Translate.vc / Français → Turc / Herrick
Herrick traduction Turc
66 traduction parallèle
Vous entendez ça!
- Duydun mu Herrick? "Temizlenmeli."
M. Herrick... trouvez M. Putnam... et amenez-le-moi.
Bay Herrick Bay Putnam'ı bulup bana getir.
Faites venir les enfants.
Bay Herrick, çocukları buraya getirin.
826 Herrick Lane. Overdose.
Herrick Yolu, No : 826.
La section de Herrick est coupée et attaquée.
Herrick'in müfrezesi bağlantıyı kesti ve saldırıya uğramış durumda.
Don Herrick.
Don Herrick.
J'ai pris Ross avec d'autres types qui cherchaient du boulot, devant cette quincaillerie sur Herrick, il y a quatre jours.
Ross ve birkaç kişiyi daha, şu Herrick'teki büyük hırdavat dükkanının önünde, 4 gün önce, iş ararken görmüştüm.
Je suis au 562 Herrick Drive.
Şu anda 562 Herrick Caddesindeyim.
- D.W. Herrick. Le blaireau à l'air suffisant, à droite.
D.W. Harrack sağdaki kendini beğenmiş herif.
Herrick pond un livre sur lui. Bientôt adapté à l'écran, à n'en pas douter.
Harrack onun hakkında kitap yazıyor eminim yakında filmide çekilir.
Tu t'es pacsé avec Herrick? - D.W. Herrick.
Sen ve Harrack çıkıyor musunuz?
D.W. Herrick.
D.W. Harrack...
C'est Herrick.
Bu Harrack.
Maintenant... Si Herrick se veut redresseur de torts en supprimant des gens qui pour lui, ne méritent pas de vivre, ça expliquerait sa volonté d'écarter Murphy de l'enquête.
Eğer Harrack ölmeye hakettiğini düşündüğü kişilerin listesini tutuyorsa ozaman Murphy'i neden davadan uzaklaştırmak istediğini anlayabilirim.
Ce n'est pas Herrick. Mais Munzer.
Katil Harrack değil Munser.
Herrick est de retour.
Herrick geri döndü.
Herrick?
- Herrick mi?
Herrick pense que le recrutement devrait être plus tactique.
Herrick düşünür ki takviye daha etik olur.
Ou toi et Herrick et cette fille dans l'hôtel?
Veya sen ve Herrick ve o kız otelde?
Dis à Herrick que l'hôpital c'est hors limites.
Herrick'e söyle hastane sınırın dışındadır.
Ce n'est pas ton foutu garde-manger, Herrick!
Bu senin lanet olası depon değil, Herrick.
- C'est Herrick qui t'envoie? - Tout ne tourne pas autour de lui.
Herrick mi gönderdi seni?
Herrick parle de leur offrir en premier lieu.
Herrick öncellikle teklif etmekten bahsediyor.
Herrick et les autres, ils m'ont forcée, je voulais pas.
Herrick ve diğerleri, beni yapmaya zorladılar, ben istemedim.
T'as pas à en décider, Herrick.
Bu kararı anlamıyorsun, Herrick.
Herrick, tu l'as forcée à baiser un mec, pour le tuer alors que tu filmais.
Herrick, onu bir adamı dönüştürmeye zorladın, sonra filme çekerken öldürüyorsun. Yani onu izledin mi?
Si tu n'arrêtes pas Herrick, qui le fera?
Ve Herrick'i sen durdurmazsan kim durduracak?
- Dis-moi ce qu'a dit Herrick.
- Eee Herrick ne dedi? - Bildiğin gibi işte.
Herrick ne peut pas me blesser, si?
Herrick bana zarar veremez, değil mi?
Je vais voir Herrick. Je mets un terme à tout ça.
Herrick'le buluşup bunlara son vereceğim.
Il y a deux jours, tu m'as fait le tirer des griffes de Herrick.
İki gün önce Mitchell'i Herrick'ten kurtarmamı sağladın.
Parler à Herrick. Je sais que si je lui parle...
Herrick'e söyle eğer konuşursam -
Herrick est venu pour moi. Et maintenant, j'ai le sang des Ancêtres.
Herrick bana geldi ve şimdi ecdadın kanı dolaşıyor vücudumda.
Il implorerait la splendeur de Herrick!
Herrick'in görkemine şükreder.
- Herrick ne vient pas ici.
Herrick buraya gelmiyor.
Laisse Herrick venir avec moi.
Bırak Herrick benimle gelsin.
- Herrick compte pour une personne?
- Herrick biri sayılıyor mu?
Herrick avait peut-être raison.
Belki Herrick haklıdır.
Herrick, ne lui fais pas peur.
Herrick.
- Je dois parler à Herrick.
Herrick'le konuşmam gerek.
T'aimais même pas Herrick.
Görevin mi? Sen Herrick'i sevmezdin bile.
Les insurgés, les fidèles de Herrick, tous ceux qui veulent se faire un nom.
İsyankarlar, Herrick'e sadık olanlar, Sadece isimlerini duyurmak isteyenler...
Supprimer quelqu'un comme Herrick, ce n'est jamais propre et chirurgical.
Herrick gibi birini devirmek hiç bir zaman temiz değildir, Asla o kadar basit olmaz.
- Les traces de Herrick... ont disparues.
Herrick'in parçaları Gitmişler.
En tuant Herrick, tu as ouvert une porte et maintenant, tu hésites à la franchir.
Herrick'i öldürdün ve bu bir kapıyı açmak gibi şimdi de karşıya adım atmayı merak ediyorsun.
Herrick fait le nécessaire. Il n'est plus là.
Herrick olayları benim masamdan uzak tutar.
C'est moi qui m'en occupe.
- Herrick yok artık.
Selon Herrick, votre espèce n'était qu'une facette de la nature, comme un tigre ou un tremblement de terre.
Herrick senin türünün doğanın bir parçası olduğunu söylemişti, bir kaplan ya da deprem gibi.
Herrick?
Harrack?
Où est Herrick?
Harrack nerede?
Mon nom est William Herrick.
Ben William Herrick.