Translate.vc / Français → Turc / Guide
Guide traduction Turc
3,687 traduction parallèle
Frank? Tu sais avoir un grincheux totalement paranoïaque en temps que guide - - c'est - - c'est...
Acayip paranoyak olmuş bir adamımız var.
Tu t'attendais a une guide armée
Kolluk kuvvetleri fantezisi yapmaya mı çalışıyorsun?
Cela crée une étoile artificielle comme un guide pour une cartographie stellaire.
Gök atlasında rehberlik yapması için yapay bir yıldız üretir.
Je suis le Virtuel Vincent, et je serai votre guide à travers tous les mets délicieux de mon repas pour amoureux tout comme votre guide pour votre croisière sous-marine dans la ferme aquatique enchanteresse de GD.
Ben sanal Vincent, size sevgi festivalimin lezzet dolu her bir noktasında hem de büyüleyici Global Dynamics deniz tarlasında yapacağınız deniz altı yolculuğunda rehberlik edeceğim.
Guide les.
Yönlendir onları.
Je suis le guide touristique?
Seyahat rehberi miyim ben?
Quand le pays tient son assemblée générale, je suis le guide de la vie nocturne des dignitaires.
Birleşmiş Milletler meclisi toplandığı zaman, ileri gelenler için gece hayatı rehberiyim.
Laisse ta conscience être ton guide.
Vicdanının sesini dinle.
Et bien l'autre jour nous visitions vos bureaux, notre guide était une dynamite rousse.
Geçen gün sizin büroyu gezerken bir kızıl bomba bize rehberlik etti.
"Bardo Thodol" est un guide pour mourir.
"Bardo Thodol", bir ölüm rehberi.
"Guide de... Pine Barrens."
"Barrens Çamlığı klavuzu."
Un guide de voyage de Rome?
Bir Roma seyahat rehberi mi?
Anwar, guide la.
Anwar, şuna el at.
Référez-vous à votre guide d'évacuation, section 1-26, qui liste les instructions pour votre secteur.
Lütfen tahliye kitapçıklarınızı bulun ve bölüm, bir tire iki altıyı açın. Bu kısımda oturduğunuz bölge için başlangıç talimatlarını bulacaksınız.
Guide-la, Walter, tu peux le faire.
Yapabilirsin.
Guide du suicide assisté à domicile.
İntihara Teşebbüs Rehberi.
C'est tellement bien d'avoir enfin un guide féminin ici...
- Burada bayan bir rehberin bulunması çok güzel.
J'aimerai que tu fasses une livraison pour moi. Et pendant que tu la feras, penses au fait que tes sous vêtements de guide ont été légué de guides en guides, pendant plus de 70 ans.
Benim için bir teslimat yapmanı istiyorum ve dışarıdayken, giydiğin o rehber iç çamaşırının 70 yıl boyunca nasıl rehberden rehbere sana kadar geldiğini düşün.
Je pensais que tu avais ramé jusqu'au Zambèze ( fleuve d'Afrique ) sans guide.
Bir Zambezi'yi rehber olmadan yüzdürebildiğini söylemiştin.
La façon de laquelle cette arme marche est que le système de guide marque la cible, et c'est là qu'il envoie par wifi les coordonnées à la balle.
Silahın çalışma prensibi ; şu güdüm sistemi hedefi işaretliyor, Ardından kablosuz olarak konumunu akıllı kurşuna gönderiyor.
Besoin d'un guide?
Rehbere ihtiyacınız var mı?
Un vrai guide. Pousser un homme lucide au suicide avec pilules et privation de sommeil.
Aklı başında bir insanı hap ve uyku eksikliği kullanarak intihara sürüklemek.
Ce dont tu as besoin, c'est d'un guide
İhtiyacın olan bir rehber.
Si l'histoire est un guide ma mère devrait être en plein milieux de sa sieste martini
Eğer tarih yanılmıyorsa, annem şu anda Martinisinin yarısını devirmiştir.
Les enfants attendent de moi que je sois un guide droit et influent.
Çocuklar bana iyi bir rehber olma yolunda güveniyor.
