Translate.vc / Français → Turc / Cupcake
Cupcake traduction Turc
374 traduction parallèle
Oui, Betty Louise Plotnick, sortie d'un trou perdu de l'Illinois.
Evet. Doğu Cupcake, lllinois'lu Betty Louise Plotnick.
Je suis rentré pour prendre du...
Evde olduğunu bilmiyordum. - Birkaç dakika önce geldim ve... - Cupcake, hayır!
Cupcake, non, arrête.
Hayır! Otur.
Mon principal interêt est notre boutique de cupcake.
Tüm dikkatimi kek işimize yoğunlaştırdım.
Je ne pense pas que vous allez y arriver avec l'entreprise de cupcake.
Kek işinde başarılı olacağınızı zannetmiyorum.
Eh bien, personnellement Je ne pense pas que vous allez y arriver avec l'entreprise de cupcake.
Madem öyle ben kişisel olarak kek işinde başarılı olacağınızı düşünmüyorum.
Mais... mais... c'est ma plus belle œuvre, mon chou.
Ama... ama o... o benim Cupcake'den bu yana yaptığım en iyi çalışma.
- Jeremy, je vais prendre ce cupcake.
- Jeremy, o keki alabilirim artık. - Pekâlâ.
Du conseiller Williams avec Cupcake?
Meclis üyesi Williams ve Cupcake'in olduğu fotoğraf mı?
Voici un petit échantillon du nouveau parfum de notre cupcake, crème ananas-vanille.
İşte ananas-vanilya kremalı en yeni çöreğimiz.
Ce n'est qu'un cupcake.
Sadece bir çörek.
Joe, ce n'est pas qu'un cupcake.
Joe, bu sadece bir çörek değil.
Maintenant quand elle va mordre dans ton cupcake, ce qui est important c'est de garder tes doigts bien repliés.
Çöreğinden ısırık alırken yapman gereken şey parmaklarını çöreğin içine sokmaktır.
J'attends mon cupcake.
Çöreğimi bekliyorum.
Je lui ai dit : choupette, si t'avais moins souvent ma bite dans ta bouche...
Ben ona, "Cupcake, diyorum belki, eğer sikim ağzındayken fazla zaman harcamazsan"
Un "cupcake"? Je ne manque pas de sucre.
Tesekkürler, kek?
Un cupcake?
Kek?
Amène Brownie et Cupcake.
Brownie ve Cupcake'i de getir.
Frank, ce nuage ressemble à un cupcake, et celui-là à un chili dog.
Frank, şu bulut aynı bir çöreğe benziyor öteki de sosisli sandviçe.
Cupcake?
Kremalı çörek?
Je léchais du glaçage de cupcake.
Kremalı kekin şekerlemesini yiyordum. - Kremalı kek şekerlemesi mi?
- Du glaçage de cupcake?
- Çikolatalı.
Un cupcake, ça te tuerait?
Top kek yapsan ölür müsün?
J'enregistrais Cupcake Wars.
Hayır! Çörek savaşlarını kaydediyordum.
- Où on va, patron? - À Camp Cupcake.
- Nereye gidiyoruz patron?
- Sortir Leona Phelps du Camp Cupcake.
- Leona Phelps'i kamptan çıkarmaya.
"Cupcake".
Cupcake.
Je dois aller acheter des gâteaux.
Şimdi gidip cupcake almam lazım.
Tu peux pas nous dire ça et aller acheter des gâteaux.
Bak bunun üstünü kapatıp cupcake almaya gidemezsin.
Je vais acheter des gâteaux.
Gidip cupcake alacağım.
Allons acheter des gâteaux.
Hadi cupcake alalım.
Est-ce qu'on fait une décoration style cupcakes ou accessoires de ferme?
Burayı Sparkles Cupcake'e mi Accessories Barn'a mı dönüştürüyoruz?
Hier, c'était mon anniversaire. Et quand j'ai soufflé la bougie du cupcake que je m'étais offert, j'ai fait un vœu. Celui de ne plus être seule pour mon anniversaire.
Dün benim doğum günümdü ve kendime aldığım çöreğin üzerindeki mumu üflerken doğum günümde yalnız olmamayı dilemiştim.
Ecoute, cupcake, ne rejète pas ta colère sur moi.
- Dinle kekim, - öfkeni benden çıkarma.
C'est La Guerre des Gâteaux? Je sais pas.
Bu Cupcake Wars mı?
J'ai une tête à regarder ça?
Bilmiyorum. Cupcake Wars izliyor gibi mi duruyorum?
Cette nouvelle affaire de Cupcake est notre bouée de sauvetage.
Bu yeni çörek işi hayatımız için her şey demek.
Peut-être que tu as du mal à imaginer que la boutique de cupcake puisse un jour exister parce que personne n'a jamais cru en toi ou en tes rêves.
Belki de kimse sana veya senin hayallerine inanmadığı için bu çörek dükkanı işinin de olamayabileceğini düşünerek zor zamanlar geçiriyorsun.
Je reviens tout de suite. Bon cupcake, n'est-pas?
Güzel çörek, değil mi?
Et là, c'est Ben avec son cupcake.
Burada da Ben keklerle.
Et là c'est quelques secondes après quand il pleurait parce qu'il avait fait tomber son cupcake.
Ve burada da birkaç saniye sonra kekini düşürdüğünde ağlarken
Et là, c'est avec un autre cupcake.
Ve burada da başka bir kekle.
C'est le même cupcake.
Bunlar aynı kek.
"Euh, je voudrais un cupcake." "Ca prendra 12 heures" - D'accord?
"Bir tane çörek istiyordum da." "12 saate hazır efendim."
Ton devoir à la maison est d'amené un cupcake avec une jolie rose dessus.
Unutmayın. Ev ödeviniz üstünde sevimli bir gülü olan bir çörek getirmek.
Je vais faire un stupide, joli cupcake même si ça doit me tuer.
Bu aptal, şirin çöreği öleceğimi bilsem yapacağım.
Cupcake, assis.
- Cupcake, otur!
C'est seulement un cupcake.
Bunlar sadece küçük kek.
Un cupcake?
Mini keklerden ister misin?
Je reviens.
Cupcake'leri unuttum.
Laisse moi expliquer ça, cupcake..
- Açıklamama izin ver kekim.