English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Applebee

Applebee traduction Turc

89 traduction parallèle
Et le conseiller municipal me veut au conseil d'administration du lycée.
Meclis üyesi Applebee, daha geçen hafta okul yönetim kurulunun başına geçmemi istedi.
Voici le conseiller municipal Applebee,
Bu meclis üyesi Appleby.
Je bossais aussi à mi temps chez Applebee's
Aynı zamanda Applebee'de çalıştım, parttime olarak.
J'adore Applebee's. ( chaîne de resto )
Applebee'se bayılırım.
Je dois amener Mme Appleby à la jardinerie.
Bayan Applebee'yi "Bahçe Dünyası" na götürmem gerek.
Retrouve-moi à l'Applebee, et on essayera d'en parler comme des adultes.
Benimle Applebee'de buluş.
Je t'ai dit non à l'Applebee, non chez Malcolm, et non sur tout le chemin pour rentrer pendant que tu trottinais à côté de la voiture.
Sana Applebee'de Malcolm'ların evinde ve eve giderken arabamın yanında koştuğun zaman "hayır" demiştim zaten.
C'est une bonne idée, bizut, mais l'Applebee n'est pas vraiment le genre de Monica.
İyi fikir çaylak ama Monica'nın öyle yerleri seveceğini sanmıyorum.
On devrait venir chaque semaine dans ce restaurant, s'asseoir à cette table et manger en famille.
Her hafta bu Applebee's lokantasına gelip bu masaya oturmalı ve aile yemeği yemeliyiz.
- Il y a des rats dans ce restaurant.
- Applebee's'de fare var.
Où l'on mange bien.
Applebee's Mahallenizde İyi Yemek
Allons se faire jeter d'un resto.
Bir Applebee's'den atılmaya ne dersin?
- Vous pouvez jurer au resto.
- Applebee's'de küfredebilirsin.
Comment se fait-on jeter d'un resto?
Applebee's'den nasıl atılacağız?
Vous avez Applebee. Vous avez Wendy. Vous avez Hardee, oui?
Aplebee's var, Wendy's var.
Tu veux aller derrière le casino et le faire?
Applebee'nin arkasına gidip şu işi yapmak ister misin?
Si, il y a le Vison à côté de l'église, la Vache Acrobate... mais on n'y voit jamais des stars de cinéma comme ici.
Evet, TGI Friday ve Applebee var ama oralarda film yıldızlarını göremiyoruz.
Bienvenue chez Applebee's. Que puis-je pour vous?
Merhaba, Applebee ye hoş geldiniz. Size ne ikram edebilirim?
Ici, Ralph Jarrett en direct de votre applebee préféré pour une émission consacrée aux playoffs et aux Panthers!
Ben Ralph Jarrett, sizlere Reiner Junction'daki Applebee'nin yerinden, Panther'lerin playoff'lara yükselmesi adına özel bir konuşma amacıyla sesleniyorum.
Qu'allez-vous faire de votre bon d'achat de 25 $ chez Applebee's?
Applebee'den kazandığın 25 $'lık hediye çekiyle ne yapmayı düşünüyorsun?
Sûrement aller chez Applebee's.
Herhalde Applebee'ye giderim.
Cela est évident, même depuis mon poste de commandement reculé au Applebee's de Times Square.
Durum o kadar bariz ki uzaktan kumanda merkezim Time Square Pastanesinden bile görülüyor.
Ouais, je bosse chez Applebee's...
Evet, Applebee's de çalışıyorum...
C'est la voiture que Mme Sadmark me vendra quand j'aurais gagné assez d'argent.
Applebee's de çalışıp yeterince para kazanınca Bayan Sadmark'ın bana satacağı araba bu.
On va fêter ça avec ta mère, au Applebee's. Allez, viens, on va fêter ça.
Annenle beraber kutlamaya gidiyoruz, Applebees'e. Hadi bakalım, kutlamaya.
