Translate.vc / Français → Turc / Bali
Bali traduction Turc
305 traduction parallèle
Dommage, vous manquerez Bali.
Tek bir kötü yanı var. Bu rotada giderseniz, Bali'yi ve kadınları göremezsiniz.
C'est de l'ordre de l'impossible.
Bali'nin kadınlarını anlatamazsın.
Importer une troupe de danseuses de Bali avec des clochettes aux chevilles et des ongles longs.
Ayak bileklerinde ziller olan Balili dansözlerden oluşan bir grubu davet ettiler.
Pas plus que si j'avais visité Bali, de mon temps.
Eğer kendi zamanımda Bali Adası'nı ziyaret etseydim anlardım.
Philippines, Bali, Hawaii.
Filipinler, Bali, Havai.
Mauvaise semaine pour arrêter de sniffer de la colle.
Anlaşılan bali koklamayı bırakmak için yanlış hafta seçtim.
J'en sais rien!
Ne koydun? Bali mi?
Y a un reste de colle pour toi.
Senin için biraz bali saklamıştım.
De la colle.
Bali.
Tu connais la théorie balinaise sur le rêve?
Bali tarzı rüya görme ile ilgili bir şey okudun mu?
Le massage balinais tout particulièrement.
Özellikle Bali masajları. Çok etkilidir, çok güçlüdür.
- Curieusement, c'était le Pape Grégoire IX qui me convie à un cocktail à bord de son yacht "Sucette Sue", en croisière à la Jamaïque avec l'équipe de cricket et la déesse balinaise de la fertilité.
Papa 9. Gregory idi, Montego Körfezinde kışı geçirmekte olan,'Arsız Sue'isimli yatında İngiliz Kriket Milli Takımı ve Bali Bereket tanrıçası ile içki içmek üzere beni davet ediyor.
Bali Haïest parti avec l'eau du bain.
Ve "Bali Hai" da banyo suyuyla birlikte aktı.
Temple d'Uluwatu Bali, INDONESIE
Uluwatu Tapınağı Bali, İNDONEZYA
Rizières Bali, INDONESIE
Pirinç Tarlaları Bali, İNDONEZYA
Gunung Kawi, Temple de Tampak Siring Bali, INDONESIE
Gunung Kawi, Tampak Siring Tapınağı Bali, İNDONEZYA
Kecak ( Chant des singes balinais ) Bali, INDONESIE
Kecak [Balililerin Maymun İlahisi] Bali, İNDONEZYA
Bali Haï T'appellera Par le vent
" Bali Hai seni denizden gelen rüzgarla çağıracaktır.
Echange ton billet pour Bali, passe ta lune de miel avec nous.
Biletini Bali'ye değiştir ve balayını bizimle geçir.
Pas de colle, d'accord?
Bali yok, tamam mı? Tamam mı?
Jennifer reste avec nous pendant que sa mère... est en lune de miel à Bali pendant 1 0 jours merveilleux.
Jennifer annesi 10 günlük mükemmel Bali balayından dönene kadar bizde kalacak.
On se marie demain et on part pour Bali.
Yarın evleniyoruz, ve Bali'ye gideceğiz.
Bali Ha'i
Bali Ha'i
Une fois, j'étais en train de sniffer de la colle dans le salon quand les flics ont débarqu dans la maison.
Bir kere oturma odasında bali çekerken polis evi bastı.
J'aurais répondu : "Je n'ai rien fait connard" " Vous savez que votre fils sniffe de la colle?
"Ben yapmadım ki seni sersem" derdim. "Peki sen oğlunun bali çektiğini biliyor musun?"
- De Balou?
Bali?
A tout à l'heure, Balou.
Sonra görüşürüz, Bali.
- Balou!
Bali.
Mais Balou a bien caché son jeu.
Bali'nin kötü bir adam olduğunu bilmiyordum.
La garde est dehors, reste ici. Je dirai que je suis toi, puis moi et...
Bali'nin muhafızları dışarıda, bu yüzden sen burada kal... oraya dışarıya gideceğim ve senmiş gibi yapacağım... benmişim gibi yapacaksın.
Exact, Balou!
Bu doğru... Bali.
Dans ce cas, pendant que je retourne à mon bureau, vous sortez le guide de Bali de votre pantalon et, soit vous l'essuyez et le rangez, soit vous l'achetez.
O zaman ben ön tarafa geri döndüğümde Bali gezi rehberini pantolonunuzdan çıkarır silip yerine koyarsınız veya alırsınız.
Ta pute de mère a passé du bon temps à Bali?
Fahişeden bozma annen Bali'yi beğenmiş mi?
A Bali Candidasi.
Bali, Candidasi.
Aux dernières nouvelles, elle vit à Bali avec une star de la télé, Diego.
- Andie son duyduğuma göre diego adındaki Brazilyalı bir pembe dizi oyuncusuyla Bali'ye kaçmış.
Je t'emmene a Bali, Tombouctou, Buffalo...
Seni baleye götürürüm. Barcelona'ya...
C'est ici, la colle!
Bali burada!
Arbres exotiques importés de Bali...
Bali'den getirilen orjinal egzotik ağaçlar.
Dès qu'ils me rachètent mes parts, je me casse à Bali.
Üç yıl içinde, beni keşfedip Bali'ye getirecekler.
- bali balo sur sa...
- Eenie, meenie, minie- -
Il voulait que je le rejoigne pour passer une semaine à Bali.
Benim de gidip, orada onunla buluşmamı istedi. Bali'de tatile gidecektik.
J'ai réservé une suite au Bali High Hotel Casino.
Bali Hai Oteli'nde bir oda ayırttım.
A Bali, la mère doit être joyeuse après la mort de son enfant... car la souffrance amène la maladie et attire les démons.
Ya da BaiIiIi bir anne... ... bebeğinin öIümünden sonra neşeIi oImak zorundadır... ... çünkü keder insanı hastaIığa ve şeytana maruz bırakır.
Avec l'argent de la lune de miel, je vais faire de la plongée à Bali.
Balayı biletlerinin parasını alıp, Bali'ye dalmaya gideceğim.
Elle fait de la plongée à Bali.
Bali'ye dalmaya gitti.
Ils auraient pu boire du shampoing ou sniffer de la colle... mais ils ont préféré la bière.
Belki gargara suyu içer ya da bali çekerlerdi ama bira istiyorlardı.
J'emmène ma famille à Bali.
Ailemle Bali'ye gidiyorum.
Allons à votre bureau... et là vous pourrez ajouter mon nom à la liste des admis... avant votre départ pour Bali.
Ve siz Baliye gitmek için ayrılmadan kabul listesine benim adımı ekleyin
À Bali.
Bali'ye.
Balou!
Bali.
Bali?
Bali mi orası?