Translate.vc / Espagnol → Turc / Zedd
Zedd traduction Turc
365 traduction parallèle
espada enemiga de todo aquel que sea bueno y decente.
Ben Lord Zedd, iyi ve dürüst olan her şeyin düşmanıyım.
Nadie pasa sobre Lord Zedd y sobrevive.
Hiç kimse Lord Zedd'e kazık atamaz!
- A la colina Blackthorn, encuentra a Zedd.
- Blackthorn Tepesine git, Zedd'i bul.
- Zedd te explicará todo.
- Zedd her şeyi açıklayacaktır.
- Te llevaré con Zedd.
- Seni Zedd'e götüreyim.
No puedes volver donde Zedd.
Zedd'in evine dönemezsin.
Zedd me dijo... dijo que no eras mi padre.
Zedd bana senin, babam olmadığını söyledi.
Esa es la magia que usaste para encontrar a Zedd.
Zedd'i bulmak için bununla büyü yapmıştın.
Ella me llevó a través de la frontera hasta Zedd.
Sınırdan geçmemde ve Zedd'i bulmamda yardım etti.
Sí, no podemos ir arrastrando a Zedd con nosotros.
Tabii Zedd'i asla arkamızda bırakıp gidemeyiz.
Quédate con Zedd.
Zedd'le beraber kal.
Ve con él, yo os seguiré con Zedd.
Sen onunla git. Zedd ile sizi takip ederiz.
- Zedd.
- Zedd!
Ella me ayudó a atravesar el Límite y me llevó hacia Zedd.
Sınırdan geçmemde ve Zedd'i bulmamda yardım etti.
Bueno, no lo alcanzaremos arrastrando a Zedd.
Tabii Zedd'i asla arkamızda bırakıp gidemeyiz.
Yo los seguiré con Zedd. - Está bien.
Zedd ile sizi takip ederiz.
¿ Zedd?
Zedd!
Nos habría ayudado a encontrar a Zedd.
Zedd'i bulmamıza yardım edebilirdi.
Puedes usarlo para encontrar a Zedd.
Zedd'i bulmak için onu kullanabilirsin.
- Esto se pone peor.
- Olay gittikçe kötüleşiyor ve Zedd'i bulmalıyız.
Y necesitamos encontrar a Zedd. Quien sabe lo que le esté pasando.
Başına kim bilir neler geldi?
Puedo encontrar a Zedd, pero tenemos que irnos ya.
Zedd'i bulabilirim ama, hemen gitmemiz gerekiyor.
Tenemos que encontrar a Zedd.
Zedd'i bulmalıyız.
¿ Qué diría Zedd si estuviera aquí?
Eğer burada olsaydı Zedd ne derdi?
¿ Qué recuerdas de la visión que tuviste de Zedd?
Gördüklerinden neler hatırlıyorsun?
¿ Zedd.
Zedd.
No me lo recuerdes, Zedd.
Sakın hatırlatma, Zedd.
Apúrate, Zedd.
Acele et, Zedd!
Zedd, sal de ahí.
- Zedd, onu buradan uzaklaştır!
Me sorprende que Zedd no me dijera lo cerca que estamos.
Zedd'in bu kadar yakın olduğumuzu bana söylemeyişine şaşırdım.
Uh, le dije a Zedd que me quedaría contigo.
Zedd sizinle kalmamı söyledi.
Me alegro que hayas vuelto, Zedd.
Dönmene sevindim, Zedd.
Zedd, quiero que conozcas a Allard.
Zedd, sana Allard'ı tanıştırmak istiyorum.
Zedd, tienes el deber de contarle a la confesora la verdad.
Zedd, bir Confessor'e doğruyu söylemekle yükümlüsün.
Zedd, a menos que seas completamente sincero, a menos que confieses lo que sea que estes ocultando no puedo absolverte de tu responsabilidad con Allard.
Zedd, tamamen dürüst olmadığın sürece, sakladığın neyse itiraf etmediğin sürece seni, Allard'ın sorumluluğundan kurtaramam.
Zedd no es el padre de Allard.
Zedd, Allard'ın babası değil.
Lo siento, Zedd.
Üzgünüm Zedd.
No, Zedd, por suspuesto que no.
Hayır, Zedd. Tabii ki sorgulamıyorum.
Eres un astuto diablo, Zedd.
Sen düzenbaz, yaşlı bir şeytansın, Zedd.
Zeed, dices que Richard acaba de irse de caza.
Zedd, Richard'ın sadece ava gittiğini söylemiştin.
Zedd.
Zedd!
Yo estaba allí cuando Zedd te cogió de los brazos de tu madre.
Zedd, seni annenin kollarından alırken oradaydım.
Zedd, ¿ por qué no le dices nada?
Zedd, neden ona anlatmıyorsun?
Tenemos que alcanzar a Zedd.
Zedd'i yakalamalıyız.
El rastro que nos dejó Zedd, no sé cuanto durará.
Zedd'in bizim için bıraktığı izlerin ne kadar dayanacağını bilmiyoruz.
Debemos alcanzar a Zedd.
Zedd'i yakalamalıyız.
Zedd va en la misma dirección que Renn.
Zedd, Renn'le aynı yoldan gitmiş.
Gryff, ella es Kahlan, su amigo Zedd y Richard, el primer Buscador verdadero en mil años.
Gryff bu Kahlan, bunlar da onun arkadaşları Zedd ve Richard. Son bin yıl içerisindeki ilk Gerçek Arayıcı.
Zedd, dime que no confías en esta mujer.
- Bu kadına güvenmediğini söyle!
Si caminamos toda la noche, podríamos estar allí en la mañana.
Tüm gece yürürsek, sabaha orada olabiliriz sonra da geri dönüp Zedd'i izleriz.
Entonces volvamos y sigamos a Zedd, quien sea que lo haya tomado, sabe como cubrir sus huellas.
Onu kaçıranlar izlerini saklamayı biliyorlar.