Translate.vc / Français → Turc / Continua
Continua traduction Turc
131 traduction parallèle
Rico continua à prendre soin de lui, de ses cheveux et de son arme... avec d'excellents résultats.
Rico kendine, saçına ve silahına iyi bakmaya devam etti... Muhteşem sonuçlar elde ederek.
Dolly continua à parler mais je ne l'écoutais pas.
Dolly konuşmaya devam etti, ama ben onu dinlemiyordum.
Mais la grève continua encore et toujours.
Grev hala devam ediyordu. Bitmez tükenmezmiş gibiydi.
Mais cette nuit-là, l'odeur de brise arriva très tôt. Il le savait dans son rêve, et il continua de rêver.
Fakat bu gece esintinin kokusu çok erken gelmişti ve O da rüyasındayken çok erken olduğu biliyordu ; düşlemeye devam etti.
Comme il ne put entrer en moi, il monta sur ma poitrine, sur mon visage, puis continua sur le mur.
İçime giremeyince hemen göğsüme, yüzüme sonra da duvara tırmandı.
Miho pleura. Elle continua... à pleurer.
Miho ağladı ağladı ve ağladı.
Tous ceux qui rêvaient d'une nouvelle vie, eurent une route pour y aller. Et leur épopée continua.
Bakir topraklar ve yeni bir hayat için can atan insanlar şimdi onları götürecek bir anayola kavuşmuşlardı ve harekete geçtiler.
On continua à le faire.
Yapmaya devam ettiler elbette.
Commençant par la tête et les bras, Joseph Michel Montgolfier continua par le torse, les jambes et les parties intimes, avant de se rincer tout le corps.
Yüz ve kollardan başlayan Joseph Michel Montgolfier sonra göğsünü, bacaklarını ve oralarını keseleyip durulandı.
"Venez, venez!", continua-t-il, la voix cassée et pleine de sanglots.
"Gel, gel," diye sürdürdü konuşmasını, o titreyen sesiyle, hıçkırarak ağlıyordu.
WOODY CONTINUA À PARCOURIR LES ROUTES D'AMÉRIQUE ET DU MONDE,
Woody, Amerika yollarında yürümeye devam etti.
Elle continua :
Ses bana dedi ki :
D'autres années passèrent, et Delia continua de glisser.
Aradan yıllar geçmişti ancak Delia hala kendinde değildi.
Il continua à fouetter le cheval qui ne bougeait pas.
Adam atı kırbaçlamaya devam etti ; ama o kıpırdamadı. "Burası benim evim." dedi kadın.
Weichselberger continua de l'exploiter et l'interdire d'aller à l'école.
Weichselberger Joseph'i kendi çıkarı için kullanmaya ve okulda gitmekten men etmeye devam eder.
Jerry continua à chanter sa lignée, remontant jusqu'à l'origine de sa planète, il y a 170 générations.
Jerry, 170 kuşak önce kendi gezegeninin kuruluşuna kadar uzayan, sülalesini ezgilemeye devam etti.
La valse des années continua, impitoyable, et, en un instant, Scrooge vit toute son enfance défiler devant ses yeux.
Yıllar korkunç danslarını yaptı ve bir anda, Scrooge'in tüm çocukluğu gözlerinin önünden geçti.
Les pertes des deux armées cumulées dépassèrent 53000 hommes. La bataille décisive tentée par Lee se solda par un échec mais le moral de l'armée Sudiste était loin d'être ébranlé et la guerre continua à rugir durant deux années dévastatrices.
Lee tarafından planlanan mücadele başarısızlıkla sonuçlandı ama güney ordusunun ruhu kırılamadı ve savaş iki yıl daha sürdü.
DeNunez continua mais ne joua jamais en Major League.
DeNunez 3. ligde oynadı ama profesyonel olmadı.
Edward D. Wood Jr. continua le combat à Hollywood, mais le succès ne cessa de lui échapper.
"EDWARD D.WOOD, JR." Hoollywood'da tutunabilmeye çalıştı ancak piyasadaki filmlerin başarısı onu her zaman surklase etti.
"le calvaire continua après l'école."
"Bu eziyet okul çıkışında da devam etti."
L'esprit de Matilda continua à mûrir, nourri par les auteurs qui avaient jeté leurs livres au monde comme des navires à la mer.
Matilda'nın aklı, kitaplarını denizlerdeki gemiler gibi dünyaya gönderen yazarların sesleriyle, büyümeye devam etti.
Isabelle II continua à débattre de l'affaire Amistad avec sept autres présidents américains.
