Translate.vc / Espagnol → Turc / Zaza
Zaza traduction Turc
42 traduction parallèle
De joven fuí a ver "Zaza", con Leslie Carter.
Ben daha çok küçükken Zaza'da Bayan Leslie Carter'ı görmeye gitmiştim.
También robasteis en el piso de Zaza, ¿ verdad, Charley?
Zaza adlı hanımın dairesini de sen soydun, değil mi Charley?
Soy yo, Zaza, el doctor.
- Benim Doktor Zaza.
¡ No! Descúbrete, Zaza.
Hadi, bir göreyim.
Pagan mucho por verte, por aplaudirte para aplaudir a la gran Zaza Nápoli.
Meşhur Zaza Napoli'yi alkışlamak için buraya gelmişler.
¡ Jacob, el abanico de Zaza! ¡ Mi abanico!
Jacob, Zaza'nın yelpazesini aşağı götür.
¿ Zaza en escena?
Sahnede mi?
"Si uno elige uno realmente grande, eso es algo. ¿ Correcto, Zasa Zasa?"
Kocaman bir tane seçebilirsem güzel bir şey, doğru değil mi, Zaza? "
Para Zaza, que se verá a sí mismo.
Kendisini izleyecek olan Zaza'ya...
Tú debes ver a la chica antes que Zaza.
Zaza'dan önce kızı görmelisin.
Un famoso rabino eqipcio hizo esto especialmente para Zaza.
Özellikle Zaza için mısırlı ünlü bir haham yaptı.
Este es Zaza.
Bu Zaza.
Benny, ven y saluda a Zaza.
Benny, gelde Zaza'ya merhaba de.
Zaza,
Zaza...
Este es... Zaza.
Bu da, Zaza...
Yasha, el padre de Zaza.
Yasha... Zaza'nın babası.
Si Zaza está de acuerdo, la tomaré.
Eğer Zaza kabul ederse, kendime alabilirim.
Mi Zaza lo tiene todo!
Benim Zazam her şeye sahip!
Por cambiar el destino de Zaza!
Zaza'nın kaderi değişmeli.
- Zaza!
- Zaza!
Olvidé nuestras llaves en el auto de Zaza.
Anahtaları Zaza'nın arabasında unutum.
Zaza nos dejó clavados y sólo Dios sabe donde está.
Zaza bizi bıraktı Kendinin nerde olduğunu Tanrı bilir.
Pobre Zaza!
Zavallı Zaza!
Es la única manera de liberar a Zaza de sus garras.
Pençelerinden Zaza'yı kurtarmanın tek yolu.
Zaza no está en el mismo bote en el que nosotros estuvimos.
Zaza bizimle aynı dümen suyunda değil.
La voy a golpear hasta que me ruegue llevarme a Zaza.
Acından yalvarıncaya kadar döverim. Zaza'yı kurtarırız.
Donde está Zaza?
Zaza nerde?
Zaza nos vió, pero él subió de todas maneras.
Zaza bizi gördü ama yoluna devam etti.
Este es el horno que le dimos a Zaza!
Zaza'ya verdiğimiz fırın!
Era nuestro y Zaza lo tomó.
Bizimdi ama Zaza'ya vermiştik.
La abuela de Zaza...
Zaza'nın büyükannesi...
Zaza tiene 31.
Zaza 31.
Zaza es mi hijo mayor.
Zaza benim en büyük çocuğum.
Quiero que Zaza se case con la mujer apropiada.
Zaza'yı doğru kadınla evlendirmek istiyorum.
Ella terminará acostándose con uno como ése en lugar de Zaza.
Zaza ile olan ilişkisine son verecek.
Todas las pijas del mundo, pero no la de Zaza!
Zaza'nın ki hariç... dünyanın tüm penisleri senin!
Como está Zaza?
Zaza nasıl?
Ves a Zaza?
Zaza'yı görüyor musun?
Zaza y yo rompimos.
Zaza ve ben ayrıldık.
Que Zaza le ruega volver con él.
Zaza'nın afedilmek için yalvardığını.
Mamá Klosterman, abuelita, yaya, bueli, yayita, mimsie, mimi, nana, gaga, goo-goo, zaza, lala, tata, jaja, fafa, biba, popo, nono, caca, shasha, nee-nee-nee...
Anne Klosterman, Anneanne, Nine, Ninoş, Ninecik, Nino, Nini Nana, Gaga, Goo-goo, Zaza Lala, Tata, Jaja, Fafa Biba, Popo, Nono, Caca, Shasha, Nee-Nee-Nee...
Este es Fritz.
Merhaba, Zaza.