Guggenheim traduction Turc

Seligmann, Guggenheim, Wolf, Schiff, Strauss, Stern, etc.

New York, bugün Yahudi lobisinin başlıca merkezidir.

Crème Devonshire pour M. Guggenheim.

Bay Benjamin Guggenheim için Devonshire kremi.

"Bon voyage inaugural, M. Guggenheim."

"İlk Seferiniz Kutlu Olsun, Bay Guggenheim."

- "M. Benjamin Guggenheim."

- "Bay Benjamin Guggenheim."

- M. Guggenheim gardait votre place.

- Bay Guggenheim yerinizi sıcak tutuyordu.

Il est temps, M. Guggenheim.

Gerçekten acele etmelisiniz Bay Guggenheim.

M. Guggenheim. Votre gilet?

- Bay Guggenheim, can yeleğinizi...

En plus, ils ont bu mon champagne alors que Sylvia et moi avons fini au musée Guggenheim.

Bana en çok koyan da ben Sylvia'yla Guggenheim Müzesi'ne giderken onların benim şampanyamı içmesi oldu.

- La bourse Guggenheim.

- Guggenheim Bursu o halde.

- Non, pas la bourse Guggenheim.

Hayır, Guggenheim Bursu da değil.

Comment j'ai pu dire ça sur le Guggenheim?

Ben bütün gece tutuktum. Guggenheim Müzesi hakkında söylediklerime inanamıyorum.

Oui, mais... et Slim Keith, la petite Guggenheim?

Ya, Slim Keith? O Guggenheim kızı?

- Et le Guggenheim?

- Guggenheim'a gittiniz mi?

Je rejoins maman au musée Guggenheim.

Annemle Guggenheim'da ( müze ) buluşacağım.

Je ne suis pas un vrai fan du Guggenheim.

Hayır, sen Guggenheim'a git. Ben pek Guggenheim'cı değilim.

J'ai agrandi le Guggenheim.

Guggenheim'a yaoılan yeni ek binayı gördünüz mü?

Sur l'annexe du Guggenheim.

Guggenheim'e yapılan ek binayı gördün mü?

C'est un site web, celui du Musée Guggenheim.

Guggenheim Müzesi'ne ait.

Benjamin Guggenheim et sa maîtresse, Mme Aubert.

Şuradaki de Benjamin Guggenheim ve metresi Bayan Aubert.

Mme Guggenheim, bien sûr, est à la maison avec les enfants.

Bayan Guggenheim evde çocuklarıyla oturuyor tabii ki.

Pour vous, M. Guggenheim.

Bay Guggenheim? Bunlar sizin.

Dr Guggenheim, je ne veux pas vous apprendre votre métier, mais même si j'essaie, il se peut que j'échoue encore.

Dr. Guggenheim Size işinizi öğretmek gibi olmasın, ama gerçek şu ki, ne kadar çabalasam da, sınıfımı geçeceğimin bir garantisi yok.

- Qu'en pense Guggenheim?

Guggenheim ne dedi?

- Bonjour, Dr Guggenheim.

- Merhaba, Dr.Guggenheim.

Je préférerais ne pas en discuter devant mon équipe.

Dr. Guggenheim, bu tartışmayı ekibimin gözü önünde yapmayı istemem.

Le Dr Guggenheim a eu une attaque.

Dr. Guggenheim felç oldu.

Mme Guggenheim?

- Bayan Guggenheim?

Puis-je saluer le Dr Guggenheim,

- Dr. Guggenheim'a merhaba diyebilir miyim?

Howard travaille avec Peggy Guggenheim.

Howard, Peggy Guggenheim ile çalışıyor.

Il travaille pour Peggy Guggenheim.

Peggy Guggenheim'la çalışıyor.

- Mademoiselle Peggy Guggenheim.

- Bayan Peggy Guggenheim. Merhaba.

Je suis Peggy Guggenheim. Je ne monte pas cinq étages jusqu'à un appartement vide! Pas moi!

Kimsenin evine gitmek için o kadar Beş kat merdiven tırmanamam. 1 kat bile olmaz.

Tony, tu connais Peggy Guggenheim, non?

Tony, Peggy Guggenheim'ı tanıyorsun, değil mi?

Maman, je te présente Peggy Guggenheim.

- Peggy Guggenheim. Bu benim annem.

- Et au Guggenheim avec Francesca.

- Guggenheim "de de Francesca" yla.

- Au Guggenheim?

- Guggenheim nedir?

Au Guggenheim?

Guggenheim'e ve Opera'ya gideriz.

On a siégé au Conseil du Guggenheim.

Onunla Guggenheim yönetim kurulunda birlikte çalıştım.

Peut-être au Guggenheim, mais ne faisons pas la fine bouche.

- Belki diğer Picasso'lara yakın bir yerdedir.

Le Guggenheim, le pont suspendu, le txacolin...

Guggenheim sallanan köprü. .. txacolin...

D'abord, une visite au Guggenheim et puis déjeuner et...

Önce Guggenheim'a bir gezi yapacağım, sonra öğle yemeği ve sonra...

Ils sont peut-être allés au musée Guggenheim.

Belki Guggenheim'a gittiler.

Ca ne dit que 7ème étage, R. L. Gugenheim.

Tek yazan "77.kat. RL Guggenheim"

Tu t'appelles Ritch Guggenheim.

Adın Rich Guggenheim mı?

- Prête pour le Guggenheim?

- Üvey annem. Evet, sanat gezisine hazır mısın bakalım?

Nous sommes tombés l'un sur l'autre à une soirée Guggenheim.

Guggenheim etkinliğinde karşılaştık.

Vous allez voir Guggenheim dans cette tenue?

15 dakika sonra Guggenheim'le görüşeceksin. Bunu mu giyeceksin?

Le Guggenheim peut sûrement se permettre d'être plus regardant, mais pas nous.

Belki Guggenheim tablolar arasında seçicilik yapabilir ama bizim böyle bir lüksümüz yok.

en restant loin des projecteurs.

Kuhn, Loeb, Warburg, Hanauer, Wertheim, Levison, Seligmann, Guggenheim, Wolf,...

J'ai monté et descendu cinq étages.

Tatlım.... 5 kat merdiven tırmandım da geldim. Ben Peggy Guggenheim.

Je vois ces trucs qu'au Guggenheim.

Böyle şeyleri ancak Guggenheim'da görürüm.