Translate.vc / Français → Turc / Iblis
Iblis traduction Turc
2,916 traduction parallèle
- Ce sont des démons?
- Onlar iblis mi?
Comme tous les autres démons, à l'exception de la Triade.
Geri kalan hiç bir iblis öyle değil, Üçlü harici.
Si ce démon a tué Maman et Jess ;
Bu iblis annemi ve Jess'i öldürdü.
Ouais, le démon.
- Evet, iblis.
Ce démon...
Bu iblis, çok kötü bir o... çocuğu.
Ce démon a tué maman et Jessica.
Bu iblis annemi ve Jess'i öldürdü.
Alors ce démon cherche ces bébés pour des raisons précises,
Yani sonuçta bu iblis bir sebepten dolayı bu çocukların peşinden gidiyor.
Un démon.
Bir iblis?
Le démon?
Bizim iblis mi?
Peut-être que le démon sait qu'on s'approche.
Belki de iblis yaklaştığımızı biliyordur.
Bon les gars, avec ou sans vision, le fait est que le démon fera son apparition ce soir. Cette famille va vivre le même enfer que nous.
Bakın beyler, imge olsun ya da olmasın, gerçek şu ki iblis bu gece geliyor ve bu aile de bizim yaşadığımız cehennem azabını yaşayacak.
Tu crois que Meg est un démon?
- Yani sence Meg bir iblis mi?
Papa, le démon va venir ce soir pour s'occuper de Monica et de sa famille.
- Baba, iblis bu gece geliyor. Monica ve ailesi için.
Excepté ce démon.
O iblis hariç.
- Visions ou pas, on sait que le démon va se manifester ce soir. Et que cette famille va vivre le même enfer que nous.
- İmge olsun ya da olmasın gerçek şu ki iblis bu gece geliyor, ve bu aile bizim yaşadığımız cehennem azabını yaşayacak.
- Le démon sait qu'on est à Salvation.
- Çünkü iblis Salvation'da olduğumuzu biliyor.
Tu mets un démon dedans, il est piégé, impuissant.
İçine bir iblis koyarsan kapana kısıIır. Güçsüzleşirler.
- En une année normale, il y a 3 cas de possessions démoniaques.
Normalde, bir yıIda nasıI desem, üç tane iblis ele geçirmesi duyarım.
De plus en plus de démons sont parmi nous.
Git gide daha fazla iblis aramızda dolaşıyorlar. - Çok daha fazlası.
S'il y a des démons dehors, ils ne rentreront pas ici.
Dışarda başka iblis varsa içeriye giremeyecekler.
C'est un humain possédé par un démon. Tu ne le vois pas?
O bir iblis tarafından ele geçirilmiş bir insan, göremiyor musunuz?
- Où est le démon?
- Aradığımız iblis o nerede?
Le démon à l'intérieur d'elle la maintient en vie.
Onu canlı tutan tek şey içindeki iblis.
Où est le démon qu'on cherche?
- Bizim aradığımız iblis nerede?
On ne peut pas les gaspiller.
Onu her iblis üzerinde kullanamayız.
- On doit les garder pour le démon.
AsıI iblis üzerinde kullanmalıyız.
Tu ne me tueras pas avec une attaque si puérile, saleté de démon.
Küstahlık etme, seni pislik iblis.
C'était un démon venu de l'Enfer.
Cehennemden çıkma bir iblis.
Deux démons, fils de l'orage, cherchent à entrer dans ce monde.
İki iblis, fırtınanın oğulları bu dünyaya giriş yolu arıyor.
Vous devez l'empêcher de rejoindre ses frères démoniaques.
Onun iblis kardeşlerine katılmasına izin vermemelisin.
Espèce de démon débile et immonde.
Aptal, çirkin maymun iblis.
Et je me trouve tout con, parce que le démon m'a éjaculé des fourmis rouges à la figure.
Kendimi aptal gibi hissettim. Çünkü iblis yüzüme ateş karıncalarını boşaltmıştı.
Ok. Rends-moi service. Vérifie si à Guthrie il y a eu des signes démoniaques, des présages, ou des trucs du même genre.
Peki, bir iyilik yap ve Guthrie'de iblis ve alametlere dair işaret var mı bir bak.
Tu penses que le démon a tué sa mère?
- Sence iblis mi öldürmüştür?
Donc le démon te veut dans la nature, tuant avec ton esprit? Laisse-moi rire.
Yani iblis sizden, çıkıp zihninizle cinayet işlemenizi istiyor, öyle mi?
Comme le démon.
- İblis gibi.
Le démon a dû sortir d'hibernation.
İblis saklandığı yerden çıktı veya derin uykusundan uyandı.
On doit attendre jusqu'à ce que le démon apparaisse... et on s'en occupera avant qu'il leurs fasse du mal.
İblis'in kendini göstermesini bekleyeceğiz ve o onları halletmeden biz onu halledeceğiz.
La pilule amère.
Ve bu kara deliğin, güçlü bir iblis olduğu varsayılıyor.
"Certains l'appellent Satan ou..."
Bazıları İblis, bazıları Şeytan... Kaptan.
Le démon doit venir.
- İblis bu gece geliyor.
Sam, sale toutes les fenêtres et les portes.
- İblis. Sam, her pencerenin ve kapının önüne tuz şeridi çek.
Plus près je m'approche de quelque chose ayant avoir avec le démon, plus fortes sont mes visions.
İblis, ben ve benim gibi çocuklar için planları olduğunu söyledi.
Pas de démon.
İblis yok.
Le démon est venu à eux quand ils étaient enfants.
İblis onlara küçükken gelmiş..
Dean, le démon a dit qu'il avait des plans pour moi et pour les enfants comme moi. Ouais et?
İblis ben ve benim gibi çocuklar için planları olduğunu söylemişti.
- On chasse des démons. - Quoi?
- İblis avcılarıyız.
Des choses que tu ne verrais même pas dans tes pires cauchemars.
İblis ve hayalet avlarız. Kâbuslarında bile göremeyeceğin türden.
Vous pensez que c'était le démon les deux fois, non?
İkisini de iblis yaptı değil mi?
Le démon a dit qu'il avait quelque chose de prévu pour les gens comme nous.
İblis ben ve benim gibiler için planları olduğunu söylemişti.
Le démon, bien sûr.
- İblis tabii ki.