English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / 500

500 traduction Turc

9,905 traduction parallèle
L'analyse du tableau est arrivée... il a 500 ans.
Tablonun analizi elime ulaştı. 500 yıllıkmış.
Vous devriez savoir que nous avons trouvé les 500 autres dollars de billets marqués dans la poubelle de stockage de Diego.
İşaretli paraların 500 dolarlık diğer yarısını Diego'nun dolabında bulduk. - Yani?
Uh, il a parcouru à peu près 500 km dans les 8 dernières heures.
Dün gece 8 saatte 450 km. yol gitti.
Si on ne le répare pas bientôt, alors tout deviendra brillant dans un rayon de 500 kilomètres.
Tamir etmezsek 300 mil çaplı bölgedeki her şey parlamaya başlar.
On doit aller quelque part, quelque part qui se trouve à plus de 500 km d'ici.
Gitmemiz gereken yerler var. Buraya en az 300 mil uzaklıkta yerler.
Il y a un quartier résidentiel à 500 m en coupant au sud-est par les bois.
Eğer ormandan güneydoğuya doğru giderse burada bir yerleşim bölgesi var.
Je dois présenter un article devant 500 universitaires amers.
Yarın 500 sinirli akademisyene bir sunum yapmalıyım.
M. le juge, c'était à 400 mètres hors de l'Illinois.
Sayın Yargıç, Illinois'in yalnızca 400-500 m uzağında bir yer.
2 500 $ plus... un pourboire.
2,500 $ artı bahşiş.
Je vous en donne 500 $.
500 dolar veririm.
Donc, il y a trois jours, Toby appuie sur le mauvais bouton sur un ordinateur- - une erreur qui vous coûte, quoi, 500 000 $?
Üç gün önce Toby bilgisayarda yanlış tuşa bastı ve bu hata size 500 bin dolara mı mal oldu?
Il y a 500 000 ici Toby
Burada 500 bin dolar var, Toby.
500 000 c'est juste le coût de faire du commerce
500 binlik rüşvet bu işin operasyon maliyeti.
Il y a 500000 dollars ici toby J'ai besoin de cet argent dans la poche de Kevin Rovito le plus tôt possible.
Burada 500 bin dolar var, Toby. Bu paranın hemen Kevin Rovito'nun cebine girmesi gerek.
Combien Voight avait dans ce coffre fort... 500 000?
Sence Voight'ın o kasada ne kadar parası vardı... yarım milyon?
Je dirais 500 000, facile.
En az yarım milyon.
Une photo d'elle en mini short à Runyon me fait 500 balles.
Onun bir fotoğrafı Runyon'da 500 dolara geliyor.
Il a une liste de 500 clients fortunés.
Müşterileri en zengin 500 kişi listesinde.
Pas un bagage... mais il était censé avoir 18 500 000 $.
Oysa ki, 18 buçuk milyon doları vardı.
Je garde 10 %. 1 500 $ par semaine.
Bir haftada 1500 dolarım oldu. "Bay Black, paranız bende.Buluşabilir miyiz?"
Maintenant, les drones au marché noir coûtent moins de 500 $.
Karaborsada hava araçları 50 binin altına düştüler.
Ton travail est d'expliquer à tes parents pourquoi tu pensais qu'échapper à ta garde rapprochée pour te soûler à une fête à 800 km de ton école était une bonne idée.
senin işin gizli servisi atlatarak okulundan 500 mil uzaklıktaki bir partide körkütük sarhoş olmanın iyi bir fikir olduğunu düşünmeni sağlayan şeyi anne ve babana açıklamak.
À 800 km de l'école sans ta garde rapprochée?
Gizli servisten habersiz okulundan 500 mil uzakta mı? !
Nous allons avoir besoin de 500 000 $ de plus.
Iıı, 500,000 $'a daha ihtiyacımız var.
Je peux vous donner 500 $ pour tout ça.
Hepsi için size 500 dolar verebilirim size.
En tant que partenaire, ça nous fait 500.000 $ chacun.
Başka yatırımcılar bulursak, adam başı 500.000 dolar eder.
comme des contrats de défense facturés 500 dollars au bas mot.
