English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Gps

Gps traduction Turc

2,492 traduction parallèle
Il faut trouver mon G.P.S.!
- GPS'imi bulmak zorundayız.
Un signal de fumée, c'est notre seul espoir. Ton G.P.S. a fondu!
Senin GPS sinyalleri çoktan kayboldu.
Le G.P.S.!
GPS!
Notre meilleure chance de survie est de trouver le G.P.S. avant que la pile meure.
Hayatta kalmak için en iyi şansımız batarya bitmeden önce GPS'i bulmak.
Le GPS m'a dit de tourner à gauche!
- GPS sola dönmemi söyledi!
Ah oui, le GPS, mon cul!
- GPS'miş!
Je vais monter à 200 dollars et parier avec toi que l'itinérance GSM ne correspond pas avec le moment où elle disait être dans le canyon.
200 dolara yükseltiyorum ve kanyona gittiğini söylediği zaman ile GPS verilerinin uyuşmayacağını söylüyorum.
Et comme tu disais, l'itinérance des appels ne correspondent pas au moment où elle disait être dans le canyon parce que... son téléphone était éteint depuis 13 heures.
Ve dediğin gibi GPS kayıtlarıyla kanyonda olduğunu söylediği saatler uyuşmuyor, çünkü telefonu 13 saat boyunca kapalıymış.
Ouais, il cherchait à... il a dit qu'il voulait mettre un système gps dans leurs pantalons.
Evet, çocukların iç çamaşırına GPS iz sürücüleri koymak istediğini söylemişti.
J'ai deux téléphones et un GPS.
2 telefon ve bir GPS var elimde dostum.
Voler vers les Bahamas? Vérifier le GPS local?
Haritadan yerine bak!
C'est quoi l'intérêt de ce truc sans signal GPS?
Bu şeyin GPS sinyali olmadan ne anlamı var ki?
Localisez mon signal GPS.
GPS sinyalimden yerimi bulun.
Oh, tu as fait un dispositif de repérage GPS.
GPS izleme cihazı yapmışsın.
Nous avons un système GPS.
GPS sistemleri var.
Voici les données GPS du mois dernier.
Geçen ayın GPS dökümü.
Je vous envoie les coordonnées GPS.
koordinatları sana yolluyorum.
C'était le cas, puis Brian a changé les coordonnées sur le GPS.
Öyle zaten, konumlama cihazındaki koordinatları Brian değiştirmiş.
Le GPS est HS.
Navigasyon çalışmıyor.
Le GPS les mets dans cette zone, nos unités sont à 10 minutes d'ici.
GPS sayesinde bu bölgede olduklarını biliyoruz birimlerimiz de on dakika uzaklarında.
Ouais, tu veux que l'on mette les clubs des gangs sous surveillance, tout l'arsenal d'espionage et traçage GPS.
Çete evlerine gözetleme ekibi telefon dinlemesi ve uydu takibi istiyorsun.
Et bien, on dirait qu'il est revenu à la surface. J'ai les données GPS d'un vieux portable que nous traquons.
Tekrar ortaya çıkmış gibi görünüyor, takip ettiğimiz, eski telefonlarından birisinin GPS'ini yakaladım.
Sans GPS, sans Google Map.
GPS yok, Google Haritalar yok.
Le GPS donne une adresse avec ce numéro de rue, à 10 minutes de la maison de l'enfant, Lakepoint Road.
GPS bu adreste tek bir yer gösteriyor, orası da çocuğun evine 10 dakika uzaklıkta, Lakepoint Yolu.
Elle a trouvé un putain de traceur GPS sous ta voiture.
Arabanın altında kahrolası bir GPS takip cihazı buldular.
Un traceur GPS.
GPS takip cihazı.
Le truc, c'est que ces Russes sont vraiment sophistiqués avec ces traceurs GPS.
Ama bu Ruslar bu GPS takip cihazı olayında baya tecrübeliler.
Je reçois un bon signal du GPS que j'ai mis dans ton bijou de famille.
Aile broşuna taktığım GPS'den iyi sinyal alıyorum.
Un cadeau équipé d'un GPS.
GPS'li bir hediye.
SIGNAL INTROUVABLE RÉCEPTEUR INCONNU
GPS aktarıcı. Sinyal izlenemiyor.
Euh, je peux t'emprunter ce gps traqueur que t'as?
Şu ileri teknoloji GPS izleyicini ödünç alabilir miyim?
Je peux emprunter ton mouchard GPS?
Şu ileri teknoloji GPS izleyicini ödünç alabilir miyim?
- GPS, sous ta caisse.
Arabanın altına yerleştirdim.
Il y a un radar, le GPS, un détecteur de poissons, le pilotage automatique, un radeau de sûreté.
Radarı, GPS'i sonarı, oto-pilotu ve acil durumlar için cankurtaran sandalı var.
Il a détruit sa carte SIM, désactivé le GPS de sa voiture.
Bilmiyorum. SIM kartını parçalayıp arabasındaki GPS'i etkisizleştirmiş.
Je pense que tu devrais allumer le GPS.
Bence GPS'i açmalısın.
J'ai pu téléchargé des enregistrements MP3 de ma voix pour ton GPS.
Kaydettiğim ses dosyalarını MP3 olarak GPS'e attım.
Norme GPS pour les livraisons aériennes d'armes.
Havadan teslim edilen silahlar için normal bir GPS.
Je reçois un bon signal du GPS Que j'ai mis dans la broche de ta famille.
Aile broşuna taktığım GPS'den iyi sinyal alıyorum.
Comme le GPS, développé par la Navy.
Mesela GPS, Navy tarafından geliştirildi.
Je t'avais pas dit d'acheter un nouveau GPS?
Sana en yeni GPS'yi al demiştim.
Ok, le GPS dit 4 heures avant d'arriver.
Her zamanki sen! Pekâlâ, GPS'e göre dört saate oradayım.
Genre, tu veux les coordonnées du GPS ou...
GPS koordinatları falan ya da...
C'est l'une de ces montres de sport sophistiquées et high-tech qui lit le rythme cardiaque de la victime, la localisation GPS, et même l'altitude. Oh.
Bu yüksek teknoloji saatlerin fantazilerinden biri, kurbanın kalp atışlarını, yer bilgilerini hatta yükseklik bilgilerini okuyor.
Tu parlais de GPS?
GPS'den mi bahsediyordun?
Le GPS de la montre de Melinda Perkins ne la situe pas dans l'abattoir au moment de sa mort, mais approximativement 100 mètres plus à l'est.
Melinda Perkins'ın saatindeki GPS ölüm anında mezbahada olmadığını gösteriyor....... fakat yaklaşık olarak 100 metre doğu tarafındaymış.
Le G.P.S.?
- GPS mi?
Faut qu'on retire les GPS de nos portables.
Tamam telefonlardaki GPS'den kurtulmamız gerek çünkü Garth bizi takip ediyor.
ADMIN MENACÉ RECHERCHE SIGNAL GPS
Yöneticiye tehdit.
- Comment?
- GPS.
- Le GPS?
Navigasyonu almamız gerekmez mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]