Translate.vc / Espagnol → Turc / Zod
Zod traduction Turc
349 traduction parallèle
Por último, contra el general Zod.
Son olarak da General Zod.
General Zod, sólo sentías desprecio por nuestra sociedad.
General Zod, siz toplumumuzu daima küçük gördünüz.
-... es el líder, el general Zod.
-... General Zod adında biri.
El general Zod no recibe órdenes.
General Zod emir almaz. Emirleri o verir.
Soy el general Zod.
Ben General Zod.
Vuestras tierras y posesiones, vuestras propias vidas... me las entregaréis a mí, al general Zod, como tributo.
Topraklarınızı, mallarınızı ve yaşamlarınızı... bana, General Zod " a seve seve vereceksiniz!
Levántate ante Zod.
Zod " un önünde ayağa kalk.
Ahora, arrodíllate ante Zod.
Şimdi Zod " un önünde diz çök.
Zod.
Zod.
En nombre de mi país y de los demás líderes del mundo... a los que he consultado hoy... abdico aquí y ahora... todo control y autoridad sobre este planeta... en el general Zod.
Ülkem ve bugün konuştuğum tüm dünya liderleri adına... bu gezegen üzerindeki... tüm yetkilerimi... ve gezegenimizin kontrolünü... General Zod'a bırakıyorum.
¡ Ven y arrodíllate ante Zod!
Gel ve Zod'un önünde diz çök!
¡ Arrodíllate ante Zod!
Zod " un önünde diz çök!
Toma mi mano... y jura lealtad eterna a Zod.
Elimi tut... ve Zod " a sonsuz sadakat yemini et.
¡ Arrodíllate ante Zod!
Zod'un önünde diz çök!
Te has confundido, Van. La fiesta del pequeño Zod es la semana que -
Yine karıştırdın Van, küçük Zod'un partisi gelecek hafta.
Los discipulos de Zod.
Zod'un müritleri.
Tal vez si no hubiera sido capturado, Zod habría podido parar a tu padre de destruir el planeta.
Eğer yakalanmasaydı, Zod babanın gezegenin içini boşaltmasına engel olabilirdi.
fue creado para vencer a tu padre, pero Zod fue un hombre de paz, el sólo lo usaría como última opción.
Babanı yok etmek için yaratılmıştı, Ama Zod barış adamıydı. Sadece son çare olarak kullanırdı.
eres libre, General Zod!
Özgürsünüz General Zod!
Zod?
Zod mu?
estabas hablando de Zod!
Gerçekte Zod hakkında konuşuyordun!
General Zod.
General Zod.
quería que lo ayudase a liberar un kryptoniano rebelde llamado Zod.
Zod isimli asi bir Kriptonluyu serbest bırakmaya yardım etmemi istiyordu.
La última vez que alguien me pidió que lo llevase a la Fortaleza fue un truco para liberar al General Zod.
En son kaleye gitmem gerektiği söylendiğinde, bu General Zod'un serbest kalması için bir hileydi.
"Zod está por venir".
"Zod geliyor"
Ahora, su abductor dejó una tarjeta en el campo y por la descripción de Lana, parece ser el símbolo de Zod.
Kaçıran kişi arkasında mesaj bırakmış, ve Lana'nın tarifine göre Zod'un sembolü gibi görünüyor.
Los dibujos de Lionel advertían sobre la llegada de Zod.
Lionel'ın çizimleri Zod'un geleceği konusunda uyarıyordu.
Quiero decir que creía que Zod estaba atrapado en ese prisma fantasma de otra dimensión.
Demek istediğim, Zod'un başka boyutta, hayali prizma gibi bir şeyin içinde hapsolduğunu zannediyordum.
Fine sabe que no liberaré a Zod por mi propia voluntad.
Fine, benim Zod'u kendi isteğimle serbest bırakmayacağımı biliyor.
Fine ha regresado a liberar a Zod.
Fine, Zod'u serbest bırakmak için döndü. Ne yapmam gerekiyor.
Es la construcción de un cerebro interactivo. Una tecnología avanzada, que no se detendrá ante nada hasta que su maestro, Zod, haya sido liberado.
Efendisi Zod'un serbest bırakılması dışında hiçbir şeyin... onu durduramayacağı, beyinle etkileşimli ileri teknoloji ürünü bir yapı.
Zod fue encarcelado en la Zona Fantasma por crímenes que llevaron a la destrucción de nuestro planeta.
Zod, gezegenimizin yok edilmesine önderlik etme suçundan hayali bir alanda tutsaktı.
Zod te mató.
Zod seni öldürdü.
El cuerpo físico de Zod fue destruido para prevenir que escapara de la Zona Fantasma.
Zod'un fiziksel bedeni, hayali alandan kaçmaya çalışırken yok edildi.
Quiero decir, ¿ por qué este tipo Zod no viene del todo compuesto?
Neden bu Zod bütün olarak gelmiyor?
Todo lo que Jor-El me dijo fue que el espíritu de Zod poseerá a un humano.
Jor-el'in bana söylediği Zod'un ruhunun bir insanı ele geçireceğiydi.
¿ Y este es el mismo Zod cuyos pasatiempos incluyen la destrucción masiva y la dominación del mundo?
Bahsettiğimiz, hobilerinin arasında büyük yıkım ve dünya egemenliği olan Zod mu?
Zod poseerá forma humana y destruirá la Tierra tal como lo hizo con Kryptón.
Zod insan şekline sahip olacak, Kripton'u yok ettiği gibi Dünya'yı da yok edecek.
Lex es el recipiente de Zod.
Zod'un bedeni Lex.
Si Zod es tan malvado como crees que es es fácil de entender por qué eligió a Lex para habitar como su recipiente.
Eğer Zod inandığın kadar kötü biriyse, kendisine beden olarak Lex'i seçmesi gayet anlaşılır bir şey.
Estoy seguro de que Zod apreciará su fidelidad.
Eminim Zod onun bu sadakatinden hoşlanacaktır..
Si hubieses liberado a Zod la primera vez, se los habría dejado en paz.
Eğer en başta Zod'u serbest bıraksaydın, onlar ayrılmış olacaktı.
Nada puede hacer que libere a un monstruo como Zod.
Hiçbir şey Zod gibi bir canavarı serbest bırakmamı sağlayamaz.
Me rehusé liberar a Zod.
Zod'u serbest bırakmayı reddettim.
Y no puedo liberar a Zod.
Ve Zod'u da serbest bırakamam.
Es decir, ¿ y si la única forma de detener a Zod y detener a Fine y detener todo esto es solamente destruyendo al recipiente?
Peki ya Zod'u, Fine'ı ve bütün bu olanları durdurmanın tek yolu bedeni yok etmek ise?
Has abierto el portal para Zod.
Zod için girişi açtın.
Finalmente, juzguen al General Zod el principal arquitecto de esta revolución frustrada y el autor de este insidioso complot destinado a establecer entre nosotros un orden nuevo con él como dictador absoluto.
Son olarak da General Zod. Kripton gezegeninin savunmasını emanet ettiği adam. Bu kasıtlı darbenin mimarı ve kendisini tek hakim ilan ederek gezegenimizde yeni bir düzen kurmak için sinsice planlar yapan hain.
El general Zod.
General Zod.
El general Zod no recibe órdenes.
General Zod emir almaz.
Soy el general Zod, su gobernador.
Ben General Zod'um, lideriniz!