Translate.vc / Français → Turc / Factor
Factor traduction Turc
90 traduction parallèle
- Salut Factor!
Selam, Wilson!
Et ce matin, deux autres hommes, Mort Geary et Jesse Factor recherchés pour vol dans un train, se dirigeaient par ici.
ayrıca iki adam daha, Mort Geary ve Jess Factor, şu soygun suçundan Teksas'ta aranan adamlar. Bu taraflarda oldukları rapor edilmiş.
Le marshal te recherche ainsi que Vern, Geary et Factor.
Şerif'in ekibi buradaydı, Vern, Geary ve Factor sizi arıyorlardı.
J'ai pensé à Wilson, à Factor, à Geary et même à Frenchy. Ou quelqu'un qui n'était plus ici.
Ben bunu yapan olarak Wilson, Factor ve Frenchy aklıma gelmişti, veya bizimle gelen başka biri.
- Non. - Pas de maquillage?
- Max Factor yok?
Absolument, Max mec, après une halte au bureau.
- Kesinlikle, Max Factor. Sadece bir dakikalığına büroya uğramalıyım.
- T'as essayé le Re-Fresh, ou le Pink Factor?
Re-Fresh ve Pink Factor'ı denedin mi?
- C'était une attaque?
Kalp krizi mi? Bence "Fear Factor" izlerken ölmüştür.
- Je regarde Fear Factor.
"Fear Factor" ü seyrediyorum Aman Tanrım!
Tout ce que je veux, c'est rentrer prendre un bain et voir Fear Factor.
Eve gidip sıcak bir banyo yapmak ve biraz Fear Factor izlemek istemiştim.
- Non. L'enfer, ce serait de finir à Celebrity Fear Factor... à manger des vers avec Anna Nicole Smith.
Hayır, cehennem Anna Nicole Smith'le bir kurt yeme yarışmasında olmaktır.
Les gens préferent voir un Libéral se faire humilier plutôt que The O'Reilly Factor.
İnsanlar daha çok birkaç liberalin O'Reilly Factor'de rezil edilmelerini izlemeyi yeğlerler.
Très bien, Jeff. Connais-tu cette émission de télévision... - qui s'intitule L'Élément de frayeur?
Tamam, Jeff. "Fear Factor" programını biliyor musun?
Nous prévoyons déjà le prochain Fear Factor de Vegas.
Şimdiden bir sonraki Vegas Fear Factor programımızı planlıyoruz.
Nessa va jouer dans "Fear Factor". ( NDR : télé réalité diffusé en France sous le titre :
Nessa, Fear Factor'e katılacak.
Mike nous a dit que Joe Rogan était en ville à la recherche... de concurrents pour le prochain "Fear Factor" : Las Vegas.
Mike bize Joe Rogan'ın bir sonraki Fear Factor için buradan yarışmacı aradığını söyledi.
Merci. Nessa va être dans "Fear factor".
- Nessa Fear Factor'a katılacak.
Joe, je ne viens pas en tant qu'amie mais en tant que fan de Fear Factor.
Dinle, Joe, sana arkadaşın olarak gelmedim. Bir Fear Factor izleyicisi olarak geldim.
Mais nous connaissons quelle est la vraie essence de Fear Factor.
Ancak ikimiz de Fear Factor'un aslında ne istediğini biliyoruz.
C'est notre fille pour Fear Factor?
Otelin Fear Factor kızı bu mu?
Je les verrais bien faire ça à Fear Factor.
Fear Factor'de bunu yapsınlar da görelim.
Y a qu'à faire Louf Story ou Terror Factor.
Tek yapman gereken biriyle eşleri değişmek veya koyun anüsü yemek.
Je suis un grand fan de Fear Factor.
Ben büyük bir "Fear Factor" hayranıyım.
Mme Factora a une fistule aorto-intestinale. - J'ai besoin de ton avis.
Bayan Factor'da aort fistülü var ve cerrahi danışmaya ihtiyacım var.
"X Factor, Régime Atkins, Feng Shui," "les pointes fourchues, SMS moi, SMS moi, SMS moi..."
"X Factor, Atkins Diyeti, Feng Shui, saç kırıkları, mesaj üzerine mesaj."
Saison 3 - Episode 4 The Frank Factor
My Name is Earl - 304
Peut-être qu'à force de m'occuper de "Fear Factor", j'ai perdu ma confiance vers les autres et leur intelligence.
Belki de bunca yıldır "Fear Factor" ü sunduğum için insanlara ve onların zekasına olan inancımı kaybettim.
Il voulait créer un nouveau jeu appelé "Facteur chaîne" avec l'argent.
Para ödülüyle "Chain Factor" diye yeni bir oyun açmaya niyetliydi.
"Facteur chaîne."
"Chain Factor."
Qu'est-ce que "Facteur chaîne"?
"Chain Factor" ne?
- C'est comme la Nouvelle Star.
- Bu X-Factor'daki gibi.
Et l'émission "Fear Factor"?
Fear Factor mü?
Il y a quelques années, Joy voulait participer à Fear Factor, alors elle fit une cassette.
Birkaç yıl önce Joy, Fear Factor'e katılmak için bir aday kaseti hazırladı.
Fear Factor!
Fear Factor!
Je voulais que Joy passe dans Estrada ou Nada, alors je devais lui avouer pour la cassette.
Joy'u programa çıkarmak istediğimden gidip ona Fear Factor kaseti hakkındaki doğruyu anlattım.
En fait, Fear Factor fut l'une des nombreuses déceptions de Joy.
Fear Factor, Joy'un hayatındaki hayal kırıklıklarından birisiydi.
Bien plus tard, Joy tenta à nouveau de réaliser son rêve avec Fear Factor.
Ve yıllar sonra Joy Fear Factor ile ünlü olmayı yeniden denedi.
Mon Dieu, j'ai gagné le prix de la candidate la plus courageuse de Fear Factor?
Aman Tanrı'm, Fear Factor yayınındaki en korkusuz insan ödülünü mü kazandım?
Fear Factor était la goutte qui a fait déborder le vase.
Yani, Fear Factor benim için son denemeydi.
Tout commença des années avant, quand Joy fit une cassette pour participer à Fear Factor.
Her şey birkaç yıl önce Joy, Fear Factor için bir aday kaseti hazırladığında başladı.
C'est ce que Joy faisait dans sa cassette pour Fear Factor.
Bunlar Joy'un Fear Factor kasetinde yaptığı şeylerdi.
Et ça sera 460 € par X Factor.
Ve X Factor'a kadar 400 euro olacak.
Allez, Bob. C'est pas X Factor.
Hadi ama Bob, yarışma programı sunmuyorsun.
Une émission de télé?
"Fear Factor" mü?
- Pourquoi? - Il a vu ça dans Fear Factor.
- Fear Factor'den esinlenmiş.
En tant que peintre, slash, compositeur, slash, volontaire à Fear Factor, je la trouve... incroyablement sexuelle.
Bir ressam, şarkı sözü yazarı ve gönüllü bir sanal psikoterapist * olarak, onu inanılmaz derecede seksi buluyorum.
Et puis il va aller desserrer son bandana!
Bu gece çok hoşsunuz Bayan Factor.
Oh vous êtes séduisante ce soir Mme Factor. On va bien s'amuser tous les deux.
Bu gece bazı çılgın oyunlar oynayacağız.
Je tenais à vous le dire personnellement mademoiselle.
Bir şeyi de bilmenizi istiyorum, Bayan Factor.
J'arrive Madmoiselle Factor.
Geliyorum, Bayan Factor.
Non, ça c'est Fear Factor.
Hayır o Fear Factor.