English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Aréna

Aréna traduction Turc

318 traduction parallèle
" Je te défie à la course de chars dans l'arène demain à midi...
Sana meydan okuyorum. Yarın öğlen Arena'da yarışacağız ve seni küçük düşüreceğim!
L'histoire de la corrida s'écrira maintenant...
Şuandan itibaren, Arena takviminde... sadece G.ö. ve G.S. görüceğiz -
Cette corne m'était destinée.
Arena benim için önemli.
Dernier match à Philadelphie en 1935.
Son maçını Philadelphia Sports Arena'da, Ekim 1935'te yapmış. "
Ton homme sera à St-Nicolas, près du ring. Compris?
Adamın St. Nicholas Arena'da ring kenarında olacak, anladın mı?
"Le Ring du Strand loue à M. Harry Fabian..."
"Mutabakat : Strand Arena, Limitet Harry Fabian'a..."
" Harry Fabian versera au Ring du Strand...
"Ayrıca sözü geçen Harry Fabian'ın... " Strand Arena'ya yüz poundluk son ödemeyi gösteriden en az üç gün önce...
C'était la veille de la corrida.
Montalvo'nun arena huzuruna çıkacağı günün akşamıydı.
Je te retrouve au stade.
Arena'da görüşürüz.
Bonjour, M.Rappalo. On s'est manqués au stade, la semaine passée.
Günaydın, Bay Rappalo. Geçen hafta Arena'da sizi göremediğim için üzgünüm.
- Tu te battras comme ça, - ce soir?
- Bu gece Arena'da da böyle mi dövüşeceksin?
Rappelle-toi, Altaïr... 9 tours d'arène.
Unutma, Altair arena çevresinde dokuz tur.
Tu es à New York, Salle Saint-Christopher.
New York'ta, St. Christopher's Arena'dasın.
M. Perelli organise les matches de catch à Manhattan.
Manhattan Arena'da güreş müsabakaları düzenliyor.
J'espère qu'elle assistera à mes débuts aux arènes monumentales.
Arena da benim ilk boğa güreşimi görmek ister miydin?
- Claire, elle devait me prendre à la sortie des arènes.
- Claire'i, Arena çıkışında beni karşılayacaktı.
L'arène?
Arena mı?
Maintenant, les dernières informations sportives avec les résultats des jeux de l'arène.
Şimdi spor dünyası haberlerine geçiyoruz, ve sizlere arena oyununun sonuçlarını getiriyoruz.
Le propriétaire du char garé devant les thermes est prié de se présenter d'urgence à l'entrée du Cirque!
Arabasını arena önüne koyan, kaldırsın. Çabuk çünkü yolu tıkıyor!
On teste le courage des bêtes dans l'arène.
Görüyorsunuz, bu arena boğaların cesaretini denemek için kullanılıyor.
Bienvenue à l'arène du premier rang.
Ringside Arena'ya hoşgeldiniz.
Va vendre ces rebuts au Colisée comme pâture pour les lions.
Bu artıkları Arena'ya götür, aslan yemi olarak sat.
Le plat de résistance au Colisée.
Arena'da ana yemeğim.
- Au Stade civique, non? - Non. Ce n'est plus là.
- Civic Arena'ya, doğru mu?
Direction l'arène!
Arena'ya, ileri!
Tu as l'équipe caméra, et la conférence de presse de demain.
— Kan kardeş gibiyiz. Kamera, ekip ve Arena basın konferansı senin işin.
Bienvenue au Memorial Arena de l'Université de Hamilton.
Hamilton Üniversitesi Memorial Arena'sına hoşgeldiniz.
L'IFAA m'a désigné pour vous aider ainsi que les autres champions américains et pour vous surveiller entre les matchs.
IFAA beni size... ve diğer Kuzey Amerikalı dövüşçülere... rehberlik etmem için görevlendirdi. Sizlerin arena dışında dövüşüp... diskalifiye olmanıza engel olacağım.
Une délégation de Point Arena y va aussi.
Point Arena'dan da bir delegasyon olacak.
Ici Marv Albert avec Bill Walton, à Phoenix, Arizona.
Arizona Phoenix America West Arena'dan Marv Albert ve Bill Walton.
J'ai l'habitude avec Garak de débattre philosophie pendant le déjeuner.
Garak da öğle yemeğinin felsefi tartışmalar için bir arena olduğunu kafama işlemiş.
Bienvenue au stade de Rutland pour la 86e rencontre entre les Rangers de Rutland et les Ecureuils de Medfield.
İyi akşamlar sevgili seyirciler, Rutland Arena'ya hoş geldiniz Rutland Korucuları ve Medfield Sincapları 86. kez karşı karşıya geliyor.
STADE DE RUTLAND Nous voici en deuxième mi-temps.
İkinci yarı için Rutland Arena'ya hoş geldiniz.
Encore un pour l'Arène...
Arena'ya biri daha çıkıyor.
Difficile à croire, mais ce combat est le chant du cygne de l'Arène d'Atlantic City.
İnanması zor ama bu akşamki dövüş Atlantic City Arena'sının vedası sayılır.
Les plus chanceux sont déjà à l'intérieur, alors que l'orage tropical Jezebel sévit sur la promenade devant l'Arène d'Atlantic City.
Şanslılar içeri girdi bile. Tropik Jezebel fırtınası ortalığı kasıp kavururken biz eski Atlantic City Arena'sının dışındayız.
On n'est pas dans un casino, c'est pas encore fait!
Casino'da değiliz. Bu arena henüz Millenium olmadı.
Phil, Jim, bouclez-moi cette salle.
Phil, Jim, tüm arena suç alanı.
Je ne veux pas voir la presse dans la salle.
Arena içinde basın yok dedim Lou.
Il est dans les arènes.
Arena'da.
C'est un genre d'arene.
Bir tür arena filan olmalı.
Je crains de l'avoir reperdue dans cette arène.
Korkarım, arena da tekrar kaybettim.
Les deux fois où je t'ai vue, Livie était présente.
İki sefer de seni görmemim sebebi, Livia'nın orada olmasaydı. Arena, şenlik.
J'ai eu Warren.
Evet? Hemen Union Arena'ya git.
Va a Union Arena. Retiens Joe jusqu'a 19 h 04. - Compris.
Saat yediyi dört geçeye kadar Joe'yu Gordon'dan uzak tutmalısın!
C'est ou, Union Arena?
- Bu Union Arena nerede?
7e round du match du championnat de Californie poids lourds, en direct du Palmer Arena, à Oakland.
13 Haziran, 1990 Kaliforniya eyaleti, ağırsiklet ünvan maçında, henüz yedinci raund.
En plus, voilà Jen.
Burası bir arena.
- Merci, Susan.
Buffalo Süvarilerinin kupayı kazandığı HSBC Arena'yla canlı bağlantı kuracağız. Üzgünüm.
Vous avez de gros problèmes, Mme Arena.
Başınız oldukça belada Bayan Arena.
L'Arena a un index d'événements qui enregistre tout ce qui se passe au match.
Maçlarda olan bitenin kaydedildiği bir dizin var stadyumda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]