Maintenant, guide-le.
Şimdi dışarıya doğru ellerinle yönlendir.
C'est ce qui me guide dans tout ce que je fais.
Yaptığım her şeyde bundan güç alıyorum.
Dr Reid... vous vous souciez profondément de lui, mais parfois nos sentiments ne peuvent être notre guide
Dr. Reid ona çok değer verdiğiniz belli ama bazen duygularımız kararlarımızı etkileyebilir.
Guide-moi, étape par étape.
Adım adım anlat bakalım.
Ça c'est entre moi et mon guide spirituel.
Ruhsal rehberimle aramızda orası.
Je suis ton guide spirituel.
Ben ruhsal rehberinim.
Ryan a besoin d'un guide spirituel, et je suis bien entraîné en la matière.
Ryan'ın ruhsal bir rehbere ihtiyacı var ve bu benim uzmanlık alanımdır.
Je suis sûr que tu es un fantastique "guide spirituel".
Harika bir "ruhsal rehber" olduğundan eminim.
Mais rien de tout ça ne compte maintenant, parce que sans mon guide spirituel, je vais rester coincé ici pour toujours!
Artık bir önemi kalmadı çünkü ruhsal rehberim olmadan sonsuza dek burada mahsur kalacağım! Ona ihtiyacın yok, Ryan!
Tu n'as pas besoin de lui, Ryan! Je peux être ton guide spirituel!
Senin rehberin olurum ben!
Alors, Oh sage guide spirituel, quelle est la réponse?
Bilge ruhsal rehberi, cevap ne o zaman?
Guide moi, mère, je m'abadonne à toi completement.
Kendimi sana tamamen bırakırken bana yol göster Annemiz.
Et pour 29,95 $, taxe comprise, je vous remettrai un guide détaillant pas à pas ces secrets.
Ve vergi de dâhil, sadece 29.99 dolara bu sırları adım, adım detaylı bir şekilde veren bu rehberi size vereceğim.
Le héros, Wallace, est guide de pêche à la mouche pour un gars plein de fric.
Sinek yakalayıcıları için bir oğlana rehberlik yapıyor.
Le seul guide sérieux que nous avons trouvé jusqu'à maintenant?
Şimdiye kadar bulduğumuz en iyi ip ucu mu?
Un vieil adage m'a guidé au travers des vallées et des sombres impasses de la vie.
Eski bir tabirle, bu bana karanlık vadiler ve hayatın puslu çıkmazları boyunca yol gösterici oldu.
Cher Jésus, c'est avec gratitude que nous venons vers Toi ce soir, pour te remercier d'avoir guidé cet homme, vers une victoire personnelle.
Yüce İsa, bu akşam sana Kenny Powers'ın bireysel galibiyeti için ona çobanlık ettiğinden dolayı sana sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz.
Nous sommes en train de traquer un missile guidé qui se dirige droit sur cette pièce.
Tam olarak bu odaya yol alan güdümlü bir füzeyi takip ediyoruz.
Si guidé correctement, on peut l'aider à comprendre qu'on ne peut pas lui amener sa soeur.
Olaya doğru şekilde yaklaşırsak ona getireceğimiz bir kardeşi olmadığını anlamasını sağlayabiliriz.
Il aurait été émir un jour, et j'aurais guidé sa main... l'aidant à régner.
Günün birinde emir olabilirdi ve ona yol gösterebilirdim yönetmesine yardım edebilirdim.
Et si elle a besoin d'aide tu peux la guidé.
Eğer yardıma ihtiyacı varsa sen ona yol gösterebilirsin.
Et ton toucher qui m'a guidé à la maison...
Ve senin dokunuşun bana evimin yolunu gösteriyor.
Donc, je l'ai guidé, pris sa main à chaque étape du chemin.
Ben de ona yol gösterdim, her adımda elinden tuttum.
Je t'ai guidé,
Sana akıl hocalığı yaptım.
Guide spirituel?
Ruhsal rehber mi?
Alors... guide-nous hors d'ici.
Çıkar o zaman bizi.