Translate.vc / Français → Turc / Chelsea
Chelsea traduction Turc
1,240 traduction parallèle
- Allô, Chelsea.
Merhaba, Chelsea.
- Vous y croirez un jour.
Buna inanacaksın, Chelsea.
C'est juste moi, Chelsea.
Benim, Chelsea.
Personne n'a ouvert la boîte.
Hayır, Chelsea. Hiç kimse o kutuyu açmadı.
Qui pensait qu'il irait si loin?
Chelsea, hiçbirimiz onun bu kadar ileri gideceğini düşünmemiştik.
Quand on sortira, je te promets la plus belle aurore de ta vie.
Chelsea, bu yerden dışarı çıkınca, sana şimdiye dek gelmiş en güzel gün doğumunun sözünü veriyorum.
Par ici, Chelsea.
Buraya gel, Chelsea.
C'est juste un jeu, Chelsea.
Bu sadece bir oyun, Chelsea.
Chelsea, ce n'est pas pour de vrai.
Chelsea, o gerçek değil!
Écoute-moi, Chelsea.
Her şey yolunda.
Toute cette histoire de Hellworld n'est qu'un piège.
Dinle, Chelsea. Tüm bu Cehennem Dünyası saçmalığı büyük bir tuzak.
Sors-moi de là, Chelsea!
Kurtar beni! Beni duyabiliyor musun?
- Votre rêve est terminé, Chelsea.
Rüyân bitti, Chelsea. Hayır!
Allo, Chelsea.
Merhaba, Chelsea.
Cette farce est délicieuse, Chelsea.
Yemek çok lezzetli olmuş Chelsea.
Difficile à battre, Chelsea.
Chelsea'yi yenmek kolay değil.
Toujours pas de but. Chelsea domine toujours.
Hala gol yok ancak Chelsea daha üstün oynuyor.
Newcastle a arraché la victoire à Chelsea, mais ça ne suffira pas :
Newcastle, Chelsea galibiyetini zar zor kopardı ama bu yetmez.
Le café dans Chelsea.
Chelsea'de bir kafe.
- Chelsea?
- Chelsea.
Où est Chelsea?
Chelsea nerede?
- Chelsea, va voir George. - Viens.
- Chelsea, George'a git.
Chelsea, ne bouge pas.
- Chelsea! - Chelsea, kımıldama!
Bon Dieu, Chelsea.
Lanet olsun, Chelsea!
Maman!
- Chelsea! - Anne!
Chérie, que fais-tu là?
Chelsea, tatlım, orada ne yapıyorsun?
Chelsea!
Chelsea!
Une risette de Chelsea?
- Chelsea sırıtması diye birşey duydun mu, ha?
Le Major s'en est tapé des risettes de Chelsea à l'époque où les GSE étaient trop bien organisés pour abandonner un des leurs.
Bahse varım Reis kendi hissesini dağıtmıştır. O zamanlar GSE, adamlarından birini unutacak kadar şapşal değildi!
- J'ai les clés de la maison de Chelsea.
Chelsea'deki evin anahtarları bende.
Chelsea veut te parler avant de dormir.
Chelsea yatmadan önce sana bir şeyler söylemek istiyor.
De Hoboken. Étudiant en commerce à Chelsea university.
Chelsea üniversitesinde çalışıyormuş.
- Oui. Jordan Benson.
Chelsea üniversitesinde 1.sınıf.
Il était fan de Chelsea, moi des Spurs, on discutait, on riait.
Ben Chelsea'yı tutardım o da Spurs'ı. - Hep konuşup gülerdik.
C'est tentant, mais je vais au match.
Çok çekici. Ama eve gidip Chelsea - Manchester maçını izleyeceğim.
Le Limelight — c'est, euh, ce club dans Chelsea.
- Limelight, Chelsea'de bir kulüp.
Chelsea?
Chelsea?
Clark, Chelsea peut me remplacer au Talon.
Clark, Chelsea'ye söylerim Talon'da yerime bakar.
Je ne veux pas Chelsea.
Ben Chelsea'yi istemiyorum.
Jessica, Lauren, Chelsea!
Jessica, Lauren, Chelsea!
Chelsea.
Chelsea.
Tu dois jeter ce truc endommagé et voir ce qui se passe avec Chelsea.
Kusurlu mallardan kurtulup, Chelsea'yle neler olacağına bakmalısın.
- Salut Chelsea!
- Selam, Chelsea!
- Salut, Chelsea Lewis, 1e année.
- Selam, Chelsea Lewis, birinci sınıf.
t'as vu, Chelsea? T'as besoin d'un homme qui te protège.
Söylesene Chealsea, etrafında seni güvende tutabilecek bir erkek var mı?
- Salut, Chelsea.
- Selam Chealsea.
Mon cousin, Mr Bayham Badger, est médecin. Un bon cabinet à Chelsea. Il accepte de s'occuper de vos études.
Kuzenim, Bay Bayham Badger Chelsea'de çok iyi, becerikli bir hekimdir ve konuyla ilgili çalışmalarınızda yardımcı olmak istiyor.
Au revoir, Chelsea.
Hoşça kal, Chelsea.
Donne-moi la main.
Chelsea. Bana elini ver.
1re année à Chelsea.
Bugün dersleri asmış.
C'est Chelsea-Man U. À plus tard.
- Görüşürüz.