Translate.vc / Français → Turc / Doc
Doc traduction Turc
5,902 traduction parallèle
Aucun secret pour ce doc'là.
Doktordan hiçbir şey saklanmıyor.
Désolé de vous causer tant d'ennuis, doc'.
Başına bela olduğum için üzgünüm doktor.
A-attendez doc'.
Bekle biraz doktor.
Lillian a besoin de nous au C-Doc.
Lillian'ın merkezde bize ihtiyacı varmış.
C-doc.
Merkezi.
Un tatouage swastika et une paire de Doc Martens aussi pour ressembler a un suprémaciste blanc que l'on a attrapé.
Şey gibisin, şu hiç yakalayamadığımız gamalı haç dövmesi olan üstünlük yanlısı adam gibisin.
Je vous suggère de mettre à jour votre sécurité, Doc.
Güvenlik seviyenizi arttırmanızı öneririm Doktor.
Le doc est déjà avec un patient, ça va prendre un moment.
Doktor şu an bir hastayla ilgileniyor, biraz bekleyeceksin.
Pour être parfaitement honnête doc, je suis content de la tournure de la situation.
Çok açık olacağım doktor. Bu yola girdiğimde çok heyecanlandım.
Je ne le suis pas, doc.
-... fikir ayrılığına düşerler.
On discutera donc de ton avenir au sein des Services correctionnels demain, mais pour le moment, tu vas fermer ta gueule, attendre que ça passe, arrêter de pleurnicher et cesser de me téléphoner.
Bunu ben geldiğimde DOC'daki gelecek kariyerini konuşacağız. Ama şimdi senin o sikik çeneni kapamana işleri düzeltip ağlamamana ihtiyacım var Ve beni aramayı da kes.
Tu me connais, Doc, je ne suis pas le type du genre qui perd pas le sommeil quand je me fais rejeter par le sexe opposé.
Beni bilirsin doktor, karşı cins tarafından genelde geceyi birlikte geçirme teklifim reddedilmez.
"Regarde, Malcolm a joué dans Doc Martin." Et alors? !
"Bak, Malcolm Doc Martin'deydi." Ne olmuş?
Doc Martin.
- Doc Martin. - O işte.
Fous le camp en Cornouaille tourner Doc Martin!
Niye Cornwall'a defolup gidip yine Doc Martin'de oynamıyorsun?
... Désolé, doc.
Üzgünüm, doktor.
Doc. Belle journée pour sauver BlueBell, vous ne trouvez pas?
BlueBell'i kurtarmak için ne kadar da güzel bir gün, değil mi?
Hilarant, Doc, mais non. C'est un test.
Çok komik doktor, ama hayır, bu bir test.
Doc, puis-je... te déranger une seconde?
Hey doktor, bir saniye konuşabilir miyiz?
Tu n'as pas besoin de crier, Doc.
Bağırmana gerek yok doktor.
Je m'en occupe Doc.
Ben hallederim doktor.
Vous êtes sûre, doc?
Emin misin, doktor?
Salut Doc.
SANDERS : Hey, Doc.
Doc dit que le mari peu scrupuleux est en salle d'autopsie au moment où nous parlons.
Otopsiye de biz konuşurken Doktor Robbins üzerinden kocasını ilgili olduğunu söylüyor.
Le Doc Rios est en route.
Doktor Rios yolda.
On a besoin du doc ici!
Doktora ihtiyacımız var.
Que cherchons-nous ici, Doc?
Burada ne arıyoruz doktor?
Maintenant, doc!
Şimdi doktor!
Ils sont entrés dans le C-Doc, mais il n'y a pas de victimes.
Merkezi isgal ettiler ama zayiat raporu yok.
Merci, doc.
Sagol doktor.
Directeur Tetazoo, C-Doc est à vous.
Başkan Tetazoo, Merkez sizindir.
Est-ce possible que l'image entrante ait été modifiée avant d'atteindre le disque dur? Doc, qu'y a-t-il?
Görüntünün sabit diske girmeden önce değiştirilmiş olması mümkün mü?
Doc, il faut que tu diminues mes pare-feus.
Doktor, güvenlik duvarımın seviyesini düşürmeni istiyorum.
Tu sais, le doc se soucie de tout un poulailler pas juste de mes minables oeufs.
Sonuçta doktorun koca bir kümesi var, sadece benim yumurtalarıma bakmıyor.
Je travaille aussi avec le Doc Masters.
- Ayrıca Dr. Masters ile çalışıyorum.
Hey, uh, Doc?
Hey, doktor?
Ohh, pendant que tu étais là-bas à fabriquer de la pâte à bébé, le doc m'a donné les résultats de mon tout dernier test, et il s'avère que c'est moi la coupable.
Sen orada, tuvalette bebek için çabalarken doktor son testimin sonuçlarına baktı. Ve suçlunun ben olduğum ortaya çıktı.
Ce matin, je mettais ma dernière paire de bas, un trou à chaque gros orteil, et je me disais " Pourquoi le Doc m'a-t-il donné ce travail
Bu sabah, çorabımın eşini giyerken ayak başparmağım çorabı deldi ve kendi kendime dedim ki, " Doktor bu işi bana neden verdi acaba?
Oh, avant que tu partes, tu te souviens de cette excentrique qui bossait pour le Doc à Memorial. Celle qui prenait les devants, tu sais, avec le Dr.
Memorial'da Doktor için çalışan tuhaf kadını hatırlıyor musunuz şu Dr. Greathouse'un sonuncusu olan hani.
Qui aurait crû que le Doc avait des amis?
Doktorun arkadaşları olacağı kimin aklına gelirdi?
Et un peu de Demerol, Doc?
Biraz Demerol vermeye ne dersin Doktor?
Vous plaisantez, Doc?
Taşak mı geçiyorsun Doktor?
Mourez si vous voulez, doc. Mais ce sera sans moi.
Sen ölebilirsin doktor ama ben ölmeyeceğim..
Doc, vous avez un... mec?
Doktor, erkek arkadaşın var mı?
Doc, ça ne pouvait pas attendre demain?
- Yarına kadar bekleyemez mi bu doktor?
Le doc dit que je vais bien mais qu'il peut y avoir un traumatisme causant des problèmes de mémoires pendant quelques temps, car je me suis bien fait secouer.
Doktor iyi olduğumu söyledi ama bir süreliğine kafamı fena çarptığım için sarsıntıya bağlı hafıza sorunlarım olabilirmiş.
Le doc dit que je suis à 100 %
- Doktor yüzde yüz hazır olduğumu söyledi.
C'est une invitation, doc?
Bana çıkma teklifi mi ediyorsun doktor?
Doc, quel est le problème? Que se passe-t-il?
Sorun ne doktor?
Pas d'inquiétude, Doc.
Endişelenme doktor.
Doc.
Doktor.