English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Comic

Comic traduction Turc

984 traduction parallèle
C'est l'Action Comic qui montre le premier super héros.
İçinde ilk defa Süpermen'in olduğu Action Comic.
Le Comic-Kaze.
Komik-kaze Kulübü.
Je fais Comic-Kaze demain.
Yarın Komik-kaze " deyim.
Comme la fois où on est allé au Comic-Co, et qu'on s'est déguisés comme Jabba le Hutt?
Comic-Con'a gittiğimizde Jabba the Hutt gibi giyindiğimiz zaman ne olacak?
- Donc, Tu aimes mon comic?
- Nasıl, beğendin mi?
Mes textes sont drôles, mais pas du style "Archie".
Yazdıklarım komikmiş ama "Archie Comic" e uyacak kadar komik değilmiş.
FANATA-COMIC-CON : Un rassemblement de mecs qu'ont jamais vu une fille nue. Invités :
FANATA Çizgi Roman Festivali Hayatında Çıplak Kız Görmeyenler
C'est comme Comic Relief.
Bu tıpkı... Comic Relief gibi.
Tout semble sortir d'un Archie comic.
Hiçbir şeyde kısıtlama yok.
On aimerait parler avec vous d'un possible comic strip pour le magazine.
Seninle dergi için, bilirsin çizgi romanlar hakkında konuşuruz.
Je veux juste te dire que je ne ferai pas le comic strip.
Sadece sana çizgi roman çizmeyeceğimi söylemek istedim.
C'est un comic strip.
Çizgi roman.
C'est juste un stupide comic strip.
Sadece aptal bir çizgi roman.
Comme toi et ton stupide comic strip.
Sen ve senin o aptal çizgi romanın gibi.
Tu finiras par passer l'âge des comic books pour vouloir devenir riche. Non, je crois pas.
Çizgi romanlarla ortaya çıkacaksın ve zengin olmayı isteyeceksin.
Je déclare ouverte la réunion du 1 er club de B.D.
Şimdi bu yılın birinci "Harbor Comic Book" buluşmasını başlatıyorum.
Avez-vous vu son comic strip aujourd'hui?
Bugünkü karikatürünü gördünüz mü?
Et au fait, j'aime ton comic strip.
A bu arada, karikatürlerine bayıldım.
2 oeufs Silly Putty et 13 comic books
İki tane oyun hamuru yumurtası. Ve 13 adet çeşitli çizgi roman.
De la b.d. 40 ans et il n'arrive pas encore à voler.
Comic-Kitaplar. 40 yaşında ve hala uçmaya çalışıyor.
- Comic-Con. - Comic-Con?
Comic-Con.
- Comic-Con et U2!
- Comic-Con ve U2!
Salut, Shauna. Tu nous prépares un communiqué de presse sur les frères Chase à la conquête de Comic-Con?
Shauna, Chase biraderlerin Comic-Con'u nasıl fethettiklerine dair bir hikaye mi anlatacaksın?
Pour le Comic-Con, je crois que je vais être le frère de Johnny.
Comic-Con'da Shauna, sanırım ben Johnny'nin kardeşiyim.
On part ensemble à Comic-Con Phoenix.
Comic-Con Phoenix'e beraber gidiyoruz.
En direct de la salle Hollywood au Comic-Con...
İyi. - Comic-Con'dan canlı olarak... - Tamam.
Une fois, je me suis tapé la soirée complète'Comic Relief'* parce que...
Bir kere tam bir gece Comic Relief. izlemek zorunda kaldım. Çünkü...
Je travaille avec lui sur son comic book.
Çizgi romanı üzerinde birlikte çalışıyoruz.
Elle, qui se trouve être mignonne et obsédée par son précieux comic book.
Oysa, Reed, onun karikatür dergisine bayılan bir fıstık çıktı.
Le pire auteur du comic book?
Dünyanın en kötü çizgi roman yazarı olarak mı?
Ce comic book l'a complètement détruit.
Bu çizgi roman işi onu iyice bozdu.
Stew, si tu es interessé, ils font un spectaculaire Spectaculus au magasin de comic book.
Hey, Stew, yani eğer ilgilenirsen, atomik çizgi roman köşesinin altında bir spectaculus bölümleri var var.
Je suppose qu'on peut pas être assis et parler de comic book toute la journée...
Şey sanırım bütün gün oturup, sadece çizgi romanları konuşamayız.
Je jette tous mes comic books.
Bütün çizgi romanlarımı atıyorum.
Nous autorisons l'histoire du comic générer bien trop d'hypothèses.
Bir çizgi romanın bir çok hipotez üretmemizi sağlamasına izin veriyoruz.
C'est ton comic.
Senin çizgi romanının sayesinde.
Moi, par exemple, je jouerai pour Comic Relief *.
Ben örneğin, "Comic Relief" için oynayacağım.
Je ne donnerais pas mes gains à Comic Relief. Vu que, apparemment, ça n'existe plus.
Mademki ortada artık böyle bir kuruluş kalmamış,... bende bağışımı Comic Relief'e yapmayacağım.
C'est comme l'intrigue d'un comic book. Dent pourrait avoir arrangé ça, peut-être Talia.
Çizgi-roman çizmek gibi.
Regarde, ces peintures, elles s'emboitent comme les pages d'un comic book.
Şu resimleri görüyor musun, sanki bir çizgi romanın sayfasına aitlermiş gibi birbirleriyle uyumlular.
Quand les cours ont commencé, je pensais que t'étais ce gars cool et intelligent qui saisissait l'importance de la comic-con ou de la physique nucléaire.
Okul başladığı zaman, senin, nükleer fizik ve kültür festivallerinin önemini anlayabilecek zeki bir mühendis olduğunu düşünmüştüm.
Uh, c'est, uh, nous au Comic-Con.
Bunlar biziz, Comic-con'dayız.
Mais on a jamais réellement été au Comic-Con hein?
Ama biz Comic-con'a hiç gitmedik. Gittik mi?
C'est l'adaptation d'un comic.
Bir çizgi roman uyarlaması.
Tu veux venir à Comic-Con?
Komedi yarismasina gelmek istermisin?
C'était un Comic-Con *.
Mizah fuarıydı.
Tu la verras au Comic-Con.
Mizah Fuarı her yıl düzenlenecek.
- Je ressemble au Last Comic Standing?
- Öyle gibi mi duruyorum?
"L'ombre de la chauve-souris" *? ( * BD où apparaît Batman )
Detective Comic, Dark Knight, Shadow Of The Bat?
* Notes * Center Parks = Butlins ( centre pour jeunes ) Comic Relief = Organisme humanitaire s'appuyant sur le rire
TVRip : black _ milk Haziran 2008
Ça dépend... "Detective Comic", "Le cavalier noir",
Duruma bağlı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]