English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Blackberry

Blackberry traduction Turc

215 traduction parallèle
Tu as eu une bonne idée, Blackberry. Oui.
Çok iyi bir fikirdi, Blackberry.
Blackberry, Silver et Cowslip. Fais vite.
Blackberry, Silver ve Cowslip'i.
Il va mourir. Blackberry!
Çabuk ol yoksa ölecek.
Dandelion!
Blackberry!
Blackberry, va me chercher Dandelion et retrouve-moi ici quand les autres dormiront.
Blackberry, Dandelion'u da almanı... ve diğerleri uyurken burada benimle buluşmanı istiyorum.
J'ai besoin de bons coureurs. Dandelion, Blackberry.
Bigwig, koşuculara ihtiyacım var.
Blackberry, nous te laissons ici.
Blackberry, burada senden ayrılıyoruz.
Plus tard, à l'heure du déjeuner, Miranda consulta son Palm.
Öğlen tatilinde Miranda Blackberry'sini kontrol etti.
Je ne fais pas ça d'habitude, mais je meurs d'envie d'essayer mon nouveau portable.
Oh, tamam tamam. Normalde bunu yapmam ama yeni Blackberry'mi denemek için ölüyorum.
- Huit. Deux visiophones.
- Sekiz. 2 tanesi Blackberry.
Ni BlackBerry, ni pigeon voyageur.
Telefon yok, Blackberry ya da posta güvercini bile yok.
Et ton BlackBerry te manque.
Ve Blackberry'n olmadigi için gerginsin.
Sur la tête de nos enfants, je n'ai pas de BlackBerry sur moi.
Çocuklarimin üstüne yemin ederim ki üzerimde Blackberry tasimiyorum.
Mon portable marchait plus.
Blackberry arızalıydı.
Eh bien, en tant qu'ami et docteur, je te conseille de parcourir ton Palm et de contacter toutes les partenaires que tu as eues depuis ta contamination.
Pekala, dostun olarak... ve doktorun olarak... BlackBerry'ye gidip, o günden beri vücut sıvısı alıp verdiğin... bütün kadınları bulmanı öneriyorum.
Mon nouvel assistant m'envoie toujours les mauvais chiffres sur mon blackberry.
Yeni asistanım numaraları ajandama yanlış geçirmiş olmalı.
C'est le BlackBerry de Dick Cheney!
Bu Dick Cheney'in BlackBerry'si.
- Le BlackBerry de Dick Cheney.
- Dick Cheney'in BlackBerry'si.
Le BlackBerry de Cheney. Tiens.
Cheney'in BlackBerry'si.
D'accord, ils peuvent prendre votre portable, ou votre... votre playstation, ou votre pick-up!
O zaman Blackberry'ni elinden alabilirler, ne bileyim bigisayar oyununu, cipini!
- Je te confisque ton BlackBerry.
Ya BlackBerry'ni alırsam ne olur?
Ta salle de montage est à la maison. Tu dors avec ton BlackBerry.
Evin içine bir tane montaj odası yaptırdın ve cep bilgisayarınla yatmaya başladın.
Je t'envoie l'itinéraire sur ton BlackBerry.
MapQuest tarifini BlackBerry'ne mesaj atarım.
Non, il a pris mon Blackberry.
Hayır. Cep telefonumu çaldı.
Rien de noté dans le BlackBerry.
Kimse BlackBerry'sine yazmadı.
J'ai son Blackberry.
Sevdiği böğürtlenlerden aldım.
Transmission vers Blackberry
Blackberry ile iletişime geçildi.
Oh, il doit être sur mon PDA.
Biliyorum, BlackBerry'mde olacaktır, değil mi?
Va chercher ma Blackberry!
Sevo! Blackberry'mi getir!
Nous fournirons aux personnes-clés des blackberries à usage pro.
Şirket çalışanlarına Blackberry dağıtımı da ilk yeniliklerden.
Et si on veut pas s'en servir parce que c'est débile et inutile?
Peki blackberry kullanmak istemezsek, çünkü çok anlamsız ve salak şeyler?
J'allais faire la formation blackberries ici.
Çünkü ben de burada Blackberry kullanımını anlatacaktım.
Pas de blackberries, pas de sites web.
Blackberry falan yok, site yok.
Ceci provient du blackberry de ton agent de probation.
- Hayır, pek uymamışsın. Bu bilgi, gözetim memurunun el bilgisayarından alındı.
Ce qui veut dire qu'on fait un pèlerinage au château Blackberry.
Bunun anlamı Blackberry şatosuna bir yolculuk yapacağız.
Alors posez votre BlackBerry, n'envoyez plus Adam faire votre sale boulot, et amenez-vous ici.
O yüzden işi gücü bir yana bırak, pis işlerine Adam'ı göndermeyi kes ve kendin gel.
Préviens-moi si t'es en retard.
- Tamam. Gecikirseniz, BlackBerry'mden beni arayın.
Avez-vous des objets électroniques?
Yanında mekanik cihazı olan var mı? BlackBerry cihazı?
Vous me couvrez ses téléphones, son BlackBerry, son domicile, sa voiture, comptes bancaires, cartes de crédit, ses déplacements.
Telefonlarını, kablosuz internetini, dairesini, arabasını, banka hesaplarını, kredi kartlarını, seyahat alışkanlıklarını istiyorum.
Ma chérie, sois gentille et coopère avec ton père, et tante Stella va t'offrir un joli BlackBerry avec Bluetooth.
Peyton, tatlım, bugün uslu bir kız olup babanla işbirliği yaparsan Stella teyzen sana Mavidiş'li bir BlackBerry alacak.
Je suis paumée, sans mon Blackberry et mon portable.
BlackBerry ve cep telefonum olmadan elim ayağım bağlanır.
Tu vas assurer, même sans ton Blackberry.
CrackBerry'in olmadan bile harika şeyler yapacaksın.
Tapotant ce bidule comme une danseuse d'opéra, regarde mes doigts.
Şu Blackberry'lere adeta balerin gibi tıklıyorsunuz. Parmaklarıma bak.
J'ai acheté un Blackberry.
Böğürtlen aldım.
Elle doit sûrement vérifier ses disponibilités sur son blackberry.
Muhtemelen müsait olup olmadığını telefonuna sorması gerekiyordur.
J'ai regardé son Blackberry. *
- Avuçiçi bilgisayarına baktım.
- Non, Blackberry.
- Hayır, Blackberry.
Hyzenthlay sait courir.
Dandelion, Blackberry.
Tu as ton BlackBerry?
Blackberry'n yaninda mi senin?
Je vais contacter mon assistant par blackberry.
Asistanıma mesaj atayım.
BlackBerry?
Oto alarmı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]