Translate.vc / Français → Turc / Adams
Adams traduction Turc
8,637 traduction parallèle
J'ai remboursé la dette de Monsieur Adams.
Bay Adams'ın borcunu ödedim.
J'ai nommé Adams pour collecter des taxes pour moi, pour la Couronne... une profession noble.
Adams'ı benim için, hükümdarlık için vergi tahsildarı olarak atamıştım... ne soylu bir hareket.
Adams et ses hommes ne vous dérangeront plus.
Adams ve adamları artık sizi rahatsız etmeyecekler.
Bien, Sam Adams et sa bande de voyous ont l'air d'avoir mit fin à cette relation.
Sam Adams ve onun haydut takımı, bu ilişkiye nokta koymuş gibi görünüyor.
Ah, Monsieur Adams.
Bay Adams.
J'aide Monsieur Adams.
Bay Adams'a yardımcı oluyorum.
Monsieur Adams.
Bay Adams.
Oh, est-ce ce que fais Monsieur Adams ici?
Bay Adams'ın burada yaptığı bu mu?
Bon gars.
İyi adamsın.
Le sang du garçon colore ta main beaucoup plus que la mienne, Monsieur Adams.
Çocuğun kanı benimkinden çok sizin ellerinizde, Bay Adams.
Adams!
Adams!
Il s'appelle Sam Adams.
Adı Sam Adams.
Les choses ont besoin de se calmer ici, M. Adams
Her şeyin durulması gerek Bay Adams.
Ne faites pas de Sam Adams un martyr
Sam Adams'ı kahraman yapmayın.
Et par rapport à ce Samuel Adams?
Peki bu Samuel Adams da neyin nesi?
M. Adams.
Bay Adams.
Vous êtes le fameux Sam Adams, n'est-ce pas?
Şu meşhur Samuel Adams sizsiniz, değil mi?
Monsieur, c'est Adams au fond.
Komutanım, işte arkadaki Adams.
M. Adams, merci de me recevoir si vite.
Bay Adams, bu kadar kısa sürede buraya kadar zahmet ettiğiniz için teşekkürler.
Votre cousin, Samuel Adams Il semble posséder un mépris délibéré de ce que vous et moi connaissons de la société civilisé qui s'appuie le plus sur la loi et l'ordre.
Kuzeniniz, Samuel Adams, medeni bir toplumun temelinde yatan, ikimizin de bildiği en önemli iki şeye karşı saygısız ve inatçı bir tutum sergiliyor.
Bonne nuit, M. Adams
İyi akşamlar Bay Adams.
Où est Adams?
Adams nerede?
M. Adams,
Bay Adams!
Ah, M. Adams.
Ah, Bay Adams.
M. Adams,
Bay Adams,
Adams. Adams.
Adams.
Sam Adams.
Sam Adams.
Trouvez Samuel Adams et John Hancock avant la fin de la semaine.
Samuel Adams ve John Hancock'ı bu hafta bitmeden bulacaksın.
Et vous témoigné que Samuel Adams et John Hancock dirige cette armée.
Ve sen Samuel Adams ile John Hancock'un bu orduyu komuta ettiğine şahit oldun.
J'ai ensuite suivi Adams et Hancock à environ 10Km à l'est de Lexington.
Sonra Adams ve Hancock'u Lexington'un 6 mil doğusuna kadar takip ettim.
Une fois Adams et Hancock arrêtés, continuez vers Concord et détruisez tout.
Adams ve Hancock yakalandığında, Concord'a gitmeye devam et ve oradaki her şeyi yok et.
Les troupes de Gage sont en route vers Adams et Hancock.
Atını eyerle. Gage'in birlikleri Adams ve Hancock için geliyorlar.
Remettez-nous les traîtres Samuel Adams et John Hancock, et nous partirons paisiblement.
Vatan haini Samuel Adams ve John Hancock'u teslim edin ve her şey kolayca çözülsün.
Qui a averti Adams que nous venions?
Geleceğimizi Adams'a kim söyledi?
Mr. Adams, quoi que vous ayez besoin, j'en suis.
Bay Adams, her neye ihtiyacınız olursa, emrinize amadeyim.
Vous avez vraiment vu Samuel Adams et John Hancock.
Sen gerçekten Samuel Adams ve John Hancock'u gördün yani. İyi.
Les troupes de Gage sont en route pour Adams et Hancock.
Gage'in birlikleri Adams ve Hancock için yürüyüşe geçtiler.
Adams et Hancock se sont échappés.
Adams and Hancock kaçtılar.
Où est Sam Adams?
Sam Adams nerede?
Qui a prévenu Adams de notre arrivée?
Adams'ı kim uyardı?
Où sont Adams, Hancock, les munitions des rebelles?
Adams, Hancock ve cephanelikleri nerede?
Samuel Adams.
Samuel Adams.
Sans Sam Adams et ces amis violents nous ne serions pas dans cette position.
Sam Adams ve onun haydut arkadaşları olmasaydı bu halde olmazdık.
Mon nom est John Adams.
Benim adım John Adams.
Voici John Hancock, et mon cousin Samuel Adams.
Bu, Bay John Hancock, kuzenim Samuel Adams.
Nous parlons d'acheter plus de salpêtre à Rhode Island. M. Adams, vous manquez le but.
Biz de burada oturmuş, Rhode Island'dan daha çok güherçile alma konusunu görüşüyoruz.
Nous devons jouer sur leurs motivations.
Bay Adams, asıl meseleyi unutuyorsunuz. Nabızlarına göre şerbet vermeliyiz.
M. Adams, vous avez beaucoup à apprendre, et je suggère que vous l'appreniez rapidement.
Bay Adams, öğrenecek çok şeyiniz var, ve bir an önce öğrenseniz iyi edersiniz.
Je suis désolé, M. Adams, mais ça va trop loin.
Üzgünüm, Bay Adams, ancak çizmeyi aşıyorsunuz.
Quelque chose de drôle, M. Adams?
Komik bir şey mi var, Bay Adams?
Quel jeune homme inspire!
Ne kadar yaratıcı, genç bir adamsınız.