Quelqu'un qui acceptera d'aller chez Applebee's les vendredis et d'entendre tes histoires de football du secondaire?
Her cuma akşamı seninle Applebee's'e gidip lisede nasıl büyük bir futbolcu olduğunu anlattığın hikayeleri tekrar dinlemek için can mı atacak?
Tu devras écouter ses histoires à elle aussi, sinon elle n'ira pas chez Applebee's avec toi.
Kim olursa olsun, sen de onun hikayelerini dinlemelisin yoksa seninle Applebee's'e gelmez.
Tu n'auras personne avec qui aller chez Applebee's.
Seninle Applebee's'e gidecek birini bulamazsın.
Après un certain temps, tu seras seul chez Applebee's.
Applebee's'de kendi başına, kös kös oturursun.
Et qui veut être seul chez Applebee's?
Applebee's'e kim yalnız gitmek ister ki?
Toi... Tu iras chez Applebee's toute seule.
Gör bakalım Applebee's'e yalnız gitmek nasılmış.
- Si tu ne fais pas d'efforts, c'est toi qui iras chez Applebee's toute seule.
- Çaba harcamazsan Applebee's'e yalnız başına gidecek olan sensin.
Tu veux que je t'accompagne chez Applebee's?
Seninle Applebee's'e gitmemi mi istiyorsun?
J'irais chez Applebee's avec toi!
Seninle Applebee's'e gitmem demiyorum!
J'irais chez Applebee's avec toi!
Ben de seninle Applebee's'e gitmem demiyorum!
Bon, j'irai chez Applebee's avec toi.
O zaman seninle Applebee's'e gitmeyi deneyebilirim!
Tu veux bien m'expliquer pourquoi chaque paragraphe se rapporte au Applebee's, et pourquoi...
Bana neden her paragrafın Applebees'e bağlandığını açıklar mısın?
J'imaginais Ray... moins moderne, mais... ce Bargain Barn est formidable, j'ai vu un cinéma, là-bas, une cafétéria.
Ray'in daha az modern bir yer olacağını düşünmüştüm. Ama Pazarlık Evi müthişmiş. Yol üstünde bir sinema, bir tane de Applebee's gördüm.
Il faut juste arrêter les restos, et se passer de clim les premiers étés.
Tek yapmamız gereken, Applebee'de yemek yemeyeceğiz... ve bir kaç yaz klimayı çalıştırmayacağız.
Ecoutez, s'il ne se pointe pas on va à McDo, ok?
Eğer gelmezse... "Applebee's" e kesin gidiyoruz, değil mi?
Oui, Brady, je me souviens très clairement quand tu m'as larguée à Applebee's.
Evet, hatırlıyorum, Brady benden Applebee's'te ayrıldığını çok net hatırlıyorum.
Au moins, ce n'était pas à Applebee's.
Hiç değilse bu seferki Applebee's'te olmadı.
Si je ne suis pas à l'enterrement, dis à la police que c'était Arlene, du Applebee's.
Eğer cenazede beni göremezsen, polislere Applebees'de olduğumu söyle.
Elle est virée de chez Appleby.
Evet, içeride. Applebee'den kovulmuş.
Dites-lui d'aller à Applebee. Zvezda?
- Applebee's'e gitmesini söyle ona.
Applebee, jamais l'esprit.
- Applebee's, boşver gitsin.
- Et le révérend Applebee?
Rahip Applebee nerede?
Oui, merci M. Applebee.
Evet Bay Apple... b-by, teşekkürler.
Allez-y doucement, laissez-le se reposer.
Onu Applebee's götüreceğim.
Elle dit qu'elle vient pour me voir, puis elle me colle ces foutus gamins pendant qu'elle dîne chez Applebee.
100 Kuş Katılacak! 1 Tanesi Kazanacak! 3 Tanesi Uçak Pervanesinde Parçalanacak!
Je veux aller chez Applebee!
Ben, kuş yarıştıran bir sülalenin reisi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]