Audio traduction Turc

Un système d'intercoms, enregistrement audio, quoi d'autre, hum?

Haberleşme sistemleri, ses kayıt cihazları... Başka ne çıkacak bakalım.

Oui, vous devez mettre ceci pour entendre l'audio.

Öyle, sesi duymak için bunları takmak zorundasınız.

Transmission audio.

Karakolla iletişimi sağladık.

- Mettez-la sur audio.

- Hoparlörlere ver.

Passage en audio.

Aktarıyorum.

Passez-le en audio.

Sesli gönder.

Passez-le en audio, lieutenant.

Teğmen, hoparlöre aktar.

- Sur audio, lieutenant.

- Sese geç, Teğmen.

Mettez ça sur audio.

Sesliye aktar.

- Activez l'audio, lieutenant.

- Hoparlöre bağla, Teğmen.

- Communication audio coupée.

Devreler kilitlendi. - Ses yayını kesik.

Sur audio, lieutenant.

Sesli bağlantı kur, Teğmen.

Je mets la transmission sur audio.

Ses frekansına veriyorum, efendim.

Je perds le contact audio.

Ses temasını kaybediyorum.

Mettez-les sur audio.

Bağla.

- Réception message prioritaire. - Mettez-le sur audio.

- Öncelik mesajı geliyor.

Ah, je reçois un signal audio du Lexington.

Bir dakika. Lexington'dan ses sinyalleri alıyorum.

SOUS SURVEILLANCE AUDIO ET VIDÉO JE L'OBSERVERAI

SENİ DAİMA GÖZETİM ALTINDA TUTMAK İÇİN SESLİ VE GÖRÜNTÜLÜ GÖZETİM SİSTEMİ KUR

Je peux activer le logiciel de traduction universel et le relier au système audio.

Oradan evrensel çevirmenle bağlantı kurabilir ve ses sisteminden duyulmasını sağlayabilirim.

Nous avons le contact audio uniquement.

Ses bağlantımız var. Görüntü gitti.

Ce transducteur sonique... est un système de transport physiomoléculaire audio-vibratoire.

Bu sonik nakledici bir çeşit ses titreşimli, fizyo moleküler nakil cihazı mı?

L'audio est prêt?

Hazır mı?

Nelson, dès que ses dons psychométriques se manifestent, je veux des enregistrements audio et vidéo.

Nelson, Gillian psikometrik yetenek çalışmasına erkenden başlamalı, testin tüm ses ve görüntü kaydını istiyorum.

On a l'audio, Major. Mais pas d'image.

Sesiniz geliyor, fakat görüntü yok.

"Ron Johnson, conseiller audio."

"Ron Johnson, Ses Sistemleri Danışmanı"

- Sur le circuit audio du satellite.

- Uydu ses devresinden.

L'audio qui contrôle vos micros extérieurs qui sont là.

Bu, ses ayarı ; şuradaki dış mikrofonları kontrol ediyor.

Ce n'est qu'un dysfonctionnement de l'un des processeurs audio.

Bu açıkça ses işlemcilerinin birinde olan bir bozukluk.

On voulait établir un contact audio-visuel avec l'organisme-hôte.

Taşıyıcı organizmayla görsel ve işitsel bağ kurmayı deniyorduk.

Je vais juste mettre l'audio.

Teybi açacağım.

Ils émettent sur une fréquence audio.

Sadece sesi alıyoruz.

Coupez l'audio.

Ana ekranı sessize al.

Audio.

Sesi açın.

Audio.

Açın.

- Je reçois un signal audio.

- Kaptan, bir ses sinyali alıyorum.

- Je ne le reçois qu'en audio.

- Sinyal çok zayıf. Sadece ses.

Nous avons récupéré une partie du dernier passage. En audio seulement.

Kaptan, son seyir defteri girişinin de bir kısmı var, sadece ses.

De plus, chaque épisode a son commentaire audio.

Kiminle mi? Benimle! Benimle mi?

Le système audio interne est prêt.

Seslendirme hazır.

Qui s'y connaît en montage de cassette audio?

benim boynum. Ses kaseti montajı konusunda bilgisi olan var mı?

Elle était au salon de l'audio du British Council de Moscou il y a une semaine.

Geçen hafta, British Council'in Moskova'daki sesli ürünler....... fuarını ziyaret etmiş.

Le salon de l'audio?

Sesli ürünler mi?

Ils ne peuvent émettre qu'en audio.

Vericilerinde problem var. Sadece sesi alabiliyoruz.

Emission audio.

Okunabilir ve duyulabilir.

Ordinateur, repasse la transmission audio de la navette, index 0423.

Bilgisayar, mekik ses iletisini değiştir, zaman aralığı 0423.

Ordinateur, repasse la transmission audio de la navette, index 0439.

Bilgisayar, mekik ses iletisini değiştir, zaman aralığı 0439.

- Mettez-le sur audio.

- İçeriye ver.

- Sur audio.

- Ses cihazına.

Mettez-le sur audio.

Dinlet.

Signal audio provenant d'Angel One.

- Soğuk mu aldın?

Impossible, le champ de force ne permet qu'un contact audio.

90!