English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Blossom

Blossom traduction Turc

131 traduction parallèle
Comment pourrait-elle rendre un homme heureux?
Bayan Blossom Franklin. Böyle bir kadın kocasını nasıl mutlu edeceğini nerede öğrenmiş olabilir?
Je vais en Californie, chez tante Blossom, pour étudier l'art.
California'da Blossom halamla oturup sanat eğitimi alacağım.
Inspecteur, vous connaissez le motel China Blossom.
Dedektif, China Blossom Moteli'ne aşina olduğunuzu biliyorum.
Nous reconnaissons que le China Blossom est un bordel.
Eğer maksat bu ise, China Blossom Moteli'nin... bir genelev olduğunu kabul etmeye hazırız.
Une fois encore, inspecteur, n'étiez-vous pas fréquemment au China Blossom alors que vous étiez en service?
Şimdi, baştan alalım dedektif. Görevde olmanız gereken zamanlarda sık sık... China Blossom Moteli'ne gider miydiniz?
Assez souvent, en fait, vous décidiez de ne pas être en service et de vous rendre au China Blossom.
Hatta aslında çoğu zaman... O an görevde olmadığınıza karar verip, China Blossom Moteli'ne giderdiniz.
Les avez-vous jamais emmenées au China Blossom?
Onları hiç China Blossom Moteli'ne götürdünüz mü?
S'il y avait une femme et pas d'argent à prendre, vous preniez la femme, n'est-ce pas?
Ortada üzerine yatılacak bir para yoksa, siz de kadınların üzerine yatıyordunuz. Öyle değil mi? Hem de China Blossom Moteli'nde!
- Je veux parler du China Blossom.
- Benim sözüm bitmedi. China Blossom...
Motel Orange Blossom.
Orange Blossom Moteli.
Sortie 1 sur Green Pastures Highway à l'échangeur Orange Blossom.
Portakal Çiçeği Köprüsü'nde Yeşil Çayır Karayolu'ndan 1. Çıkış.
Maman, papa, Richie, Fleur de lotus.
Anne, baba Richie, Lotus Blossom.
Un pépin sur le plateau de "Blossom".
- Blossom setinde bir sorun çıkmış.
II y a "Major Dad", "Blossom".
Şu an Major Dad, Blossom var.
- "Blossom" passe le lundi.
- Blossom, pazartesi günleri.
Et on dirait Blossom.
Ve çiçek gibi gözüküyor.
Rendez-vous à l'Orange Blossom dans une heure.
Bir saat içinde yol üstündeki Orange Blossom'a gel.
Cherry Blossom.
Kiraz Çiçeği.
Allez, Blossom.
Haydi, Kiraz Çiçeği.
cette semaine, joey donne à blossom une leçon sur l'amour vache.
Bu hafta Joey Blossom'a saygısız aşkla ilgili iyi bir ders verir.
On la regarde s'épanouir... et on loue le ciel d'avoir créé ce trésor de perfection.
You watch it blossom. And you thank God he created something so perfect.
Belle, c'est super.
Blossom. Harika!
Tiens, Belle. Prends ce que tu veux.
Pekala, Blossom, istediğini alabilirsin.
Pour rester sur Blossom Circle! C'était chiant.
- Blossom Circle'da otururum demiştin.
C'est Blossom Dearie.
Blossom Dearie.
Blossom Dearie?
Blossom Dearie?
Bourgeon m'a quitté.
Blossom beni terk ediyor.
C'est le prénom de votre femme?
Karınızın mı adı, Blossom?
Qu'est-ce qui rime avec Bourgeon?
Blossom'a ne uyar?
Pear Blossom Highway.
Pear Blossom Highway.
Détends-toi, Lisa. Mon gars doit être remonté dans sa BM garée devant le 9321 Blossom Palms Lane.
Adamım 9321 Blossom Palms Yolu'na park etmiş metalik gri rengindeki BMW'sine çoktan binmiştir.
Oignon Extra-bon?
"Leziz Blossom"? ( Lokantanın menüsünden bir yiyecek )
Prenons un Oignon Extra-bon.
Bence ortaya bir "Leziz Blossom" söyleyelim.
- Volontiers.
Blossom? Tabi.
On peut avoir un Oignon extra Extra-bon?
Ortaya bir "Leziz Blossom" alabilir miyiz?
J'en recrache mon Oignon Extra-bon par le nez.
Az daha canım "Leziz Blossom" burnumdan geliyordu.
A nous petite.
Tamam, Blossom.
Clark je suis sur la route Blossom et il y quelque chose qui ne vas pas avec la voiture!
Clark, eski Balsom yolundayım. Arabaya bir şey oldu.
Les choses ne vont pas très bien, ici à Pear Blossom, depuis quelques mois.
"Pearblossom'da işler... "... son birkaç aydır hiç iyi gitmiyor.
Kenny, fais-lui ta toupie Brise-burnes!
Kenny! Spin Blossom Nut Squash! ( Yeeeeehah!
- Tu parles de Blossom?
- Blossomu diyorsun?
La fille qui joue dans Petite Fleur est très intelligente.
"Blossom" da oynayan ve çok zeki görünen kız kimdi biliyor musunuz?
Raj, on va pas demander à Petite Fleur de joindre notre équipe.
Raj, Fizik Bowlingi takımımıza Blossom'dan birini almayacağız.
Il bossait sur "Petite Fleur".
Eskinde Blossom'da yazardı.
Évidemment, il n'a pas écrit l'épisode de "Petite fleur", où elle a adopte un chimpanzé avant de fuguer dans un 33 tonnes.
Belliki kızın bir şempanze evlat edindiği ve 18 tekerli bir araçla yollara düştüğü Blossom'ı yazmamış.
# Well, hey, little apple blossom
# Well, hey, little apple blossom
Les banques occidentales n'avaient jamais encore attendu la cérémonie d'ouverture Clôturant à 1.3 milliards de dollars en nouveau marché avec Roof Branch and blossom qui prendront en charge l'essentiel des besoin en eaux Du peuple de Turaquistan!
Banks West, daha açılış gerçekleşmeden, Roof Branch ve Blossom ile Turakistan halkına yeniden su hizmetlerini sağlayacak olan 1,3 milyar dolarlık bir anlaşma yaptı!
Le 6e.
Altı, Tracy. Blossom * dizisinden bir karakter olduğunu biliyordum, ama bir türlü Joey Russo tuşunu bulamadım. Altı!
Pauvre "Blossom".
- Zavallı Blossom.
- Belle.
- Blossom.
Vous serez sur une route de vieille fleur de cerisier.
Old Cherry Blossom yoluna çıkarsın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]