English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Apo

Apo traduction Turc

59 traduction parallèle
Appelle Apo et Süleyman.
Apo ile Süleyman'ı bul.
Attendez, Alpo, on a signé un contrat.
Dur bakalım Apo. Anlaşmamız var.
Apo est de retour!
Apo döndü...
Apo, emmène le lama Tashi à la fête des récoltes.
Apo, Lama Tashi'yi yarınki hasat şenliğine getir.
Apo?
Apo?
Le vénérable khèmpo Apo m'envoie.
Saygıdeğer Khenpo Apo yolladı beni.
Où est Apo?
Apo nerede?
Apo!
Apo!
C'est au sujet d'Apo?
Apo ile mi ilgili?
Quand Apo a compris que son heure était venue,
Apo, zamanın geldiğini hissettiğinde,
Amicalement. Apo.
Sevgiler, Apo.
Camarades, la parole est au chef de la police régionale. Camarades, je voudrais évoquer bricvement l'APO, l'opposition extra-parlementaire des étudiants.
Nuremberg polis şefini tanıtmama izin verin. öğrencilerin parlamentoya ait direnişi hakkında.
L'APO ne cherche plus à changer l'université.
APO yalnızca üniversiteleri değiştirmeye karar vermedi.
Ils veulent changer la société. L'APO provoque la société.
dirençlilikle toplumu provake ediyor.
La seule raison pour laquelle j'ai accepté d'intégrer l'APO, c'est parce qu'il m'a promis que tout ça était terminé.
Buraya dönüp SYD'ye katılmayı kabul etmenin tek nedeni babamın, hayatının o dönemini bitirdiğine söz vermesiydi.
Que signifie APO?
Nedir bu?
J'aimerais également annoncer que Nadia a accepté de rejoindre l'APO.
Ayrıca Nadia SYP'e katılmayı kabul etti.
Je contacte l'APO.
SYP'yle bağlantı kurun.
Nadia a un ordinateur relié à l'APO qu'elle rapporte tous les soirs.
Nadia'da SYP'ye girebilen bir dizüstü bilgisayar var. Her gece eve getiriyor.
Trois fois en un an. Tu dirigeais l'APO, à l'époque.
Sen SYP'nin başındayken.
Quand j'ai intégré l'APO, vous m'avez placée sous l'autorité d'Arvin Sloane. Je vous ai fait confiance.
Beni SYP'ye getirip Arvin Sloane'un emrine soktuğunuzda size güvenmemi söylediniz ve güvendim.
L'APO a été victime d'un gaz neurotoxique.
- Maalesef hayır. SYP'ye sinir gazı verildi.
Sydney, Marshall, l'APO est inefficace pendant encore 24h.
Sydney, Marshall, SYP en az 24 saat daha kapalı kalacak.
Apo, quand tu poses ton fusil, ne te mets pas devant.
- Apo. Gelip o silahı koyuyorsun ya ; Silahı marke etme, tam aranıza koy silahı.
Tu devrais rejoindre l'APO.
Gerçekten bize katılmayı düşünmelisin.
- Sloane a violé le protocole en falsifiant des relevés d'appels de l'APO.
Sloane kurallara uymuyordu aylardır bürodan yanlış numaralı telefon aramaları düzinelerce arama Syd.
- À l'APO. Jack m'attend.
Jack beni görmek istiyor.
Tu as réfléchi à ma proposition? Au sujet de l'APO?
A.P.O. ile ilgili teklifime yeni bir şey düşündün mü?
Il y a quelques jours, j'ai été choqué que vous me demandiez de trahir l'APO et de tuer ma propre fille.
Bir kaç gün önce bana A.P.O.'ya karşı çalışmamı kızımı öldürmemi teklif ettiğinde tamamen şok olmuştum.
Il a aussi dit qu'il éliminerait tout l'APO.
APO'daki herkesi yok ettiğini de söyledi.
Retournez à l'APO.
Büroya geri dön.
Elle repère les faiblesses des tunnels sous notre bâtiment.
Binamızın etrafındaki tünellerin mimari zayıflıklarını araştırıyormuş. - Sloane'ın hedefi APO.
Prophète 5, l'APO.
Kahin Beş, APO.
L'adresse de retour dit simplement : APO 513.
İade adresi APO 513 diyor.
On a trouvé ça avec le corps de la victime, le service postal de l'armée est notre seul indice quant à son expéditeur.
Tek ip ucumuz, APO'nun gönderdiği mektup. Kurbanımızın cesedinde bulundu.
Les lunettes apo vont jusqu'à 180 mm...
- Sekiz kademeli ışık kırıcısı 180 milimetreye kadar çıkabilir.
Il a dit à mon oncle Apo que pendant qu'il était inconscient, il voyait du blanc à perte de vue.
Kuzenim, amcam Apo'ya baygın olduğu sırada.. .. her yeri beyaz gördüğünü söylemiş.
J'ai emmené l'ambulance au garage de mon oncle Apo.
Evet. Bu bebeği amcam Eppo'nun garajından teslim aldım.
L'oncle Apo a lavé l'ambulance, mais n'a pas regardé le moteur?
Eppo amca bütün arabayı tazyikli suyla yıkadı ama motoru kontrol etmedi mi?
Einai kalytero anthropo apo ton patera toy.
Einai kalytero anthropo apo ton patera toy.
Apo, ça va?
Apo nasılsın?
- Surnommé Apo.
- Evet, Apo olarak da tanınıyor.
Apo, comment vas-tu?
Apo nasılsın?
Et l'austérité, Apo?
- Kemer sıkmadan n'aber Apo?
Pas d'inquiétude à avoir, tout ira bien.
- Bunun için endişelenmem Apo. Sorun olmayacak.
Ecoute-moi Apo!
Bana bakın Apo!
Apo et Süleyman l'ont constaté hier soir...
Apo ile Süleyman dün akşam yaptılar tespiti.
Passe à Gürkan!
Gürkan'a versene çocuğum! Apo!
- Je transmets à l'APO.
- SYP'ye bağlıyorum.
- Sloane vise l'APO.
- Binayı boşaltın.
Ça veut dire quoi?
Na einai kalytero anthropo apo ton patera toy.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]