Translate.vc / Français → Turc / Gál
Gál traduction Turc
283 traduction parallèle
Si elles arrivent au Gal Schmelloffel, la Tomainie peut vaincre!
Bunları General Schmelloffel'a teslim edersek, Tomanya hâlâ savaşı kazanabilir.
Au moins Gal de Brigade!
En az tuğgeneral olmalı.
N'est-ce pas le Gal Scott?
- Nasılsın Charles? - Sağ olun.
Le Gal Sheridan aurait dû me prévenir!
Bayan Custer, efendim.
On peut l'extraire en un bloc.
Kırmaya başlayalım ve geminin üstüne yığalım.
Qui? Celle du Triangle!
Bu üçgen gal.
Viens, Eddie, faisons un grand feu dehors.
Haydi, Eddie, dışarıya büyük bir ateş odunu yığalım.
S'agirait-il d'une vantardise bien gauloise?
Emin misin, yoksa sadece Gal palavrası olmasın?
Nous le fêterons à Berlin avec le Gal Patton.
Patton'la birlikte Berlin'de kutlayacağız.
J'ai soigné pendant dix ans le Gal Marvier, héros du bec d'Ambès, j'ai fermé les yeux d'un sénateur-maire de la Côte-d'Or, mon dévouement a permis à Magda Golovina de remonter sur scène,
Bu on yıl içinde "Gal Marvier Bec d'Ambès" kahramanı oldum..... Ayrıca görev gereği, Côte-d'Or senatörü ve belediye başkanı oldum. Magda Golovina'dan sahneyi geri almak için bağlılık yemini bile ettim.
Ici, Fat Gal Red.
Burası Şişko Kız Kızıl.
Ici Fat Gal Red, à tous les avions.
Şişko Kız Kızıl'dan tüm zincirlere.
C'est l'hérédité galloise qui ressort.
Şimdi söyleyeceğim. " Bu da ondaki Gal damarı işte.
Lieutenant Bromhead, compagnie B, 2ème bataillon du 2 4ème régiment d'infanterie.
Gonville Bromhead, Teğmen, 24. Gal Piyade Taburu, 2. Batarya,
Eh oui... vous êtes gallois.
Şey sen Gal'lisin, Kaptan.
" Taffy était un Gallois Taffy était un voleur
Taffy bir Gal'liydi Taffy bir hırsızdı
Ce salaud de Gallois!
Şu Gal'li piç.
Gomer James, un Gallois de Tamaqua.
Gomer James, Tamaqua'dan. Gal'li.
L'ARMÉE ET LES TERRORISTES S'AFFRONTENT AU BENGALE
B engal'de askerlerle teröristle ngal'de askerlerle teröristler gal'de askerlerle teröristler al'de askerlerle teröristler ç l'de askerlerle teröristler ça'de askerlerle teröristler çat de askerlerle teröristler çatı e askerlerle teröristler çatış askerlerle teröristler çatışt askerlerle teröristler çatıştı skerlerle teröristler çatıştı. kerlerle teröristler çatıştı.
- Je la connais depuis longtemps.
- Uzun süre önce öğrenmiştim. - Gal dili biliyor musun?
- Et vous parlez le gaélique? - Oui, je parle le gaélique.
Ama Gal dili biliyorum.
- Vous parlez le gaélique!
- Gal dili biliyorsun? - Bu taraftan lütfen.
Mme lincoln est en voyage, le gal grant m'emmène dans un bordel.
Mary Todd Lincoln şehir dışındaydı. General Grant bizi randevu evine götürüyor.
Un Gallois, très bon, le Leek House, à cinq minutes.
5 dakika mesafede, Pırasa Evi adında... acayip güzel küçük bir Gal restoranı var.
Martien? Et qu'est-ce que tu y connais toi, à Mars?
Gal, Mars hakkında ne halt biliyorsun ki zaten?
Mais alors, cela m'est é gal. J'avais peur qu'il faille être comte pour rester votre petit-fils.
Earl kısmı mühim değil ayrılacağız diye, senin çocuğun olmayacağım diye korktum
"Ça m'est é gal, je resterai avec maman et Mary et je pourrai voir grand-père. Les choses changent, hein?"
Çok ta umurumda değil doğrusu annemle ve marry ile yaşıyorum ve her gün dedemi görmeye gidiyorum her şey tersine döndü değil mi?
Illé gal. Cette femme é tait dé jà marié e.
Kanunsuz kadın zaten evliymiş
Le Gal Wombat dirige notre groupe de travail sur le terrorisme.
General Wombat terörle mücadelenin başında.
Les panneaux sont en gaélique.
Son gördüğüm tabela Gal dilindeydi.
Gau gau... Les gau gau! Gau gau!
Gal -, çok hızlı gidiyorlar, onları görmeyeceğiz.
Les gars!
Gal...
Au fait, votre nom est-il gallois?
Bu arada, adın Gal dilinde mi?
Toute l'eau de la Wye... ne peut laver de son sang gallois le corps de Votre Majesté.
Wye'ın tüm suları bile... majestelerinin gal kanını bedeninden... temizleyemez, bunu söyleyebilirim.
Mais plus jamais..... je ne reverrai les avalanches de feu de Gal Gath'thong.
Ama bir daha asla... Gal Gath'thong ateş şelalelerini göremeyeceğim.
Par erreur : en gallois, l'eau se dit dwr
- Bu bir yanlışlık. Gal dilinde, su : dwr'dir. "D'or" gibi söylenir, bu da Fransızca "Altın" demek.
Gal Ford, je suis le lt-colonel Briggs.
- Ben Yarbay Briggs. Hoşgeldiniz.
Le gal Ford vient d'appeler.
Az önce General Ford aradı.
Passez-moi le gal Ford. Pour le col.
Ford'u telefona çağır.
Gal de division McClintock, officier supérieur du secteur.
- Sen kimsin? Tuğgeneral McClintock bu bölgenin kıdemli subayı.
Viper 2, ici le gal McClintock.
Engerek 2, ben Tuğgeneral McClintock. Atış serbest.
Je relève le gal McClintock de son commandement.
Hayati bilgileri Başkan'dan saklama suçundan...
Placez le gal McClintock aux arrêts.
Tuğgeneral McClintock'u tutuklayın.
Je suis à la Maison Blanche avec le Gal Kramer.
General Kramer ile Beyaz Saray'dayım.
Le Gal Kodorov ne voyage pas dans un train transportant du nucléaire.
Öteki adamları bilmem ama General Kodoroff nükleer nakil trenine falan binmez.
Gal'na?
Galna mı? Rotin mi?
Serais-tu son ami Gal'na?
Sen de onun arkadaşı, Galna mısın?
Tu les as plus haïs que quiconque, Gal'na.
- Onlardan senin kadar nefret eden yoktur.
Vous pouvez encore retrouver les vôtres, Gal'na.
Hala eve dönme fırsatın var, Galna.
Vous dites "cen-TRI-fugal", on dit "centri-FU-gal".
Siz "Sentrifugıl" dersiniz, biz "Sentrifuugıl" deriz.
- Je suis Gallois.
- Ben İrlandalı değilim. Gal'liyim.