Georgetown traduction Turc

Tu t'inscris à Georgetown.

- Benimle kal. Georgetown'a gidersin.

Georgetown. 8 Prospect Street.

Georgetown. Prospect Caddesi, No : 8.

Tu étais en licence, et moi en première année.

Georgetown'a başladığımda sen son sınıftaydın.

Le président des Jeunes Démocrates de Georgetown... bosse pour un républicain?

Georgetown Genç Demokratlar başkanı neden bir Cumhuriyetçiyle çalışıyor?

A Georgetown?

Georgetown'da mı?

Vous avez grandi avec son père... à Georgetown.

Babasıyla büyüyen sen misin Georgetown'da.

Triomphale. Mes hommes ont capturé le dangereux terroriste... qui s'introduit dans les appartements pour les repeindre.

Takipçilerimiz en sonunda Mushkin'i getirdiler, evlere girip yeni baştan dekore eden şu Georgetown teröristini.

Le père Karras... était psychiatre au collège des Jésuites de Georgetown...

Peder Karras Georgetown Üniversitesi'nde bir Cizvit psikiyatrdı.

Villanova-Georgetown.

- Ne var? - Villanova mı Georgetown mı?

- Pour Georgetown, c'est trois $.

- Georgetown diyorsan 300 vermek zorundasın.

Fac de droit de Georgetown.

Georgetown Hukuk Fakültesi.

- Faculté de droit.

- Georgetown Hukuk Fakültesi.

Nous avons emprunté ça au labo de biométrie vocale à Georgetown.

Bunu Georgetown'daki bir ses laboratuarından aldık.

- Rendez-vous au centre commercial.

Üç dakika içinde Georgetown Mall'da olmanı istiyoruz.

Dans le service de microbiologie de Georgetown.

Georgetown Mikrobiyoloji Bölümündeyim.

Je vais récupérer les résultats du labo.

Laboratuarda ne yapıldığını öğrenmek için Georgetown'a gidiyorum.

Son premier rendez-vous : dîner en tête-à-tête avec Sydney Wade, dans un restaurant de Georgetown.

İlk işi ise, romantik Georgetown restoranında Bayan Wade ile yemeğe çıkmak oldu.

Droit à Georgetown, Ecole d'administration Kennedy.

Georgetown Hukuk, Kennedy Devlet Okulu.

Je crois que c'était un télégramme de Georgetown.

Sanırım Georgetown`dan telgrfla yollanmış.

La victime s'appelle Silas Brown, de l'université de Georgetown.

Kurbanın adı Silas Brown.

Ancien professeur à l'Institut d'études catéchétiques et pastorales de Bruxelles.

Georgetown Üniversitesi... ve Brüksel'de papazlığa ait danışma çalışmalarındaki... Uluslararası Enstitü'de eski bir profesörmüş.

HÔPITAL DE NORTHEAST GEORGETOWN

Affedersiniz.

Il a été emmené à Northeast Georgetown.

Kuzeydoğu Georgetown'a götürülmüştü.

Ce week-end, un type m'a frappée pour me voler mon sac.

Geçen haftasonu Georgetown'daydım. Bir adam bana saldırdı ve cüzdanımı çaldı.

A la bataille de Georgetown, j'ai vu brûler la Maison Blanche.

Ben Beyaz Saray'i yanarken gördüm.

CLINIQUE PSYCHIATRIQUE, GEORGETOWN

Kuzeydoğu Georgetown Akıl Sağlığı Merkezi

Je vous conseille Milton Alexander, chef psychiatre à Georgetown.

Sana bir isim vereyim. Milton Alexander, psikiyatr.

On était ensemble à Georgetown.

Bobby Dean. Georgetown'da birlikteydik.

On était ensemble en fac.

Georgetown'da birlikteydik.

Ils étaient en fac ensemble.

Birlikte Georgetown'daymışlar.

Non, à bien y réfléchir, allons à Georgetown.

Aslında. Bilirsin. Georgetown'a gidelim.

En avant pour Georgetown.

Hadi Georgetown'a gidelim.

John Thompson, de Georgetown University.

- Ben Georgetown Üniversitesi'nden John Thompson.

Universite de Georgetown.

Mitch Roman. Georgetown Üniversitesi'nden.

Non, conduisez-moi à Georgetown.

Bilirsin. Georgetown'a gidelim. Hadi Georgetown'a gidelim.

Qui est contre? Et je suis entrée à Georgetown, comme je le voulais, avec une bourse d'études. Approuvé.

Burs kazanıp, arzu ettiğim gibi Georgetown'a girdim.

Quand je suis arrivée à Georgetown, Je pensais enfin être parmi les gens qui étaient comme moi. Vous savez, des gens plus intelligents, plus ambitieux.

Georgetown'da daha çok benim gibi insanlar olacağını sanmıştım.

Et vous? A Georgetown.

Siz neredesiniz?

Mauvaise nouvelle.

Georgetown'da bir hastanede.

Je n'en vois pas l'utilité mais je vote pour le gars de Georgetown.

Gerekli görmüyorum ama azınlıksam oyum Georgetown'lıya.

Parente de Sally?

Eşimle ben gelecek hafta onunla Georgetown'da yemeğe çıkacağız.

Les Huskies du Connecticut ont détrôné les Hoyas de Georgetown.

Eskiden Georgetown takımı vardı hatırlarsan. - Şimdi U. Conn Huskies var.

J'ai vu des permis de stationnement de Georgetown sur votre voiture et un macaron officiel qui vous permet de vous garer partout.

Arabanıza 1993 tarihinde verilmiş Georgetown damgalı park izin belgesi var. Devlet size dilediğiniz yere park etme hakkı tanıyor.

- Est-il toujours à Georgetown?

Hala Georgetown Memorial'de mi?

Mis en pièces au Viêtnam, il a fait son droit à Georgetown et est devenu cynique. Exact, Major?

- Vietnam'da yaralandı sonra George Town Adliyesine gitti ve avukat olup çıktı.

Eric espère entrer à Georgetown.

- Eric, Georgetown'u istiyor. - İlk tercihi.

Bowdoin non plus, et je suis acceptée à BU. Et l'autre endroit... Georgetown?

Ya şu diğer okul, Georgetown?

Au fait, il est accepté à Georgetown.

Georgetown'a kabul edildi...

Bowdoin, Holy Cross, Georgetown...

Mesela Bowdoin, Holy Cross, Georgetown...

Ils ne prennent que l'élite.

Georgetown'a zor girerim.

- Je suis au Centre Médical.

Mulder, Georgetown Sağlık Merkezi'ndeyim.