Translate.vc / Français → Turc / Brilliant
Brilliant traduction Turc
55 traduction parallèle
Tu as vu ce film au Delta l'automne dernier?
Sonbaharda Delta Brilliant'daki filmi izledin mi?
- Brilliant!
- Harika!
On dit que ça rend un homme moyen brilliant.
İyi bir adamı harika yaptığı söylenir.
- Pas brilliant.
- Harika değil.
- Et les Brilliant Pebbles?
Akıllı Çakıl taşları projesi?
Dieu que je suis brilliant... vous savez je me surprends moi-même parfois, réellement.
Tanrım çok zekiyim malum, bazen ben bile kendime şaşıyorum.
on a été brilliant.
Halbuki çok iyiydik.
Sans invitation, ça va être difficile à trouver. Eh bien, c'est brilliant.
Davetiye olmadan, bulmak çok zor olacak.
Adam est brilliant dans son travail, c'est vrai.
Adam işinde harikadır, evet.
Parcours universitaire brillant.
Brilliant Üniversitesi'nde kariyer sahibi olduğunu.
Brilliant, George.
Harikaydın George.
Brilliant, quelle escalade!
Harika. Heyecan verici bir tırmanış.
Brilliant C'était quoi ça?
O neydi?
"Brilliant Import / Export".
Brilliant İthalat / İhracat.
Patron, j'ai eu des infos sur cette société d'import / export d'Harvey Dwight.
Patron, Harvey Dwight ve Brilliant İthalat / İhracat hakkında bilgi aldım.
On dit qu'il utilisait ses élèves pour leur intelligence supérieure, puis les discréditait et... volait leurs équations.
They tell that it used their students Because of its brilliant idea. Ve onları kandırıp, geliştirdikleri herşeyi çalmış.
Comment ça se fait que tu sois si brilliant et en même temps si monutalement ignorant? Cmment?
NasıI...
Brilliant.
Mükemmel.
- Mon gars, j'ai juste pensé que c'est brilliant.
- Harika olduğunu düşünüyorum.
Brilliant, ceci dit.
Zekiceydi ama.
Brilliant.
Çok zekidir.
Plan brilliant.
Aman ne harika plan!
option de Brilliant.
Harika bir seçenek.
Avec plaisir. Brilliant.
- Tabii, doğru.
Brilliant.
- Harika.
Brilliant, en colère et viré.
Zeki biri, öfkeli ve işten atılmış.
Alors que si je le fais, ils se diront, "Warwick Davis est brilliant. " Si tous les acteurs nains sont comme ça, je vais saupoudrer le plateau avec des nains. "
Eğer rolü ben alırsam, "Warwick Davis çok iyiymiş be bu bütün cüce aktörler böyleyse, cüceyle doldurayım burayı." diyecekler.
Brilliant, riche, couronné de succès...
Zeki, başarılı, zengin...
Si j'avais reçu une limande de sable pour chacun de ses "brillants plans", j'aurais une fameuse colonie.
If I had a dab of sand for each of its "brilliant plan" Ünlü bir koloniye sahibim.
C'est brilliant.
Parlaak.
C'est brilliant, non?
- Harika, değil mi?
Si tu es si brilliant, si tu es bien plus qu'un génie, ça se serait produit encore et encore.
Eğer o kadar harikaysan, o denli dahiysen tekrar, tekrar, tekrar olması gerekirdi.
Oh, brilliant!
Ah, mükemmel!
et éventuel réanimation. Boutonné finalement par votre brilliant bypass.
Onu takip eden resüsitasyonunuz ve harika bypassınız ile kapanışınız.
Brilliant, mais terre-à-terre.
Bir dahi, ama ayakları yere basıyor.
Prends ta ma balle magique et montrez lui son brilliant, brilliant avenir.
Sihirli küreni çıkart ve... ona parlak geleceği göster.
Il était brilliant, en avance sur son temps.
Zamanının dahilerindendi.
Super!
Brilliant.
- Vers le gros truc brilliant dans le ciel!
Gökyüzündeki büyük ve parlak şeye doğru gideceğiz.
Brilliant!
Dahice!
Ho, brilliant.
Harika.
Vraiment brilliant, honnêtement.
Gerçeken güzeldi, açıkcası.
Oui, brilliant.
Evet, mükemmel.
Je veux vraimant savoir ce que le brilliant Jimmy Shive-Overly pense de moi!
O muhteşem Jimmy Shive-Overly'nin hakkımda gerçekten ne düşündüğünü bilmek istiyorum!
Parce que A est venu avec ce plan, Mike, et c'est brilliant.
Çünkü "A" bir plan yaptı, Mike, Akıllıca bir plan.
Quand tu étais un enfant, tu étais... brilliant comme lui et curieux et déterminé.
Çocukken bile onun gibi zekiydin. Meraklı ve kararlıydın.
Brillant.
Brilliant.
- Génial!
Brilliant!
Vous savez c'est un homme brilliant.
biliyormusun, o ışığı olan bir adam.
Il était brilliant
Çalıştığı her alanda muhteşem.
Je devine qu'il est brillant. Brilliant. Séduisant.
inancımın ortaya çıktığı anlar hariç sözleriyle beni kötülediğinde onun parlak ve zeki olduğunu sanıyorum zeki yakışıklı evet ve onun sana ilgisi seni özel hissettiriyor seni tamamlıyor hissi veriyor sana benim gümlüğümü okudun mu hiç?