Savunma ihalesini alan şirketin bir çekice 500 dolarlık fatura yazması gibi mi?
L'explosion a rasé 1000 immeubles et tué plus de 500 personnes.
Patlama bin binayı ve 500 kişiyi öldürdü.
Donc, quand j'avais 16 ans, j'ai hacké une banque et j'ai volé 2500 dollars et je me suis enfui.
Ben de 16 yaşındayken bir bankayı hackledim ve 2.500 dolar çaldım sonra da kaçtım.
L'équipe de décathlon de Naomi va faire la finale à Washington, et je dois récolter 1 500 $ pour son voyage.
Naomi'nin Akademik Dekatlon Ekibi, merkezdeki finallere katıImayı başardı benim de seyahat masrafları için 1,500 dolar bulmam lazım.
C'était soit ça soit les gars mangeaient 500 barres de chocolat.
- Evet. Ya al ya da çocuklar 500 tane çubuk şeker yesin.
Ils parlaient de Willie Nelson le faisant pour 500 billets.
Willie Nelson'ın 500 dolara çıktığı söylenirdi.
C'est 1,500 $ pour la poupée standard, mais vous faites 1 m 89?
Standart kostüm için 1500 $, ancak senin boyun kaç 1.90 mı?
J'ai pris 500 $ à un gros nul.
Başarısız birinden 500 dolar kazandım.
500 $.
500 dolar.
Ça ne m'étonne pas que tu doives payer pour une chatte bleue, mais 500 $ c'est cher.
Han, melüllük için para verdiğine hiç şaşırmadım ama 500 dolar çok olmuş.
Un Teddy Ruxpin vintage vaut 500 $, et ma mère travaille, donc elle doit acheter mon affection.
Antika bir Ruxpin ayıcığı neredeyse 500 dolar eder benim annem de çalıştığı için sevgimi satın almak zorunda.
Et soyons honnêtes, vous avez l'air d'avoir besoin de 500 $.
Gerçeklerle yüzleşelim. 500 dolara ihtiyacın var gibi gözüküyor.
Je viens de recevoir une offre de 500 $ pour T-Rux de la part de Bébé Crésus.
Küçük Anderson Cooper biraz önce T-Rux'ıma 500 dolar teklif etti.
Même si j'aimerais avoir 500 $, ma mère ne doit pas croire que cet ours va rattraper mon enfance.
Bu 500 doları almayı ne kadar istesem de annemin, bu ayıcığın çocukluğumu telafi edeceğini düşündüğüne inanmıyorum.
Caroline le fera pour 500 $.
Caroline 500 dolara yapar.
500 policiers sont dehors, à chercher Fitch et on le trouvera grâce à lui.
Şu an dışarıda Fitch'i arayan 500 polis var ve biz onu, bunun sayesinde bulacağız.
Je vous en ai déjà donné au moins 500.
Sana 500 tane falan verdim. Hayır, hayır.
Elles sont basées sur 500 ans à regarder des humains agir par la peur.
500 yıl boyunca, insanların korktukları zaman neler yaptıklarını görmeme dayanıyor.
Et Haven connaîtra des perturbations qui feront passer celles des 500 dernières années pour un bal musette.
Haven, son 500 yılı bir grup dansıymış gibi gösterecek sorunlarla yüzleşecek.
500 ans et "salut"?
- 500 yıl sonra "merhaba" mı diyorsun?
Peut être parceque tu m'as enfermé ici pendant 500 ans pendant que d'autres contrôlaient mon corps?
Beni 500 yıl boyunca, diğer insanların bedenimi kullanmasına izin vererek... -... buraya hapsettiğin için olmasın?
Eh bien, nous ne pourrons pas aller plus loin que 85 000 dollars annuels.
Yıllık 85,500 $'dan fazla veremeyiz.
Tu coupes les cartes pour mes derniers 500 $?
Oyalanma da son 500 dolarım için desteyi kes.
J'ai une voiture en approche à 500 mètres venant du Nord.
Voight, ben 103'üncü caddede merkezin yakınındaki kanalın ordayım. 500 metreden bize doğru yaklaşan bir araba var.
{ \ fad ( 500,800 ) } Livre IV :
Kitap Dört : Denge.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]