Translate.vc / Français → Turc / Dadá
Dadá traduction Turc
259 traduction parallèle
Disons, un jeu de dupes! Il s'agit bien de ça!
Dada, acaba gözüne tükürebilir miyim?
Un monde si répugnant? Je ne sais pas.
Dada, bu gece asla zevk almadım.
Elle est terrifiée, désespérée...
Ona güvenmiyorum dada. O çok fırsatçı değil ama, buna yakın bir kelime.
Je n'aurais pas de honte, si ce n'était pour lui...
Buraya bak dada Charlie bunu asla öğrenmemeli. Hepsi bumu?
Avez-vous une idée?
Sence de öyle eğil mi dada?
S'il s'agissait de ma femme, cela me suffirait...
Öyleyiz bunu biliyorsun, dada. Bunu neden söylediniz?
Jouez à dada à mon âge!
Bu yaşta deve güreşi!
C'est un dada qui m'a coûté cher.
Bence, pahalı bir hobi.
Pas tellement pour moi que pour mon dada.
Sadece kendim için değil, uzmanlığım için de.
- Votre dada?
- Uzmanlığın ne?
Il va vous tanner. C'est son dada!
Sadece kafanı ütüleyecek, bu onun en sevdiği teoridir.
C'est mon dada, vous le savez.
Hatırlarsınız, eski bir ikiz öğrencisiyim.
- J'ai aussi trouvé mon dada.
- Tavan arasında buldum.
- Ils ont abîmé mon dada.
- Sallanan atıma çarptılar.
Je me décarcasse. Je me porte garant d'eux. Et ils retournent à leur dada.
Yani, bu kadar zahmete giriyorum, onlara kefil oluyorum ama onlar alışkanlıklarına geri dönüyorlar.
A dada sur son cheval...
Bu atlı bir eşek.
- Les ennuis, c'est votre dada.
- Sizin için, bela bir keyif.
La pêche était son dernier dada.
Balık tutma son çılgınlığıydı.
C'est mon dada.
Ben çok iyi bilirim.
Ancien fermier du Sud. Dada : jouer à la guerre de Sécession.
Savaş oyunları oynamayı seven Bible Belt'li bir çiftçi.
La mécanique, c'est mon dada.
Sana söylediğim gibi, bunlar işimin araç gereci.
Hue, dada!
Deh güzelim deh!
- Hue, dada!
- Deh güzelim deh!
C'est mon dada.
Bir çeşit hobi.
Tu sais, maman, papa, caca.
Yani, Anne, Baba, Dada, pu-pu. Anladın mı?
Epître aux Romains. C'est du Dada!
Bu Dada!
la tradition, c'est son dada. la ferme, michael. je voudrais reprendre
Uyuyan Güzel balesinin tamamını yeniden kumpanya repertuvarına katmaya karar verdik.
Dans le domaine de l'industrie, de l'énergie, du développement, de la recherche, du spectacle, de l'alimentation, des divertissements et des sciences, les Industries Ampco, l'étoile qui monte.
Sanayide, enerjide, gelişimde araştırmada, eğlencede gıdada sporda ve bilimde Ampco Sanayi Doğan Yıldız.
II est P.D.G. d'une chaîne d'épiceries, et le cinéma est son dada!
# Sözleşme imzalanmış, mühürlenmiş ve teslim edilmiş olacak. Ülkenin en büyük market zincirlerinden birinin başkanı ama aklı fikri bir tek sinemada.
Et nous, un dada connu
Ve biz ünlü bir atız
Je te portais sur mes épaules, et à dada sur mes genoux.
Seni nasıl omzumda taşıdığımı hatırlamıyor musun? Poponu tokatladığımı?
Il sait que mon dada, c'est les plantes pas comme les autres.
Çünkü ilginç bitkiler benim hobimdir.
La rôtissoire d'Idi Amin Dada.
Idi Amin'in mangal partisi.
À dada!
Aynen, bebeğim.
Je l'appelle Edie Amin Dada.
Ben ona "Edie Amin" diyorum.
Ne pleure pas, Dada.
Ağlama, Dada!
Hue, dada!
Gelene, gelene bak, Percy.
Dada, dada...
- Atçık, atçık, atçık.
On va chercher le dada.
Gidip bakalım, atçık var mı?
Un tour de dada.
At binmece.
Je ne voulais pas l'augmenter. Et comme son nouveau dada, c'est l'anarchisme...
Ona zam yapmadım o da bir anarşist olmaya karar verdi.
On dirait pas, à me voir. C'est quoi votre dada?
Ama görünüşüm yanıltabilir.
L'astronomie, c'est mon dada.
Astronomiyi bilirim işte.
On va faire dada.
Ayıcığı alabilirsin. Ata binme vakti!
A dada, chérie.
Korkma. Atçık! Korkma.
Mon dada.
- Bu benim hobim.
Votre dada?
- Hobi, ha?
Louisa est un manifeste dada.
- Ouisa, Dada Manifestosu hayranıdır da.
- C'est mon dernier dada!
- En sevdiğim şey!
La soumission, c'est mon dada.
Uyum benim takıntımdır.
Je n'en suis pas sûre.
Emin değilim. Dada önce hiç böyle kalkan alanı görmedim.