.
Vedek Winn.
- Vedek Winn le otorgó el asilo.
- Vedek Winn onu tapınağa kabul etti.
¿ Ha abandonado la nave de Winn la estación?
Dax, Winn'in gemisi ayrıldı mı?
Kubus solicitó una reunión en privado con vedek Winn.
Kubus Vedek Winn ile özel bir görüşme istedi.
Winn me pidió entonces si podia usar mi ordenador.
On dakika sonra Winn bilgisayarımı kullanmak istedi.
¿ Por qué estaria Winn interesada en otro colaboracionista bajorano?
Neden Winn diğer bir Bajoran işbirlikçi ile ilgilensin ki?
Mire a ver si Winn obtuvo información sobre la masacre del valle de Kendra.
Winn, Kendra Vadisi katliamı hakkında bilgilere girmiş mi bir bak.
Es vedek Winn la que necesita que la convenzas.
İnanması gereken Vedek Winn.
Pobre Winn.
Zavallı Winn.
No tuve nada que ver con la masacre y Winn nunca podrá demostrar lo contrario.
Katliamla hiçbir ilgim yok ve Winn asla aksini ispat edemez.
- Nada que satisfaria a Winn.
- Winn'i tatmin edecek bir şey yok.
Voy a demostrarle a Winn que eres inocente.
Öyle ya da böyle masum olduğunu Winn'e kanıtlayacağım.
Winn espera mi respuesta.
Winn, beni bekliyor.
Y Winn estaba en lo cierto desde el principio.
Winn, başından beri haklıymış.
Recibió una transmisión de la vedek Winn.
Alt uzay kanalından Vedek Winn sana bir ileti gönderdi.
Kai Winn.
Kai Winn.
Han elegido a Winn.
Halk Winn'i seçti.
Asi que... en vez de ser tú el guia, lo es Winn.
Yani... Senin yerine Winn'in önderlik etmesine katlanacağız.
No habrás usado la mejor porcelana, ¿ o sí Winn?
En güzel çin kupasını sen kullanmadın mı?
- ¿ Kai Winn?
- Kai Winn.
Vedek Bareil ha sugerido que acuda como observador imparcial y la kai Winn ha accedido.
Vedek Bareil gözlemci olarak görüşmelere katılmamı önerdi,... Kai Winn de kabul etti.
Kai Winn ha anunciado que Turrel ha firmado el tratado.
Kai Winn Legate Turrel'in barış anlaşmasını imzaladığını ilan etti.
Kai Winn, permítame presentarle un "Kai Winn".
Kai Winn, izin verin size Kai Winn'i takdim edeyim.
Kai Winn y yo lo hemos discutido.
Kai Winn ve ben bu konuyu zaten tartıştık.
Tenía el presentimiento de que Winn lo vería así.
Winn'in de tek yol olarak bunu göreceğini hissediyordum.
Entiendo por qué Kai Opaka creyó que era el Emisario y por qué le teme Winn.
Şimdi Kai Opaka'nın neden senin Elçi olduğuna inandığını ve Winn'in senden korktuğunu görebiliyorum.
Señor, Kai Winn viene hacia la estación.
Dinliyorum. Efendim, Kai Winn'in istasyona gelmekte olduğunu öğrendim.
- Kai Winn.
Kai Winn.