Translate.vc / Français → Turc / Charlene
Charlene traduction Turc
502 traduction parallèle
Ce n'était que ma main.
Yapma, Charlene! Sadece dokundum.
Tu ne fais pas cette tête à cause de Charlene?
Umarım Charlene yüzünden üzgün değilsin.
Je sortais avec Charlene Duggs.
Charlene Duggs'la çıkıyordum.
Charlene n'est pas assez bien pour toi.
Charlene senin için yeterince iyi değil.
Tu n'as jamais baisé Charlene Duggs!
Onca zaman Charlene'i hiç düzemedin.
Charlene n'est pas mal non plus.
Charlene de fena değil di mi?
Tu serais mieux avec des idiotes comme Charlene!
O aptal moronlardan birinden daha iyi olmalıydın
Tu peux coucher avec elle et la jeter quand tu n'en veux plus.
Charlene gibi, you could sleep with and throw away.
Ça marche bien pour Carlin aussi.
Charlene aradı. Çok iyi gidiyormuş.
Je me fais du souci pour Charlene.
Charlene'i çok merak ediyorum.
Je pensais... je devrais peut-être appeler Charlene pour lui dire que je vais bien.
Charlene'i arayıp ona, herşeyin yolunda olduğunu söylesesem mi acaba?
- Charlene, qu'est-ce que tu fais?
Ne yapıyorsun orda?
Papa passe son temps avec Charlene McKenzie. Depuis que son mari est mort, il travaille chez elle sans cesse. Elle a plus besoin de compagnie
Babam, kocasının ölümünden beri Charlene McKenzie'nin neredeyse tüm marangozluk işlerini yapıyor.
Voilà, Charlene.
İşte buradasın, Charlene.
- Parfait, Charlene.
- Tamam, Charlene.
- Charlene, je ne suis pas sa mère.
- Charlene, onun annesi değilim ben.
Charlene, qu'y a-t-il?
Charlene, neler oluyor?
Prends soin de toi, Charlene.
- Evet. Kendine iyi bak, Charlene.
Pour Charlene, j'espère qu'il va bien.
'Charlene'in hatırı için, umarım problemi yoktur.'
Ma fille, Charlene, et moi, avons été l'objet d'une expérience il y a longtemps.
Kızım, Charlene ve ben, Charlie, Uzun zaman önce yapılan bir deneyin parçalarıydık.
Votre parole que ma mission avec Charlene ne s'achèvera pas quand je l'aurai ramenée ici.
Charlene'le olan bağımın onu buraya getirmemden sonra kesilmeyeceğine dair söz vermeni istiyorum.
Bonjour, Charlene.
Selam, Charlene.
D'accord, Charlene.
Tamam, Charlene.
Vas-y, Charlene.
Devam et, Charlene.
Quand tu veux, Charlene.
Biz hazırız, sen hazır olunca, Charlene.
Charlene pense que c'est un homme de ménage, John.
Charlene onun John adında bir hademe olduğunu sanıyor.
Charlene m'a dit que tu chantes.
Charlene senin şarkı söylediğini söyledi.
Je te présente Charlene, ma secrétaire, mon amie, ma comptable... et sa fille Renée qui est aussi mon amie.
Seni Charlene'le tanıştırayım sekreterim, arkadaşım, muhasebecim ve bu da onun kızı Renée, o da benim arkadaşımdır.
Charlene a vos téléphones?
Charlene'ne telefon numaralarınızı bıraktınız mı?
Charlene.
Charlene.
En fait, c'est ma copine, Charlene, qui voulait absolument que je l'achète.
İşin aslı kız arkadaşım Charlene. O bana aldırdı.
J'avais un méchant style avec ça quand j'ai emmené Charlene à la pizzeria... Ia même chose quand j'ai tué les avocats.
Charlene'i pizzacıya götürürken mükemmel görünüyordu ve avukatları öldürürken de mükemmel görünüyordu.
Sans bavure, Charlène.
Tatlı Charlene.
Sg., l'arme de l'engagé s'appelle Charlène!
Efendim, silahımın adı Charlene efendim.
- Bonjour, Charlene.
- Merhaba, Charlene.
- Je suis Charlene!
- Ben Charlene'im!
Vous imaginez Charlene?
Charlene'e inanabiliyor musun?
Oh, salut, Charlene.
O, selam, Charlene.
M. Horn... Charlene. La fiancée de Tommy.
Bay Horn, Charlene, Tommy Riley'nin nişanlısı.
Oui. Merci, Charlene.
Evet, teşekkür ederim Charene.
Charlene pourrait se faire virer.
Charene'in işine son verilebilir.
J'appelle Charlene pour lui dire que j'ai rendez-vous...
Ben Charene'i arayıp doktora randevum olduğunu...
Je vais déjeuner avec Charlene.
Charlene'le yemeğe gidiyorum.
Vous avez parlé du cœur à Charlene.
Charene'e gülen kalbi söylemişsin.
Si je disais ça à Charlene, Dieu sait ce qu'elle ferait.
Aklından geçenleri Charene'e söylesen kim bilir ne der.
Devant Roger, Charlene, Dieu et tout le monde?
Roger'ın, Charene'in ve herkesin önünde?
Mais avec Charlene, oui.
Charene'le yatıyorum.
Quelqu'un d'Appleby a parlé de Feldman à Charlene.
Appleby'de biri Charene'e Feldman'ı söylemiş.
- Charlene n'a jamais été si furax.
- Charene'i bu kadar kızgın görmemiştim.
Charlene!
Charlene!
Charlene, qu'est-ce qui...
Ne oluyor?