Translate.vc / Français → Turc / Billions
Billions traduction Turc
115 traduction parallèle
Sous la forme de billions de bacilles microscopiques.
Milyarlarca mikroskobik bakteriyle cezalandırıldık.
- 100 millions, billions de boisseaux?
Yüz, milyon, milyar, trilyon tane tam dolu buğday çuvalı kadar? Evet.
Dans cet univers il y a des millions, voir des billions d'étoiles.
Bu evrende milyonlarca hatta milyarlarca yıldız vardır.
Mais le Soleil... n'est qu'une étoile parmi les milliards de billions... que compte l'univers observable.
Güneşimiz ise, gözlenebilir evrendeki milyarlarca yıldızdan, sadece bir tanesi.
J'en ai des billions, je peux bien en donner quelques-unes.
Birazını bağışlayabilirim bende trilyonlarca var.
Et nous sommes faits de billions de cellules.
Ve biz, trilyonlarca hücreden oluşmaktayız.
On compte en années-lumière... la distance que parcourt la lumière en un an : 10 billions de km.
Daha büyük bir ölçü kullanmalıyız, meselâ : ışık yılı. Yılda yaklaşık 10 trilyon kilometre yol alan, bir uzaklığa neredeyse eşittir.
D'autres sont 100 billions de fois plus denses que le plomb.
Diğerleri ise kurşundan 100 trilyon defa daha fazla yoğunlukta.
Les anneaux de Saturne... sont des billions de boules de neige en orbite.
Satürn'ün görkemli halkaları ise yörüngedeki trilyonlarca buz toplarıdır.
Il y a cent milliards de galaxies... et un milliard de billions d'étoiles. Pourquoi notre modeste planète serait-elle le seul monde habité?
Etrafta yüzlerce milyar galaksi, ve milyarlarca trilyon yıldız varken, neden sadece bu sıradan gezegende hayat var?
Chacune des 1 00 billions de cellules de notre corps... contient une bibliothèque permettant de nous fabriquer de toutes pièces.
vücudunuzdaki 100 trilyon hücrenin her birinde sizi oluşturmaya yetecek kadar bilgi depolanmış durumda.
Et il existe une centaine de billions de connexions neuronales.
Yaklaşık 100 trilyon da nöral bağ var.
La quantité d'information du cerveau, en bits... correspond au nombre de connexions neuro-corticales... soit 100 billions de bits... 10 puissance 14 connexions.
Beyindeki bitlerle anlatılan bilgi içeriği korteksdeki nöronların 10 ve 14. bağlantılardaki 100 trilyon bitlik akış ile kıyaslanabilir.
Et même, avec les illustrations, plus de 1 00 billions de bits... soit 1 0 puissance 1 5 bits d'information.
100 trilyon bitten fazla, ve resimleri de sayarsak 10 üzeri 15 bitlik bir bilgi.
Au fin fond du Milliard de l'Est.
Doğu Billions'ın uzak yerinden.
On a plus de dix billions de voitures.
Burada her çeşidinden zilyonlarca araba var.
On a eu l'inflation, des billets de millions, de billions, pas de viande, pas de beurre!
Enflasyon tavan yapmış milyonlarımız milyarlarımız var. Ne et ne de yağ var. Hiçbir şeyimiz yok.
Mesdames et messieurs, l'Univers tel que nous le connaissons existe depuis plus de cent soixante-dix millions de billions d'années et s'achèvera dans un peu plus de dix minutes.
Bayanlar ve baylar, bizim bildiğimiz evren 170 bin milyon milyar yıldır varlığını sürdürüyor, ve on dakika içinde sona erecek.
Leur nombre est estimé à 10 billions, si ces 10 billions de puces infectées étaient relâchées, alors la situation
Taşıdıkları bakteri miktarı, tahmini 10 milyar kadar. Eğer bu 10 milyar, bakteri taşıyan pirelerin hepsini salacak olursak cephedeki durumun aniden bizim lehimize değişeceğini tahmin etmek pek güç olmayacaktır.
J'ai une capacité de mémoire ultime de 800 000 billions de bits.
800 katrilyon bitlik dev bir depolama kapasitem var.
Ma vitesse de calcul linéaire est de 60 billions d'opérations par seconde.
Düzlemsel hızım, saniyede 60 trilyon işlem olarak ölçülmüştür.
Nous avons été projetés en dehors de Béta Stromgren, à une distance de 3,8 billions de kilomètres!