İspanya Kraliçesi İsabella Amistad konusunda yedi Amerikan başkanıyla tartışmayı sürdürdü.
Chez les Abbott, la vie continua sans elle.
Abbottlarda yaşam onsuz devam etti.
" II se reposa sur une corniche et continua sa chevauchée
" Yolu uzundu bir mola verdi tepenin üstünde şöyle bir dinlendi
Le 54 continua quelques années encore. Il ferma ses portes en 1986.
Stüdyo 54 birkaç yıl daha açık kaldı, 1986'da kapılarını tamamen kapattı.
Schtroul continua le voyage jusqu'en Chine, où il devint chef de gare.
Schtrull, sonradan istasyon şefi olacağı Çin'in küçük bir köyüne kadar devam etti.
Un gang chassa l'autre, la dictature communiste continua.
Yöneticiler değişti ama komünist diktatörlük devam etti.
Mais... il continua à bâtir, à agrandir, comme pour abriter la famille qu'il n'aurait jamais.
Ama inşaya devam etmiş. Odalar eklemiş. Asla olmayacak ailesi için yapıyormuş sanki.
Mais elle continua à gaver son chat, au cas où.
Yine de kedisini tok tutmayı ihmal etmedi.
Il continua un long moment jusqu'à ce que je comprenne ce qu'il voulait.
Onun ne istediğini anlamadan önce uzun bir süre boş boş konuştu.
Et le vent du nord finit par se lasser... et il continua son chemin.
Ve sonunda Kuzey rüzgarı yoruldu. Kendi yoluna gitti.
" Elle continua de chanter sa haine envers ses ennemis olympiens.
"gece gündüz şarkı söyler gibi " savaşmaya devam etti. "
David continua de prier la Fée Bleue... qui souriait doucement pour l'éternité.
Ve David, önünde duran ve sonsuza dek hafifçe gülümseyen Mavi Peri'ye dua etmeye devam etti.
Cukor continua comme prévu.
Cukor plana uydu.
En plus de cette guerre par presse interposée... Marilyn continua sa publicité en posant pour des magazines.
Marilyn, kelimelerle yürüttüğü savaşa ek olarak kişisel tanıtım kampanyasını fotoğraflarla da sürdürüyordu.
La séance continua dans une maison sur les collines d'Hollywood... a la plus grande surprise de l'intendante des lieux.
Çekimler Hollywood Hills'teki bir evde sürdü. Yıldızı bir anda karşısında görmek evin kahyasını şaşırtmıştı.
Comme quelqu'un écoutant une cassette et qui appuie sur le bouton "stop". On continua à jouer...
Sanki bir kaset çalıyormuş da biri "stop" düğmesine basmış gibi.
Né grand dès son enfance Il continua sa croissance
Muazzam doğdu ve büyümeye devam etti.
Wladyslaw Szpilman continua à habiter Varsovie jusqu'à sa mort le 6 Juillet 2000. Il avait 88 ans.
Wladyslaw Szpilman 6 Temmuz 2000'daki ölümüne kadar Varşova'da yaşadı, 88 yaşındaydı
" mais il continua de chanter.
" ama o devam etti
" Ll continua longtemps comme s'il se parlait à lui-même
Kendi kendine konuşurmuşçasına uzun zaman konuştu.
Corriere della Sera, L'Unità et Lotta Continua, s'il vous plaît.
Corriere della Sera, L'Unità ve Lotta Continua, lütfen.
Il continua sa route vers le sud et l'océan extérieur.
Güneye, okyanusa doğru ilerlemeye devam etti.
Les 40 années qui suivirent Ray continua à collectionner les succès, Grammy et concerts à guichets fermés il est devenu l'un des artistes les plus admirés du monde.
Sonraki 40 yıl boyunca Ray, hit plaklar yapmaya, Grammy'ler kazanmaya ve kapalı gişe konserlere devam etti.
Quill continua à attendre et attendre...
Quill bekledi...
Jour après jour, elle continua à acheter des vêtements sans répit.
Günden güne, alışveriş yapmaya devam ediyordu.
Le garçon continua d'attendre le retour de sa mère.
Çocuk annesinin gelmesini beklemeye devam etti.
Il continua et dit,
Anlatmaya devam etmişti :
Et il continua, écrivant quotidiennement, jusqu'à l'après-midi du jour où il se suicida.
Hastaydım. Aslında bunları anlatmak istemiyorum.
Hamburger Hill fut prise le 20 mai 1969. La guerre des collines et des pistes continua.
Hamburger Tepesi 20 Mayıs 1969'da ele geçirildi.