Translate.vc / Français → Turc / Calderon
Calderon traduction Turc
165 traduction parallèle
Et Calderón?
Ya Calderon?
Nous aimerions des nouvelles de vos hommes de talents, de Vélasquez et de Calderón.
Dâhilerinizden vereceğiniz havadisleri duymak isteriz. Velazquez ve Calderon.
Señora Calderon, c'est Teresa, Teresa Delgado.
Bayan Calderon. - Benim Teresa, bayan. Teresa Delgado.
Parmi les belles de la ville, Baronito trouve la dame de son coeur, Senora Calderon.
Tüm çanlar hep birlikte Baronito ve Seura Calderon'un aşkını ilan ederler.
Les agents Schiff et Calderon.
Bunlar da ajan Schiff ve Calderon.
Vous la connaissez?
Ben de Calderon. Onu tanıyor musun?
Schiff, Calderon?
Schiff! Calderon!
L'ambassadeur d'Espagne, señor Calderon.
- Senyor Calderon.
Sa Majesté catholique, Isabelle d'Espagne et son fidèle ministre, señor Calderon ont tous agi avec la plus grande confiance en la justesse de leur affaire.
Katolik Majesteleri, İspanya Kraliçesi İsabella... ve saygın vekili Senyor Calderon'un, kendi iddialarının doğruluğundan tamamen emin şekilde hareket ettiğinden eminim.
Comme tout vrai Américain vous le dira, cette indépendance garantit notre liberté.
Senyor Calderon, her gerçek Amerikalı, bizi özgür kılan şeyin, mahkemelerin bağımsızlığı olduğunu söyleyecektir.
Je voudrais vous présenter l'ambassadeur d'Espagne.
Tanıştırayım, Senyor Calderon, İspanya Elçisi
Vous voyez, señor Calderon, il y a de plus en plus de gens, dans cette partie du pays, qui nous considèrent, nous gens du Sud, en dessous d'eux, pas seulement géographiquement.
Bakın Senyor Calderon, ülkenin bu kısmında giderek artan sayıda insan... biz Güneylileri coğrafi konumumuz haricinde de kendilerinden aşağı görüyor.
Demandez-vous, señor Calderon, quel tribunal voudrait être responsable de mettre le feu aux poudres?
Kendinize şunu sorun Senyor Calderon... Hangi mahkeme, yangın fırtınasını başlatan kıvılcımdan sorumlu olmak ister?
- Dr Calderon? - Oui?
- Dr. Calderon?
Dr Calderon, avez-vous prescrit des injections de doritriptan à Emily?
Dr. Calderon, Emily'nin tedavisi sırasında Doritriptan iğne reçetesi yazdınız mı?
- Qui la suit? - Un certain Dr Calderon.
- Adı Calderon.
Son médecin, ce Dr Calderon, refuse de nous communiquer son dossier.
Bahsettiğiniz Dr. Calderon, Emily'nin doktoru tıbbi kayıtları göndermeyi reddediyor.
Dr Calderon saura quoi en penser, lui.
Ama Dr. Calderon'u aşmıyor.
En avez-vous discuté avec le Dr Calderon?
Birisi bu konu hakkında Dr. Calderon'la konuştu mu?
Dr Calderon?
Dr. Calderon?
Dr Calderon!
Dr. Calderon!
- Je suis le Dr Calderon.
Dr. Calderon'u takip ediyorum.
- Je crois qu'il est venu la soigner.
- Bence Dr. Calderon oraya onu tedavi etmek için geldi.
Et si Calderon a l'intention de revenir?
Peki Calderon denen adam geri gelirse?
Mais selon ce rapport, le traitement du Dr Calderon a amélioré son état de santé.
Ama Dr. Calderon'un tedavisinin iyi sonuçları olduğunu rapora geçirme hakkım var.
L'injection qu'il lui a faite n'a fait qu'aggraver son état.
Dr. Calderon'un ona verdiği şey aslında onu daha kötü yapıyor.
Un certain Dr Calderon?
Dr. Calderon.
Rien ne prouve que d'autres employés de Prangen savaient ce que faisait Calderon.
Prangen'den başka kimsenin Calderon'un çalışmalarından haberi olduğuna dair bir kanıt yok.
- Pedro Calderon est mort.
- Pedro Calderon öldü.
Tristán Calderón. Il est avocat.
Tristan Calderon.
Qu'avez-vous dit à Calderón à propos d'Ezequiel?
Calderon'a, Ezequiel hakkında ne söyledin?
ils ont élevé la récompense à 10 millions, pour quiconque capturera Ezequiel, le livrera à Calderón et gardera le secret.
Ödül 10 milyona çıkmış. Ezequiel'i yakalayıp onu Calderon'a teslim eden ve bunu sır olarak saklayan kim olursa olsun verilecek.
Vous voulez pas qu'on le dise à Calderón?
Calderon'a söylememizi istemiyor musunuz?
Monsieur, ça risque d'être dangereux, si vous n'appelez pas Calderón.
Efendim? Calderon'a haber vermezsek işler tehlikeli hale gelebilir.
Elle s'appelle Angela. Je l'appelais "Mme Calderon".
İsmi Angela idi ama ben Bayan Calderon diye çağırıyordum.
Ils étaient gentils, surtout Mme Calderon.
Bana karşı çok içtendiler. Özellikle Bayan Calderon.
Tu as vu les Calderon?
Calderon ailesini ziyaret ettin mi?
J'avais hâte de revoir la ville et Mme Calderon aussi.
Sadece şehre ve Bayan Calderon'a geri dönmek istiyordum.
M. Calderon trompait sa femme depuis le début de leur mariage.
Bütün ilişkileri boyunca Bay Calderon onu aldatmıştı.
Mme Calderon m'a dit de l'appeler Angela, désormais.
Kendisini Angele olarak çağırmamı istiyordu.
Je pensais à Mme Calderon, à Ryan.
Uzanıp Bayan Calderon ve Ryan'ı düşündüm.
Le pendu, c'était Martin Calderon.
Asılan adamın adı Martin Calderon'muş.
C'est ceux de M. Calderon.
Onlar Bay Calderon'un.
- Tu connais Calderon, n'est-ce pas?
- Calderon'u tanırsın, değil mi?
Pourquoi Calderon a quelque chose à dire?
Neden Calderon buna karar veriyor?
Ne te fais pas voir par Calderon.
Calderon seni görmesin.
Scranton naviguait près de Los Muertos Reef, Le Capitaine Calderon pense que la cause était aussi l'attaque de deux sauveteurs et une femme, Rita Valdez.
Scranton Los Muertos Kayalıkları etrafında avlanıyor Kaptan Calderon'un iki tekne ve...
Le Captain de police Calderon a remercié le Dr. Frank Reeves pour avoir aider à identifier la cause de la menace.
Polis Şefi Kaptan Calderon Frank Reeves'e saldırıların sebebini teşhis ettiği için teşekkür ediyor.
On a eu 2 coups de fil des gens de Calderón.
Calderon'un adamları iki kere aradı.
J'ai rencontré Miguel Calderón aujourd'hui.
Memnun oldum. Bugün Miguel Calderon'la karşılaştım.
Calderón commence lundi. C'est pas ta décision.
Calderon pazartesi başlıyor.