Beta Stromgren'den uzağa fırlatıldık, tam 3.8 milyar kilometre uzağa!
Atteindre l'étoile la plus proche de notre système solaire... reviendrait à parcourir la distance de plus de 8 billions de km.
Güneş sistemimizin ötesindeki en yakın yıldıza yolculuk, 5 tirilyon milden daha uzak bir mesafe demektir.
7 billions de dollars de système de communication et je ne trouve pas mon match.
Yedi trilyon dolarlık bir iletişim sistemi elimin altında. Ama Packers kazandı mı, onu bile bilmiyorum.
Une chance sur des milliards de billions!
1,000 milyon milyar milyarda 1.
Vous saviez que notre cerveau renferme... un univers de 10 milliards de neurones... et de mille billions de circuits?
Beynimizin 10,000 milyon sinir hücresi ve 1,000 milyar devre içerdiğini biliyor muydunuz?
40 milliards, trillions, billions de repas vendus.
40 gilyon 80 milyon, zilyon, billion, katrilyon, katrilyar...
Baby a un plan qui nous procurera des billions de dollars.
Aslında, Bebeğin bize onyüzbin milyon dolar kazandıracak bir planı var.
Pourquoi gagner des trillions alors que nous pourrions gagner des... billions? Un trillion est supérieur à un billion, débile.
Neden trilyonlar kazanalım ki... Milyarlar kazanabilecekken? Trilyon milyardan büyüktür, gerizekalı.
Comme des billions d'autres.
Milyarlarcası gibi.
Des billions.
Milyarlarca.
Des billions de b-b-billions de billions de vies penchent dans la b-b-balance.
Milyar kere milyar kere milyarlarca yaşam dengede duruyor.
Des billions dans la balance.
Milyarlarcası da sırada.
Une chance sur 10 billions?
İhtimaller nedir, 10 trilyonda bir olmalı.
Des billions et des billions ils ne durent pas pour toujours rien ne dure
milyonlarca fakat sonsuza kadar sürmezler hiçbir şey sürmez.
Il y aurait 2 billions de dollars de dégâts.
Tahminlere göre toplam kayıp 2 milyar dolar!
Ce matin à 10h, 5 billions de wons ont été volés à la filiale SUWON de la Banque de Corée.
Bu sabah saat 10'da... Kore Bankası Suwon şubesinden... 5 milyar won çalındı.
Il dit qu'il a un plan en tête qui peut rapporter 5 billions de wons.
Aklında 5 trilyonluk bir iş olduğunu söyledi.
Tu as dit cinq billions c'est ça?
Beş büyük mü demiştin?
Tu penses que c'est facile de voler cinq billions à quelqu'un?
Birilerinden beş büyük almanın kolay olduğunu mu sanıyorsun?
5 billions.
5 büyük.
5 billions de wons?
5 trilyon won mu?
Le futur dépend de centaine de billions de variables, et tu n'en contrôle quasiment aucune.
Gelecek yüzlerce, binlerce değişkene bağlıdır. Neredeyse hiçbiri senin kontrolünde değil.
Le cerveau traite 400 billions de bits d'information par seconde mais nous n'en sommes conscients que de 2000.
Beyin saniyede 400 milyar bit bilgi işliyor. Ama bunların sadece 2.000'inin farkındayız.
Si le cerveau traite 400 billions de bits d'information et notre conscience seulement 2000, cela signifie que la réalité se passe dans le cerveau tout le temps. Le cerveau reçoit cette information mais nous ne l'avons pas encore intégrée.
Eğer beyin 400 milyar bit bilgi işlerken biz ancak 2.000'inin farkındaysak demek ki, gerçeklik beyinde sürekli var ve bilgi alıyor ancak bir bütün haline getiremiyoruz.
5 milliards. 5 billions.
Beş milyar. Beş trilyon.
50 billions? Quoi?
Elli trilyon mu?
L'an 100 billions? !
Ne 100 trilyonuncu yıl mı?
C'est un peu bizarre, ça fait pas vraiment 100 billions, ce manteau fait plus la 2nd Guerre Mondiale.
Çok garip. Paltosu 100 trilyon yılından değil de daha çok 2. Dünya Savaşı'ndan kalma sanki.
L'endroit parfait. 100 billions d'années et c'est le même vieux rêve.
Kusursuz yer. 100 trilyonuncu yılda hâlâ aynı eski düş.
- Avec une valeur nette dans les 2 billions.
- Kesin serveti 2 milyar doların üzerinde.